Sevgilimle ayrılıp barıştık ama şimdi eskisi kadar ilgili değil

Merhaba Güzin Abla, bir gün sana yazacağım aklımın ucundan bile geçmezdi...

Haberin Devamı

İki yıl önce bir gençle birlikteydim. Birbirimizi çok seviyorduk. O dönem ben 18 yaşındaydım, sevdiğim genç ise benden beş yaş büyüktü.
Ailem ilişkimize sıcak bakmadığı için ayrıldık. Bu arada ben, onu unutmak için bir başkasıyla görüşmeye başladım. Ama unutamadım. Bir yıl sonra da yeniden bir araya geldik.
Ayrıldığımızda çok acı çekmiş, çok üzülmüş, hiç umudu yokmuş tekrar ona döneceğime.
Barıştığımızda “Sık sık görüşelim” diye ısrar ediyordu. Her şey çok güzeldi, hiç kavga etmiyorduk.
Aradan bir yıl geçti. “Seni çok seviyorum, hiçbir değişiklik yok sevgimde” diyor ama bunu hiç belli etmiyor.
“Buluşalım” desem, “İşim var” diyor. Biliyorum, doğru söylüyor. Ama “İşlerini ayarla, biraz daha fazla görüşelim”, dediğimde kavga ediyoruz. “Üstüme gelme, zorlama beni” diyor.
Kavgalarımız sıklaştı, ayrılıktan bahseder olduk. Bir yıl içinde ne değişti anlamıyorum.
Eskisi kadar seviyorsa, bana hâlâ aşıksa niye böyle kavga ediyoruz?
Gerçekten çok rahat biri. Onun bu rahatlığından bıktım.
Sonuçta ben onun sevgilisiyim, bana diğerlerine davrandığı gibi davranmamalı, değil mi?
Haksız mıyım söyle lütfen, yardım et bana...
? Rumuz: Hiçbir şey anlamıyorum artık

Haberin Devamı

Bahsettiğin rahatlık, erkeklerin genel tavrı kızım.
Ancak o iş güç sahibi, sorumluluk almış bir genç.
Sen ona nazaran daha çok boş vakti olan birisin sanırım.
O, her istediğinde sana koşacak durumda olmamalı.
Sen ısrar edince aranızda tartışma çıkması da çok doğal.
Ona anlayış göstermelisin. Madem işi olduğunu söylüyor, o zaman ondan gelecek teklifi bekle. İşlerini ayarlayınca, seni görmek isteyecektir.
“Üstüme gelme” dediğine göre, böyle davranmaya devam edersen senden kopabilir.
İleride evlenirseniz, yine onu böyle sıkboğaz mı edeceksin? Hayatta elbette çok daha ciddi sorunlar var, bunu anlamalısın.

Hastalığım yüzünden üniversiteyi bıraktım

Güzin Abla, 21 yaşında bir genç kızım. Beş yıldır ruhsal hastalığımla mücadele ediyorum. Hastalığımın adı OKB. “Obsesif Kompulsif Bozukluk” denen bir takıntı hastalığı.
Bu hastalıktan kurtulabilmek için her şeyden vazgeçtim. Tedavi masraflarımı karşılayabilmek için üniversiteyi bırakıp, çalışmaya başladım. Ama hastalığımı yenmeye gücüm yetmedi. Hayattan koptum. Bana yardım eli uzatın... ? Rumuz: Gülşen
Sevgili kızım, önce bilmeyenler için bu OKB hastalığını biraz anlatayım. OKB, bir anksiyete hastalığıdır. Hastalar, kafalarına takılan düşüncelerden dolayı sıkıntı yaşarlar.
Obsesyon (takıntı) denilen bu düşünceler, endişeli olmaya ve anlamsız davranışlarda bulunmaya neden olur. Kaygılardan kurtulmak için tekrar eden davranışlar yapabilirler. Aşırı simetri merakı, tekrar tekrar el yıkama gibi... Bunlara kompulsif bozukluklar denir.
Hastalara antidepresan ilaçlar verilir, davranış terapisi uygulanır.
Uzun süreli ve huzursuz edici bir hastalık olsa da, insan yaşamı boyunca her türlü sorunla mücadele etmeyi öğreniyor, sevgili kızım.
Öyle hemen pes etmektense, hayatın başlı başına bir mücadele olduğunu unutmayıp, tedavine devam etmelisin. Önemli olan, tedavini güven duyduğun bir uzmanla gerçekleştirmen. Umarım okuluna da yeniden başlayabilirsin.

Yazarın Tüm Yazıları