Muğla’mızı doğal bırakın

Muğla Çevre Platformu’ndan (MUÇEP) gönderilen bu çağrıyı yayınlamak zorunda hissettim kendimi. Biliyorsunuz yılın 7 ayını Muğla Datça’da geçiriyorum. Ege ve Akdeniz’in bir bölümünü kapsayan bu konu elbette yalnızca beni değil hepimizi ilgilendiriyor. Bu dünya cennetini betonlaştırmaya çalışıyorlar. Tepki göstermeseniz bile hiç değilse bilginiz olsun, çevrenizi de bilgilendirin istedim.

Haberin Devamı

 Muğla’da eşsiz ormanların, bakir koyların, zeytinliklerin betonlaştırılmasına neden olacak “bilimsel” bir rapor hazırlandı.
Eğer bu proje hayata geçerse Gökova’nın neredeyse yüzde 75’i, Bodrum’daki sit alanlarının yüzde 77’si, Karaada, Kissebükü kullanıma açılacak, Datça Yarımadası’nın ve Hisarönü Körfezi’nin yarısına yakını, Gökova Körfezi kıyılarının tamamı ve körfeze bakan yamaçları, hatta Fethiye’deki Göcek kıyıları, Ölüdeniz kıyıları ve Kelebekler Vadisi gibi doğal zenginlik miraslarımız beton kamyonlarının insafına terk edilecek.
Özel Çevre Koruma Bölgeleri (ÖÇKB) içinde kalan bu bölgelerdeki söz konusu arazilerin tümü, düne kadar 1’inci derece sit alanıydı.
Şimdi 14 kişilik bir heyetin gözlemleriyle 2’nci derece koruma alanı ya da 3’üncü derece sürdürülebilir turizm alanı olarak tanımlanıyor ya da tamamen koruma statüsü dışına çıkarılıyor.
Bu rapor kabul edildikten sonra ÖÇKB çevre düzeni revizyonu, revize imar planları yapılacak ve bu eşsiz doğa mirasımız, yerine konulamaz şekilde yok olacak.
Bu doğa tahribatı, 10 üniversite hocası ve 4 teknik uzmanın 2016’nın son günlerinde imzaladıkları “Muğla 4 Mevsim Ekolojik Temelli Bilimsel Araştırma Raporu” temel alınarak gerçekleştirilecek.
Biz raporu hazırlayan bilim insanlarına, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na çağrıda bulunuyoruz: “Bırakın Muğla’nın kıyıları, koyları, ormanları, köyleri, sulak alanları doğal kalsın!”
Sayın akademisyenler, teknik uzmanlar, “Muğla 4 Mevsim Ekolojik Temelli Bilimsel Araştırma Raporu”na atmış olduğunuz imzalarınızı lütfen geri çekin.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na da bir çağrımız var. “Muğla 4 Mevsim Ekolojik Temelli Bilimsel Araştırma Raporu” ile ilgili çalışmaları sivil toplumun kaygı ve önerilerini de göz önünde bulundurarak geri çekin.
Yerel halkın ve yönetimlerin katılımıyla ekolojik temelli, bütünleşik bir yönetim planını birlikte oluşturalım.
Bu muhteşem doğa mirası, Türkiye’nin turizm, refah ve zenginliğinin de en temel unsurudur.
Bu projenin gerçekleşmesi halinde, Muğla’nın kıyılarında, eşsiz ormanlarında, bakir koylarında, doğa dostu köylerinde 50 bin dönümlük arazi turistik yapılaşmaya, 550 bin dönüm doğa mirası da “günübirlik turistik tesisler” adı altında betonlaşmaya açılabilecektir.
Rapordaki bazı olumlu değişiklikler, genelindeki ağırlığın olumsuz gelişmelere yol açabileceği gerçeğini değiştirmemektedir.
MUÇEP (Muğla Çevre Platformu)
Mail: muglacevreplatformu@gmail.com
facebook.com/muglacevreplatformu

Yazarın Tüm Yazıları