Sevdiğim kadın tarafından kandırıldım

Bir kadınla birlikteydim. Onun için tüm varlığımı harcadım. Meğer kandırılmışım.

Haberin Devamı

Güzin Abla, ben 29 yaşındayım. Büyük bir firmanın bayiliğini yapıyordum ama kısa süre önce her şeyimi kaybettim. 2 trilyondan fazla bir borcun içine saplandım.
Bunun sebebi de bir kadını sevmek, güvenmek.
Sonradan öğrendim ki bu kişi erkeklerle buluşan bir kızmış. Ama ben yine de kabullendim, parmağına 30 bin TL değerinde yüzük taktım. Onu sevdim, evlenmeye karar verdim, bir kız çocuğu olmasına rağmen ona sahip çıktım.
Ama kendisi sevmeyi bilemediğinden ne kadar param pulum varsa hepsini yavaş yavaş aldı ve beni üstüne bir de borçlandırdı.
Daha sonra zengin erkeklerle ilişki kurup kendisine ev, araba aldırdığını öğrendim.
O kişilerle yüz yüze görüştüm. Beni de o kişilerden biri uyardı. Kendisinden de hatırı sayılır para almış, bu kişiyi de kandırmış. Dahası da var, aynı anda başkalarıyla da beraber olmuş. Ben bunları duyduğumda ne yapacağımı bilemedim.
İki defa intihara teşebbüs ettim. Üç gün yoğun bakımda yattım, yine de ölmeyi beceremedim. Burada konu para değil.
Bir insanın duygularıyla oynamak, kandırılmak çok ağır bir duygu. Artık hayattan bir beklentim kalmadı.
Şu an iki aydır sokakta, cami avlusunda yatıp kalkıyorum.
Ailem beni evlatlıktan reddetti. Bu kadın ise hayatına kaldığı yerden devam ediyor.
Savcılığa gidip şikâyette bulundum. Belgelerle, ses kayıtlarıyla, para dekontlarıyla, fotoğraflarla ispat etmeye çalıştım. Savcı bile bana “Bu kadar parayı yedirirken aklın neredeydi” dedi.
Şu an mahkeme gününü beklemekteyim ama kendisi bütün mal varlığını satma derdine düştü. Her şeyini annesinin üstüne yapıyor. Herkes kaptırdığım paranın derdinde, kimse nasıl bir ruh halinde olduğumu düşünmüyor.
Kadınlara karşı güvenimi kaybettim. Sadece mutlu bir yuvam olsun istedim, başıma gelmeyen kalmadı.
Rumuz: Başkaları yanmasın

Haberin Devamı

YANIT

Sevgili oğlum, elbette duyguların, yaşadıkların, psikolojin çok önemli. Ama kaybettiğin para, iş hayatın ve borçların da bir o kadar önemli. Geleceğini mahvetmiş olmanı, başarılı bir iş hayatın varken birden böyle yersiz yurtsuz kalmanı da başta ailen olmak üzere hiç kimse kolay kolay kabullenemiyordur elbette.
Bağışla ama sevgili oğlum, savcı doğru söylemiş, bu kadar büyük miktarda parayı nasıl ve ne şekilde bu kişiye güvenip de verebildin? Aşk, sevgi elbette çok güzel duygular ama seni nasıl bu kadar kandırabilmiş, anlamak çok zor.
Senin hiç araştırmadan, soruşturmadan, hemen onunla bir yuva kurabilmen de şaşırtıcı. Sana bu kadar çok para harcatan bir insana güvenilir mi hiç?
Artık olan olmuş, üzülmeni anlıyorum ama intihar etmeye kalkmanı zayıflık olarak görüyorum. Hem de senin öldüğünü duyduğunda zerre kadar etkilenmeyecek, sadece gülüp geçecek biri için...
O kişiyi savcılığa vermekle iyi etmişsin ama açık söylemek gerekirse, bu tür olaylar pek de dolandırıcılık sınıfına girmez bildiğim kadarıyla.
Çünkü kendi isteğinle yapmışsın bu harcamaları.
Ailenin seni bir şekilde tekrar bağrına basacağını düşünüyorum. Her şeye yeniden başlamak için biraz cesarete ve morale ihtiyacın var, o kadar. Yeni bir işe sıfırdan başlamak için harekete geçmelisin. Çalışarak her şeyi çok daha çabuk unutursun. Eminim senin elinden tutan birileri de olacaktır.

Haberin Devamı

Hayvanları rahat bırakın

Geçtiğimiz günlerde gazetem Hürriyet’te yayınlanan bir haber beni şaşkına çevirdi. Çorum’da bir vatandaş bir pet shop’a “Havlamayan bir köpek istiyorum” diyerek köpek almaya gitmiş. Onlar da uslu ve sakin bir cins köpek vermişler kendisine.
Ama eve gidince köpek, doğası gereği havlamaya başlamış.
Bu kişi tüketici haklarına göre köpeği “ayıplı ürün” olduğunu iddia ederek geri getirmiş ve şikayette bulunmuş. “Ben havlamayan köpek istedim, bu köpek havlıyor, şikayetçiyim” demiş.
Köpekler doğaları gereği havlar... Bu onların hem kendilerini ifade etme, hem de sahiplerini koruma içgüdüsüyle başvurdukları bir yoldur. İnsanlar konuşurlar, hayvanlar ise konuşamadıkları için kendilerine doğanın vermiş olduğu şekilde iletişim kurarlar. Lütfen biraz insanlık, biraz merhamet, biraz vicdan...
Köpek havlar, havlayarak tehlikeyi haber verir, sahibini ya da kendini tehdit eden yabancı birinin yaklaştığını, kötü bir olayı haber vermek için havlar.
Havlamayan köpek mi olur Allah aşkına! Rahat bırakın hayvanları. Havlamasın istiyorsanız, tüy dökmesine katlanamıyorsanız, sevmiyorsanız, onlar için mücadele edemeyecekseniz almayın evlerinize.

 

 

Yazarın Tüm Yazıları