Paylaş
Sevgili Güzin abla, öncelikle böyle bir köşe hazırladığınız ve biz gençlerin sorunlarıyla ilgilendiğiniz için teşekkür ederim. Sorunuma gelince...
Benim 1.5 yıldır devam eden bir ilişkim var. Gerçekten mükemmel bir insan. Beni seviyor, bana çok düşkün ve benim için ne yapacağını bilemiyor.
Geçen yıl evlenme kararı aldık, nişanlanmak istediğimizi ailelerimize de açıkladık. Fakat annem yakışıklı olmadığını söyledi, “Sana yakışmıyor” deyip sorun yarattı.
Hâlâ ayrılmış değiliz ama artık kararsızım.
Gerçekten her şeyiyle bana uyan bir insan olduğunu düşünsem de annemin dediği gibi yakışıklı biri değil, bunun farkındayım.
Saçları dökülmeye başlamış, çok zayıf bir adam. Çevremdeki herkes onunla ilgili olumsuz yorumlar yapıyor. Bense güzel bir kızım. Ne yapacağımı bilmiyorum, kararsız kaldım.
Diğer yandan ondan vazgeçersem çok pişman olacağımı da biliyorum.
Bu devirde iyi erkek bulmak zor. Kendisi memur, bu da çok önemli, çünkü iyi bir işi var.
Özetle sizden akıl almak en sağlıklısı diye düşündüm. Fikriniz benim için çok önemli.
◊ RUMUZ: AKIL VERİN
YANIT
Sevgili kızım, annenin görünüşe bu kadar önem vermesi, gerçek hayatı pek de bilmediğini düşündürdü bana. Bir insanı sadece fiziksel özellikleriyle değerlendirmek, olgun yaşta bir hanıma hiç yakışmadı bence...
Sen bu gençle mutlu olduğunu ve onunla evlenmeyi düşündüğünü söylüyorsun. Şu ana kadar sana ters düşen bir hareketini de görmemişsin.
Demek ki huyu suyu sana uygun. İşte bu çok önemli.
Günümüzde şiddete eğilimli, uçarı, maddiyata düşkün onca erkek varken böyle düzgün birini bulduğun için çok şanslısın bana kalırsa.
Ancak annenin tavrı karşısında kararsızlığa düşmen beni endişelendirdi. Annenin ve çevrenin bu kadar etkisi altında kaldığına göre, bu genç adama karşı sevgini sorgulaman gerek. Eğer sevgin pamuk ipliğine bağlıysa, fiziksel özellikleri seni etkiliyorsa, bence ona da yazık etme ve evlenme fikrinden vazgeç kızım.
Şu da kulağına küpe olsun:
Diyelim ki arkadaşlık ettiğin adam çok yakışıklı, çok çekici, uzun boylu ve yapılı biri... Ama çapkın, serserilik yapıyor, yalan söylüyor, işi gücü yok, sana da belki maddi menfaat nedeniyle yaklaşıyor. Ne yaparsın?
İkinci söylemek istediğim ise şu:
Kim yıllar sonra aynı yakışıklılığı ya da güzelliği koruyor?
Hangi erkeğin saçlarının ileride dökülmeyeceğini, göbek bağlayıp hantallaşmayacağını garanti edebilirsin?
Ya sen sevgili kızım...
Güzel olduğunu söylüyorsun ama birkaç sene sonra, örneğin 2 çocuk annesi olduğunda vücudun değişmeyecek mi? Ya da Allah korusun, yüzünde gözünde bir sorun çıkmayacağını kim garanti eder?
Bu nedenle sana, annene ve annen gibi düşünenlere hatırlatmak isterim... Güzellik, yakışıklılık, boy bos göreceli kavramlar. Çok bilinen bir söz olacak ama tekrarlayayım, önemli olan insanın yüreğinin, ruhunun güzelliğidir. O hiç değişmez.
Fiziksel özelliklere aşırı önem vermenin sonu çoğu zaman hüsran olur. Herkes annen gibi düşünseydi, insanlar yıllar sonra fiziksel özellikleri değişti diye evlendikleri kişilere sırtlarını döner, çekip başkasına giderdi. Bunu yapanlar da var elbette ama hepimiz o gibi insanları kınamıyor muyuz zaten...
Paylaş