Tek şartı ailesinden özür dİlememdi

Nişanlımın ailesiyle düğüne iki ay kala çok büyük bir kavga ettim. Ardından da düğünü iptal ettik. Eğer evlenmemizi istiyorsam ailesinden özür dilemem gerektiğini söyledi. Gurur yaptım ve şimdi o başkasıyla beraber.

Haberin Devamı

Güzin Abla, senden başka akıl danışacağım kimse yok. Hayatımda bir tek kişiyi çok sevdim ve onunla da nişanlandım. Şartlar gereği 2 yıl nişanlı kaldık.
Bu süre içinde tek tartışma konumuz aptalca takıntılarımdı. Ailesinin devamlı beni iğnelediklerini düşündüğüm için çoğu zaman ileri gittim. Ailesini ona şikayet eder gibi davrandım.
O ise çok sevdiği için beni, sakin tutmaya çalışıyordu. Haddimi aşsam bile sevgisinden yine affediyordu.
Evliliğimize iki ay kala son hazırlıklarımızı tamamlıyorduk.
İşyerinde tanıştığım bir çocuk benden hoşlandığını söyleyip sürekli arıyordu, üstelik nişanlı olduğumu bildiği halde.
Nişanlım mesajlarını gördü ve mesafe koymadığım için suçlu olduğumu söyledi. Buz gibi soğudu aramız. Zaten sorunlu olan aile bağlarımızda da ipler kopmaya başladı.
Ailesiyle onun gözü önünde çok şiddetli bir tartışma yaşadım. O, hem onu aldattığımı hem de ailesiyle haksız yere tartıştığımı söyledi. Karşılıklı olarak aileler, bize söz bırakmadan nişanı attı.
Onun ailesi de “Bu iş bitti” diyerek çıktı gitti. Benim ailem ise “Eğer onunla evlenecek olursan evlatlıktan reddederiz” dedi. Nişanlım bana çok kızgındı ve düğün tarihine 15 gün vardı. Nikâh salonuna gidip beni bekleyeceğini, çok sevdiğini ama tek şartının ailesinden af dilemem olduğunu söyledi. Ben de onu çok seviyordum ama ailesi konusunda gurur yaptım. Asla onlardan özür dilemeyeceğimi söyledim.
Nikâh günü geçti ve biz evlenemedik.
Daha sonra buluştuk, beni özür dilemeye ikna etmeye çalıştı.
Bu şekilde bir dargın bir barışık ama hep aynı şekilde gurur yaparak bir buçuk yılımız geçti.
Sonra benimle bağlarını kopardı. Biriyle tanışmış. Bana artık yorulduğunu, sürekli hayatının merkezinde aynı konunun olmasından sıkıldığını, güvenmediğini, hayatına başka birinin girdiğini söyledi.
Onu sevmediğini ama kızın onu, benim sevdiğim gibi sevdiğini söyledi.
Bir daha onu rahatsız etmememi istedi. Son kez vedalaştık.
Ondan hiç vazgeçmedim ama onu artık mutsuz etmeye hakkım olmadığına karar verdim. Bir şekilde onsuz da olsa zamanımı geçirmeye, onu unutmaya çalışıyordum. Ama öğrendim ki, hiç tipi olmayan başka biriyle evlenme kararı almış. Cehennemi yaşıyorum Güzin Abla. Başka biriyle olmasına dayanamıyorum.
Çok pişman oldum ama artık çok geç. Fikirlerine çok ihtiyacım var.
◊ Rumuz: Yaralı ruh

Haberin Devamı

YANIT

Haberin Devamı

Şimdi “hata etmişsin” desem seni üzeceğimi biliyorum, sevgili kızım. Ama ailesinden özür dilemeliydin, ortamı yumuşatmalıydın, bütün bu üzüntülere sebep olmamalıydın.
Bana kalırsa bu kadar sevdiğin bir adam için gereksiz gurur yapmışsın. Her şeyi mahvetmişsin. Bunca yıla, bunca sevgiye bunca üzüntüye yazık olmuş. Ama belli ki artık sevdiğin de bu sorunlardan sıkılmış, yeni bir sevgiye sığınmak istemiş.
Onu senin kadar sevmemiş olsa da huzur bulmak istemiş. Ona hak vermemek elde değil çünkü sen onun sevgisinin şımarıklığıyla biraz gereksiz hatalar yapmış fazla ileri gitmişsin gerçekten.
Bilmem şu andan sonra geri dönebilir misin? Ona pişman olduğunu söylesen, ailesinden de af dilemeye hazır olduğunu söylesen, bir şey değişir mi?

 

 

Yazarın Tüm Yazıları