Merhaba Güzin Abla; sana Hollanda’dan yazıyorum. Şu ana kadar sadece gazetede yazılarını okurdum, bir gün sana yazacağım hiç aklıma gelmezdi.
Derdimi kısaca anlatayım; (hata mı desem bilmiyorum ama...) aslında ben çok dindar bir ailenin kızıyım. Yine de ailemde başını kapatmayan bir tek ben varım. Tabii ki bu benim seçeneğim. Ailemle genellikle düşüncelerimiz hiç uyuşmaz, ben de dışarıya yönelirim. Evet; biz kadınların nerdeyse her zaman en büyük problemi erkekler. Çevremdeki insanlar güzelliğime imrenir ve benim çok mutlu olduğumu zannederler. Şu an 18 yaşındayım. Ama hálá gerçek aşk nedir bilmiyorum; birini sevdim "Çok zorsun" dedi, istemedi beni. Aradan 1,5 yıl geçti şu an başka birini seviyorum. Onunla birlikte oldum. Biliyorum büyük bir hata ama bana hiçbir şey fark ettirmedi. Zannediyordum ki benden gerçekten hoşlanıyor...
Hep de öyle diyordu zaten. 1 hafta önce 1 aylık bebeğimi aldırdım. Ona hamile olduğumu anlatınca bana inanmayıp, "Benden değildir" diye bir sürü hakaret etti. İnan dünyam başıma yıkıldı. O benim ilk erkeğimdi ne de olsa. Şimdi onunla hálá görüşüyoruz. Ben onu çok seviyorum ve ne olursa olsun kaybetmek istemiyorum ama o bir türlü beni sevmiyor. Sadece hoşlanıyor o kadar. Beni aramıyor, mesaj çekmiyor, bazen haftada 1 veya iki haftada bir görüşüyoruz. Oysa ilk zamanlar her gün arka arkaya buluşurduk. Lütfen bana cevap ver; akıl ver; buna çok ihtiyacım var. Kendimi öyle kötü hissediyorum ki. Bu genç yaşımda çocuk aldırmak ne demek? Bu beni hayatım boyunca takip edecek bir acı olacak.
RUMUZ: 18 YAŞIM
Güzel kızım, tatlı kızım; gerçekten bu gencecik yaşında çocuk aldırmak zorunda kalman psikolojik olarak seni etkilemiş. Hayata güvenini kaybettirmiş. Keşke böyle bir şey yaşamamış olsaydın. Ama, ailenle aranızdaki düşünce farklılığının seni dışarı itelemiş olması, henüz dünyayı ve insanları tam anlamıyla tanımadan, mutluluğu arkadaş çevrende aramak zorunda kalman, seni bu hataya düşürmüş olmalı. Sevdiğin genç eğer sorumluluğunu bilen biri olsaydı, bu bebeği aldırmak zorunda kalmayabilirdin belki. Ama sorumluluktan kaçıp "Çocuk benden değildir" diyebilen bir erkeğe hálá bağlı olman, hálá ondan sevgi beklemen çok üzücü. Keşke onu hemen terk edebilsen, o seni aradığı zaman, "Artık seninle görüşmek istemiyorum" diyen sen olsan...
Eminim, bir gün bütün bu olayların yanlışlığının bilincine varacak, kendini toparlayıp, hiç değmeyecek bir erkek için üzüntü çekmekten vazgeçip gerçekleri görebileceksin. O gün işte hayata yeni bir gözle bakıp, ayaklarının üzerinde durmayı, herkesten önce kendine güvenmeyi öğreneceksin.
Rahim ağzı uçuğuna yakalandım, korkuyorum
Sevgili Ablacığım; bir süreden beri bir kadın rahatsızlığım var. Bu nedenle eşimle beraberlik sırasında çok acı çekiyorum. Doktora gittim, bana rahim ağzı uçuğu teşhisi koydu, tedavi olmazsa, kansere dönüşebileceğini söyledi. Bir takım ilaçlar verdi ama ameliyattan da söz etti. Endişe içindeyim, korkuyorum, lütfen bana bilgi ver, yardım et.
RUMUZ: KORKULARIM
Sevgili kızım, bugün artık tıp çok ilerlemiş durumda, endişe etmene gerek yok. Bu tür hastalıkların da tedavisi var. Bu alanda çok güvendiğim bir kadın doğum uzmanından senin için bilgi aldım; bu rahatsızlıktan yakınan pek çok kadın okurum olacağını düşünerek, yazısını aynen yayınlıyorum:
"Sayın Feyza Algan; okurunuzun yakındığı genital bölgede kadın ve erkeklerin hayatını çok fazla etkileyen lezyonların tedavisinde; yeni, etkin ve kolay kullanımı olan "Herpigen" adlı bir ürünü tavsiye edebilirim. Tüm dünyada rahim ağzı kanseri kadınlarda, meme kanserinden sonra ikinci en yaygın kanserdir. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tüm dünyada 2 milyondan fazla kadında rahim ağzı kanseri olduğunu tahmin etmekte. Bunun başlıca nedeni olarak gösterilen Human Papilloma Virüs’ün (HPV) de 630 milyon insanda bulunduğunu düşünülmekte.
İşte bu nedenle, rahim ağzındaki kuşkulu hücre değişikliklerinin kanser öncülleri veya kansere dönüşmeden önce saptanmasına yardımcı olan Pap Smear testini içeren jinekolojik muayene çok önemlidir. Gerçekte, rahim ağzı kanseri önlenebilirliği en fazla olan kanserlerden biridir. Cinsel partnerlerin sayısını sınırlandırmak bu hastalığın riskini azaltır.
Rahim ağzı kanseri bir kadının yaşamı boyunca, herhangi bir yaşta ortaya çıkabilir. Ama en çok 35- 55 yaşları arasında görülür. Rahim ağzı kanserlerinin neredeyse tümü Human Papilloma Virüs (HPV) adı verilen bir virüsün belirli tiplerinden kaynaklanır. HPV enfeksiyonu taşıyan insanların çoğu genellikle hiçbir belirti olmadığından durumun farkında olmayabilirler. HPV’nin diğer sonuçları genital siğilleri içerebilir.
İşte bu tip virüslerden korunma amaçlı olarak, İspanya’dan ithal edilip, ecza depoları vasıtasıyla eczanelerde satışa sunulan hijyenik ürün Herpigen sprey, tıp dünyasınca bilinen bir asittir ve meyankökü bitkisinden doğal olarak elde edilir. Bu nedenle yan etkisizdir. Genital Herpes, Labial Herpes (Uçuk), Zoster Herpes (Zona) ve içinde bulunduğumuz yaz mevsiminde kadınların sorunu olan, havuz ve denizlerden kapılabilecek infeksiyonel virüslerden korunmada etkili bir üründür.
Genital bölge için Herpigen sprey ve dudakta görülen uçuklar için de Herpigen Labial krem önerilmektedir. Ayrıntılı bilgi için www.mekafarma.com adlı siteye başvurulabilir."
JİNEKOLOG OP. DR. UMUR YENSEL
Üniversitelerden kaydı silinmiş öğrenciler mağdur durumdalar
Üniversiteden farklı nedenlerle kaydı silinmiş bir öğrenci ailesi olarak sizden bu konuya el atmanızı diliyorum. Haberlerden izlediğimiz kadarıyla yaklaşık 400 bin öğrencinin bu durumda olduğu görülüyor. Şu anda hem öğrenciler hem de aileleri mağdur durumda. Bu mağduriyet her geçen gün psikolojik bozukluklara sebep olmakta...
RUMUZ: ORHAN Y.
Çok sevgili okurum, sizlere yardım etmeyi gerçekten çok isterdim. Ancak bu konuları daha çok sevgili Yalçın Bayer’e yazmanız, ondan bilgi istemeniz, köşesinden sesinizi duyurmanız çok daha yerinde olacaktır. e-posta adresi: ybayer@hurriyet.com.tr