Paylaş
Merhaba Güzin Abla, ben 21 yaşındayım. 2 buçuk yıldır sevgilimle birlikteyiz. İlk yılımızda para konularında bazı yalanları oldu. Ben hep affettim. Sonra askere gitme zamanı geldi. Gitmeden önce birlikte olmaya karar verdik. Kendimi ona teslim ettim.
Daha sonra Hakkari’ye, askere gitti. Onu 1 yıl boyunca bekledim. Şükürler olsun, sağ salim geldi. Birlikte tatile gittik ve bana orada şahane bir evlenme teklifi etti. Kabul ettim.
Ama o günden sonra işler o kadar değişti ki... Meğer ben tatilde hamile kalmışım. Bebeğimi aldırmak durumunda kaldım.
Sağ olsun o sırada bir an olsun yanımdan ayrılmadı ama daha sonraki zamanlarda en ufak bir şeyde sıkılmalar, bunalmalar, sıkıntıya gelememeler, en ufak kavgamızda günlerce görüşmek istememeler başladı. Tüm arkadaşlarımdan, hatta ailemden nefret eder oldu. Hepsini hayatından çıkardı. Anlayacağınız bambaşka birine dönüştü.
Yine bir gün tartıştık, sabah uyandım, bir de baktım ki, beni tüm sosyal medya hesaplarından silmiş.
Annemi babamı da silmiş, fotoğraflarımızı kaldırmış. Hatta açıklama kısmına da ilişkisi yok yazmış. Ben belki psikolojisi bozuktur diye üstüne gitmedim.
Bana borcu vardı, ayrıldığımız için bana taktığı yüzüğü satmaya gittim. Orada da ayrı bir şok yaşadım.
Meğer bana pırlanta yüzük taktığını söyleyerek yalan söylemiş.
Yüzük sadece altınmış, taşı ise sıradan bir taş.
Güzin Abla, ben olayın maddi kısmında değilim. Neden bir insan bu konuda yalan söyler ki? Kendisine sordum, “Gücüm buna yetti, sana söyleyip de seni üzmek istemedim. Zaten ben şimdiye kadar hep senin mutluluğun için yalan söyledim, inan başka niyetim yoktu” dedi.
Aslında buradan bakınca doğru, ama sonuçta yalan yalandır.
Hep kötü yönlerini anlattım ama çok iyi yönleri de var. Mesela çok sadık, merhametli, temiz kalpli biridir. Ama bu olayları da düşününce böyle biriyle bir gelecek kurulur mu diye düşünmeden edemiyorum.
Bana değişip tekrar karşıma geleceğini söyledi. Çok pişmanmış, ben haklıymışım.
Olayı her duyan “psikolojisi bozuktur, biraz alttan al” diyor. Ama ben elimden gelen her şeyi yaptığımı düşünüyorum. Ailem de artık onu istemiyor. Güzin Abla lütfen bana yardım eder misin, senin nasihatlerine ihtiyacım var.
Sevgili kızım, şu “ailemi her yerden silmiş” takıntını anlamış değilim.
Sosyal medyada olan biten, zaten pek çok sorunun başlangıcı...
Evlilikler bitiyor, çiftler ayrılıyor, onunla yazışıyor, bununla fotoğraf paylaşıyor vs. diye, ortalık karışıyor.
Askerden döndükten sonra ilk iş sana evlenme teklif eden bu genç adamın, hiç maddi ve manevi sorunları olabileceğini düşündün mü?
Belki evlilik kararını çok erken vermiş, belki henüz evlenebilecek güce sahip değil.
Belki de ailenin bu konuda baskı yaptığını düşünüyor.
Sana kendini beğendirmek için, maddi imkanı olmadığı için pırlanta yüzük aldığını söylemiş.
Aslında belki de istemeden yalan söylemiş.
Sen de pek çok genç kız gibi pırlanta yüzük diye tutturmuş olamaz mısın?
Askerden yeni dönmüş bir genç adamın maddi gücü ne olabilir ki? Ya onun Hakkari gibi bir yerde geçirdiği zor askerlik döneminin onun ruh sağlığını altüst ettiğini hiç aklına getirmiyor musun?
Senin sevgin, anlayışın nerede?
Onu yalan söylemeye sen teşvik etmiş olamaz mısın?
Bana kalırsa senin asıl sorunun şu son cümlende yatıyor.
Ailen artık onu istemiyormuş.
Senin de onların etkisinde kaldığın açıkça ortada.
Bu genç adam seninle mi beraber, ailenle mi?
Onların sosyal medyada bu genç adamın sosyal medya hesabında yer alması ya da almaması çok mu önemli?
Belki bir şeye kızdı, kırıldı, onları sildi.
Seni de aynı şekilde o öfkeyle sildi.
Sonra pişman olmuş, sana dönmek istediğini söylemiş ama değişmek için senden zaman istemiş.
Sen ise anlayış gösterip onun maddi manevi toparlanmasını beklemek yerine, “ailem de istemiyor zaten” deyip çıkıyorsun işin içinden.
Bence sende sevgi sorunu var. Bu genç adamı yeterince sevmiyorsun, ona anlayış göstermiyorsun.
Bana kalırsa bu evlilikten vazgeç.
Çünkü ömür boyu bu düşünceyle gidersen, mutlu olamazsın, mutlu edemezsin sevgili kızım.
Bir sivilce yüzünden görüşemiyoruz
Güzin Abla, bir sorunum var ve işin içinden çıkamıyorum.
20’li yaşlarında bir genç erkeğim ve 2 sene önce ayrıldığım sevgilimle tekrar barıştık. İkimiz de birbirimizi seviyoruz.
Normal zamanlarda sürekli buluşuruz, konuşuruz ama ne zaman onun yüzünde bir sivilce çıksa benimle görüşmek istemiyor.
Bırakın buluşmayı, görüntülü bile konuşmak istemiyor.
Ona her zaman “seni dış görünüşün için değil, seni sen olduğun için, senin içini seviyorum” diyorum ve bunda ciddiyim ama kendisini çirkin bulduğunda benimle buluşmuyor.
Ona gerçekten dış görünüşünün önemli olmadığını nasıl anlatabilirim? Ne olursun yardım et bana Güzin Abla, onu göremediğim zamanlar çok üzülüyorum.
Sevgili oğlum, işte sen de pek çok erkek gibi, genç kızları fazla tanımıyorsun.
Genellikle kızlar bir sivilce için hayatlarını karartırlar.
Senin bu sözlerin gerçekten çok güzel ve çok anlamlı, ama bunu genç kızlara kolay kolay anlatamazsın.
Onlar fiziksel özelliklerine çok önem verir ve küçük bir kusur için bilemeyeceğin kadar acı çekerler.
Bu yüzden ona anlayış göster, bu sevgi dolu sözlerini tekrarlamaktan vazgeçme.
Onu her haliyle güzel bulduğunu sık sık söyle.
Hem artık sivilceler için o kadar çok krem, losyon vs. var ki, bunun için
üzülmesine ve seni de üzmesine hiç gerek yok aslında.
Paylaş