Günlerdir dindirmeye çalışıyorum içimdeki sessiz fırtınayı ancak durulmuyor azgın dalgalar. Her dakika azgın dalgalarla ıslanıyor sanki kimsesiz ve çelimsiz vücudum. Bir ceza çekiyorum iliklerimle. Acıların en yasağını yaşıyorum şu anda.
Bugün toplumca da kabul edilmeyen bir aşk bu. Bir erkeğin bir erkeği sevmesi. Biliyorum garip geliyor kimilerine ama inanın bu elimde değil, istemiyorum belki de... Ancak içsel bir şey, su içmek gibi, yemek yemek gibi.
19 yasındayım, arkadaşım ise 18. Onun kız arkadaşları var. Yani benim gibi değil, o bu yükle yaşamıyor. Ben ona aşık oldum, hem de çok. En son 2 Ağustos’ ta buluştuk, yemek yedik, işte ben o andan beri ne yemek yiyebiliyorum, ne de nefes alabiliyorum.
Ama benim yaşadığım belki de yanlış, ancak dediğim gibi elimde değil. Ben seviyorum, aşığım ve en zoru da iliklerimde yaşadığım acı. Günden güne içimi kavuruyor, hem sevdiğimi özlüyorum.
Hem de özlememem gerektiğini biliyorum ve bu da bana çok acı çektiriyor. Lütfen bana yardım edin, kalbim acıyor.
RUMUZ: HAYAL
Sevgili oğlum, dediğin gibi bu elinde olmayan bir duygu, kendini kaptırmış gidiyorsun. Duygularını içtenlikle ifade edişin, topluma ve çevrene saygılı tutumun, yaşadığın bu yasak aşk acısını sütunuma almama neden oldu.
Karşındaki gencin, senin gibi olmaması, senin gibi düşünmemesi, tercihini heteroseksüel ilişkilerden yana olarak yapması, senin acı çekmenin tek nedeni değil. Sen de biliyorsun ki, toplumda oldukça sıkıntılı sorunlarla karşılaşacaksın.
Senin durumunu normal karşılayanların yanı sıra, seni dışlayanlar da olacak. İş hayatında, aile hayatında, arkadaşların arasında tepki gördüğün olacak. Ancak böyle bir duygusal ruhla, toplum içinde çok fazla hırpalanacağını sanıyorum.
Madem arkadaşın seninle aynı duyguları paylaşmıyor oğlum, bu sevdadan vazgeçmekten başka çaren yok, zaten bu gibi durumlarla sık sık karşılaşman da mümkün. Buna hazırlıklı olmalısın.
Hiç yoktan kavga çıkaran evli bir erkeğim
Ablacığım insanlara, ben gönlü geniş, hep iyilik yandaşı evli bir erkeğim. Ama nedense bazen olur olmaz nedenlerden, agresif davranabiliyorum.
Evlilik hayatımda gerçekten mutluyum. Ama örneğin eşim lens takmak ister: Kavga! Kendine biraz açıkça bir elbise yakıştırmış: Kavga! Karışmayayım diyorum, olmuyor. Ne yapmam lazım bilemiyorum. Acaba bende psikolojik bir sorun mu var? Kendimi düzeltmek ve hiç sinirlenmemek, hayatın tadını çıkarmak, gerçekten mutlu yaşamak istiyorum.
RUMUZ: KAVGACI
Sevgili oğlum, bilge kişiler ‘İnsanoğlunun hatalarını fark edebilmesi kadar ibret alınabilecek bir şey yoktur’derler.
Gerçekten de biraz açık diye elbisesi yüzünden eşine öfke yapıp onu kırmak onun sana karşı sevgisini ve saygısını yok edebilir, bunu hiç aklına getirmiyor musun? Asıl erkeklik öfkelenip karşındakini kırdığında değil, öfkene hakim olduğun zaman, belli olur.
Belki ciddi bir sorun olmasa da, bir psikologla görüşüp, öfkene hakim olma yöntemlerini öğrensen, iyi olur, diye düşünüyorum.
İlk buluşmamızdan sonra aramadı
Ben 2 hafta önce internetten biriyle tanıştım. Önce her akşam telefonla konuşuyor ya da mailleşiyorduk. Konuşmalarında bana ters gelen hiçbir şey olmadı. Aksine konuşmasına hayran kalıyordum.
Geçen hafta ilk defa dışarı çıktık, evine gittik, oturduk sohbet ettik. Aklıma bir şey gelmemişti. Çünkü öyle biri değilim. Sonuçta tam anlamıyla olmasa da bir şeyler yaşadık. O gün beni bıraktıktan sonra mesaj çekti, artık aramıyor.
Mesajlarıma da cevap vermiyor. Bunun anlamı ne olabilir?
RUMUZ: ORKİDE
Dost acı söyler yavrum, ama bunun anlamı senden pek fazla hoşlanmamış olmasıdır, denebilir. O yaşadığınız ‘bir şeyler’ ne ise, bu yakınlaşmadan pek hoşlanmamış da olabilir.
Hani siz gençlerin ‘elektriklenme’ dediğiniz şeyi hissetmemiş olabilir. Ama açık ve dürüst davranıp, sana söyleyebilirdi.
Sen de bundan sonra, daha ilk buluşmada hemen pek de fazla tanımadığın birinin evine gitmesen, iyi edersin.