Öldürmek çözüm değil

Kayseri’de köpeklerinin saldırısına uğrayıp hayatını kaybeden lise öğrencisinin ardından insan ve hayvana zarar vermeden sonuç odaklı çözümler bulmak zorundayız. Hayvanları öldürmek çözüm değil, yapıcı olmalıyız.

Haberin Devamı

Sevgili Güzin Abla, Kayseri’de bir lise öğrencisinin köpeklerin saldırısına uğrayıp yaşamını yitirmesi bizleri bir kez daha düşündürmeli.
Sokak hayvanları bizim gerçeğimiz, insana ve hayvana zarar vermeden sonuç odaklı çözümler bulmak zorundayız.
Evet, belki hayvanların sokaklarda yaşamaması gerekiyor. Ama hayvan barınaklarının durumu da içler açısı... Kedi ve köpekler sevgi dolu varlıklar. Şefkatle yaklaşıldığında kimseye zarar vermezler.
Ancak kış sebebiyle yiyecek bulamamaları ve gördükleri işkenceyle maalesef sürü halinde gezen köpekler, tehlikeli olabiliyor.
Yerel yönetimlerin bunu bilip soğuğun hüküm sürdüğü günlerde mahalle aralarına yiyecek bırakması gerekir. Evet, bir papağana yapılan işkencenin, patisi kesilen yavrunun, yüzü yakılan kedinin, ayağı kırılan köpeğin nasıl yanında oluyorsak, Kayseri’de yaşanan dehşete de ses olmalıyız.
Vefat eden çocuğun ailesine sabır diliyorum, gerçekten çok üzücü bir olay. Ama bu hayvanlar için kötülüğü değil, iyiliği getirmeli.
Bu olay, tehlikeleri fark etmemiz gerektiğini gösteriyor. Öldürmek, işkence çözüm değil.
Yapıcı, onarıcı ve tedavi edici merkezli olmalıyız... Suç hepimizin...
O gencin cenazesini kılınan camiide müftünün “hayvanlara şefkat gösterin” demesi çok doğru... O an canı yanan aile için belki zor ama gerçek bu. Hayvanları doyuracağız, işkence yapmayacağız ve özel odalara kapatıp saldırıya odaklı eğitim vermeyeceğiz.
Hayvana yüklenmek kolay. Hayvan eğer vahşileşmişse bunun suçlusu biziz, kabul edelim.
Sevgiyle, merhametle çocuklarımızı büyütüp, çevremizdeki canlılara da bunu ulaştırmaya çalışırız inşallah.
◊ Mürüvvet C.

YANIT

Haberin Devamı

Sevgili okurum, ne yazık ki bu gibi olaylarda hemen suçlanan hayvanlar oluyor. Bir anda tüm hayvanlara karşı nefret uyandırılıyor... Evet...
Köpekler özellikle sürüler halinde dolaştıklarında, kendilerine gelebilecek tehdit karşısında saldırgan olabiliyor.
Bunun birinci nedeni insanlardan sürekli olarak saldırı, kötülük gördüklerinden, içgüdüsel bir tepki geliştiriyorlar, ikinci nedeni ise açlıktır.
Dediğiniz gibi önce belediyelerin bu hayvanları aç bırakmamak için çaba göstermeleri gerekir. Barınakların birer ölüm kampı olduğu bir gerçektir.
Bu nedenle eğer köpeklerin barınaklara tıkılması çözüm olarak görülüyorsa, önce bu barınakların ıslah edilmesi şarttır.
Bu arada o müftüyü canı gönülden kutluyorum...
Umarım gerçek değildir ama bu olaydan sonra sokaklarda halkın köpek avına çıktığı, önlerine çıkan her köpeği vurarak öldürdüğü söylendi...
Ben çözümün yine de eğitimden geçtiğini, hayvanlara karşı sevgi ve şefkatin, daha ilkokul çağından itibaren, okullarda eğitim olarak verilmesi gerektiğini düşünüyorum.
Sokak hayvanlarının aşılanıp, beslenip bulundukları yerlerde bırakılmaları taraftarıyım.
Bunun bir örneğini hayvanların bulundukları yerde düzenli beslendiği Tuzla Belediyesi’nde görüyorum.
Bizler başka ülke insanlarına benzemeyiz, biz hayvanlarımızla bir arada yaşamayı istiyoruz.

Yazarın Tüm Yazıları