Paylaş
Hep erkeklerin kadınlara vermiş olduğu zararlardan bahsediyorsunuz da... Kadınların erkeklere yapmış oldukları tahribatlar yok mu?
Hep erkekler mi suçlu, kadınlar mı mağdur? Bunun tersi de olabileceğini hiç söylemiyorsunuz...
Mesela ben 14 yaşımda, ortaokula giderken bile karşı cinsi ne bilir, ne ilgilenirdim.
Rahmetli babam, “Beni okutmadılar. Seni en yüksek okullarda okutacağım. Mümkün olursa seni Amerika’da bile okuturum” diye üzerime titrerdi.
Ankara’nın tanınmış bir mahallesine taşınan o fettan kız, liseye başladığım ilk yıl ne yapıp edip beni kendisine âşık etti.
Kara sevdaya tutulmama sebep oldu. Ondan sonra hayatım kaydı.
Bir türlü liseyi bitiremeden okuldan ayrıldım.
Balansı bozuk araba gibi ne yaptıysam hayatım düzene giremedi.
Memurluktan market işletmesine, galericilikten otopark işletmesine, taksicilikten dolmuşçuluğa, emlakçılıktan turizmciliğe kadar her işi yaptım.
O platonik çocukluk arkadaşımı, kara sevdamı unutmadım, unutamadım.
“Unutturamaz hiçbir şey seni bana, nereye baksam her yer sen, bilmem ki bunu sana nasıl söylesem” diyerek oradan oraya mecnun gibi gezdim durdum.
Gerçekten de hiç kimseyi sevemedim. Saf tertemiz bir erkeği baştan çıkardı, onu parmağında oynattı ve onunla alay edip tüm hayatına mal oldu.
Rumuz: Kadersiz
YANIT
Sevgili okurum, önce beni suçlamanıza cevap vermeliyim... Ben ne erkekleri, ne de kadınları suçlarım... Bana dertlerini açan kişiler arasında erkek kadın ayrımı yapmam, kim zor durumdaysa, ona yardımcı olmaya çalışırım.
Sadece bana gelen mektuplardaki mağdur kişilere, yaşadıkları sorunlara göre, zaman zaman yol göstermeye çalışırım.
Gelelim sizin sorununuza...
Ben küçücük yaşta yaşadığınız bu hayal kırıklığını tüm hayatınıza yayarak özellikle de eğitiminize son vererek, çok yanlış yaptığınızı düşünüyorum.
Aslında kendinize zarar vermişsiniz, hem de bir hiç uğruna... Sizi kandırdığını, sizi baştan çıkardığını söylediğiniz kız aslında henüz bir çocuk. Tahminen 15-16 yaşlarında olmalı...
Ama öyle bir anlatıyorsunuz ki sanırsınız, karşınızdaki fettan, bilmiş, feleğin çemberinden geçmiş bir kadın.
Ve sizi baştan çıkarıp kandırmış, sizi kendine aşık edip sonra terk etmiş. Sonuçta ikiniz de çocuk yaştaymışsınız.
Hemen hemen her insanın bu lise yıllarında platonik olarak tutulduğu biri vardır sınıfında...
Ama hiç kimse bu uğurda okulunu terk edip, hayatının geri kalanında sizin deyiminizle mecnun gibi ortalarda dönüp dolaşmamıştır.
Bu çocukluk aşkı onun için ya güzel ya da hayal kırıklığı yaratmış bir anı olarak kalır.
Siz belki de yapı olarak aşırı hassas, kırılgan birisiniz.
Bu melankolik kişiliğiniz nedeniyle çabucak hayal kırıklığına uğrayıp zarar görüyor olabilirsiniz.
Bunca iş değiştirmenizden de bunu anlamak mümkün.
Bağışlayın ama bu yaşadıklarınızın tüm sorumluluğunu küçücük bir kızın size karşı belki de şımarıkça davranışlarına yüklemeyin.
Ve bu bahaneyi bir kenara bırakıp hayatınıza artık mantıklı bir yol çizin.
Paylaş