Tecavüz suçlarında ceza indirimi olamaz

Biraz önce televizyonda, başına taşla vurulup tecavüz edilen, hamile kalan ve o bebeği doğuran 14 yaşındaki bir çocuğun haberini izledim. Suç işleyen kişinin de iyi davranış nedeniyle ciddi bir ceza indiriminden yararlandığını öğrendim.
Hukukçu arkadaşlara seslenmek istiyorum: Tecavüzün, özellikle de çocuklara karşı işlenen tecavüz suçlarının hiçbir şekilde hiçbir indirimden yararlanmaması için kapsamlı bir kampanya başlatalım.
Hakim huzurunda ceket iliklemek, bir çocuğun hayatını altüst etme suçunu hafifletemez.
Bunun artık anlaşılması gerektiğini vurgulayalım. Bu türden küçük yargı kurnazlıklarının toplumu incittiğini hatırlatalım.
Yanı sıra kocasından ya da sevgilisinden ayrılan kadınların yaralanma ve öldürülmesi durumlarında da iyi hâl indiriminin geçerli olmamasını talep edelim.
“Erkeklikle alay etme” gibi gerekçelerin adilik ve saçmalığını fark ettirelim.
Bu kampanyayı yayalım, peşini bırakmayalım.
İçinde bulunduğumuz siyasi koşullar ne olursa olsun, bunlar kemikleşmeden ve yargı olgusunu tümüyle çarpıtmadan bu işe soyunmamız gerek. Benim gibi düşünenler varsa, lütfen tepkimizi gösterelim, iş işten geçmeden kolları sıvayalım.
Madem ülkemizdeki hukuk sistemini tenkit ediyoruz, o zaman işe bu önemli haksızlıktan başlayalım.
Rumuz: Ayda A.

Sizinle tamamen aynı fikirdeyim, bu konuda sürekli yazıyorum, sesimi ilgililere duyurmaya çalışıyorum.
Umarım, o çok sevdiğim girişimci gençlerimiz bu konuda bir kampanya başlatır.
Ülkemizden başka hiçbir yerde görülmeyen bu iyi hâl indiriminin, özellikle kadınlara yönelik şiddet konusunda kullanılmasının ciddi bir hassasiyet gerektirdiğini düşünüyorum.
Bu konuda bir okurumun gönderdiği mail’den söz etmenin de tam zamanı sanırım.
Sezgin adındaki bu genç okurum, İngiltere’de iki yıl eğitim görmüş, ülkemize yeni dönmüş. Orada şahit olduğu bir kadın tacizi olayını bakın nasıl anlatıyor:
“Bulunduğum bölgenin güzel ve geniş bir parkı var... Bu parkta bir genç hanım, geç vakit bankta oturmuş dinleniyor. Tam bu sırada bir adam yakınından geçiyor ve genç kadına sözle tacizde bulunuyor. Yaklaşmak ister gibi bir harekette bulunuyor. Kadın korkuyla bağırdığında park bekçisi geliyor, polis çağrılıyor, adam gözaltına alınıyor.
Kadının şikayetçi olması sonucunda, adam mahkemeye sevk ediliyor ve sonuç bizim için inanılmaz. Çünkü adama, genç kadını sözle taciz ettiği ve onu korkuttuğu için 7 ay, ama tüm kadınların gece parklarda ya da yolda rahatlıkla, korkmadan bulunabilmesi, yürüyebilmesi adına 7 yıl olmak üzere 7 yıl, 7 ay hapis cezası veriliyor. Tabii hiçbir indirim uygulanmadan... İşte İngiltere’nin kadına gösterdiği hassasiyet.”
Ne kadar da bizdeki hukuk sistemine benziyor, değil mi! Bırakın sözlü tacizi, bizde gerçek tacize bile bu kadar ceza verilmiyor. “Tahrik var” savunması ceza indirimine yeterli oluyor.
Kadına şiddet, kadın cinayetleri ise neredeyse haklı gösterilmek istenircesine pek çok gerekçeyle indirim alıyor.
Bu yüzden de hemen her gün en az bir kadın, erkeğin saldırısına uğruyor, öldürülüyor.