Paylaş
Merhaba Güzin Abla, sana çok kez yazdım, hepsine de sabırla cevap verdin. Ama bu seferki bambaşka...
Evet, bu sefer ben haksızdım. 31 yaşında bir işkadınıyım. Çok sevdiğim adamın arkasından atıp tuttum, hatta daha ağırı, aramızda geçen her şeyi müşterime anlattım.
O kadar iyi anlaşıyordum ki müşterimle, her şeyi konuşuyordum. Sevgilim beni sinirlendirdiğinde acımı da tatlımı da onunla paylaşıyordum...
Sevgilimi çok seviyordum. Bir gün sevgilim, müşterimle aramdaki samimiyetten şüphelendi ve ofisime dinleme cihazı koydu. Müşterimle onun arkasından konuşmalarımın hepsini duydu.
Müşterim tahmin ettiğiniz gibi erkek... Sevgilim, konuşmalarımızı öğrendikten sonra ne mi yaptı?
Hayır, benden ayrılmadı, son bir şans verdi. Tabii, bana güveni yerle bir olmuştu.
Bu olay 5 ay önce yaşandı ve hâlâ sevgilimle problemler yaşamaya devam ediyoruz.
Birlikte psikoloğa gidiyoruz, çünkü sonunda hasta olduğuma kanaat getirdik.
Senden tek bir şey istiyorum abla, bana lütfen bir açıklama getir.
Neden ama neden müşterimle mesafeyi koruyamadım? Neden bu kadar sevgilimi severken arkasından kötü konuştum?
Neden her şeyi anlattım hem de...
Neden bulamıyorum, aklım almıyor. Ne olur yardım et...
◊ Rumuz: Acil yardım
Not: Not: Bugün sevgili anneciğimin ölümünün 15. yıldönümü. Yıllar yıldırım hızıyla akıp gidiyor ama onu kaybetmenin acısı hâlâ taptaze yüreğimde... Yıllar boyu bu köşeden size seslenen, sorunlarınıza içtenlikle yardımcı olmaya çalışan o değerli insandan dualarınızı esirgemeyin lütfen.
YANIT
Sevgili kızım, sandığın gibi sevgilinle ilgili sorunlarını bir başkasıyla paylaşmana şaşırmadım.
Çünkü bu pekala mümkün, o müşterini bir arkadaş gibi kabul etmişsin. Ona içini dökerek bir tür psikoloğa ruhunu açar gibi huzur bulmuşsun.
Biz kadınlar neden içimizi dökeriz? Bu arkadaş bir anlamda bizim için psikolog görevi yapar. Bu yüzden arkadaşlar çok önemlidir.
Sevdiğin adam bu konuda bir anlamda haklı olabilir. Çünkü aranızda olan biteni, yaşadıklarınızı, bir bakıma yabancı birine anlatmanı hoş karşılamayabilir.
Onun için mahreminizi birine anlatman, özellikle de onun hatalarını, fazla samimi olmadığı birine ayrıntılarıyla sıralaman onun açısından onur kırıcı elbette.
Hiçbir erkek kusurlarının birileri tarafından bilinmesini istemez. Hele ki bu birileri sana yakın olduğunu düşündüğü bir erkekse. Burada kıskançlık da girmiş olabilir araya...
Ama şu var ki, ne kadar seversen sev, demek ki bu genç adam seni üzüyor, seni hırpalıyor, seni bunaltıyor.
Yoksa onun arkasından neden kötü konuşacaksın?
Şimdi bir de üstelik tutmuş, senin hasta olduğuna seni de ikna etmiş ve seni bir psikoloğa götürüyor.
Tamam, bazı sorunların olabilir, bunalımların olabilir. Psikolog sana bu konuda elbette yardımcı olacaktır.
Ben senin hasta olduğuna inanmıyorum. Ben ikinizin arasında bir uyum sorunu olduğuna inanıyorum.
Ki psikoloğa gitmenize rağmen, hâlâ aranızdaki sıkıntılar devam ediyormuş. Onu çok sevdiğini söylesen de bence bu kişi sana uygun biri değil. Bir de olaya bu açıdan bakabilir misin?
Bir de ofisine dinleme cihazı koyma meselesi var ki o daha vahim...
Paylaş