Paylaş
44 yaşındaki Antalyalı bir beyin ilk eşinden olan 23 yaşındaki oğlunun, ikinci eşi ile uzun süredir birlikte olduklarını anlayıp, boşanma davası açma-sıyla ilgili çok dikkat çekici bir haberdi bu.
Adamcağız geceleri ailesine iyi bakabilmek için geç saatlere kadar çalışırken, genç eşi ile oğlu aynı yatağı paylaşırlarmış meğer...
Yaşadığı utançtan dolayı bu olayı kimselere açamayan adamcağız, boşanma davası nedeniyle eşine 1 buçuk liralık bir nafaka ödemek zorunda kalmış. Eşi ile aynı evi paylaşan oğlu bu parayla geçinmekteymişler...
Dünya nereye gidiyor, diye düşünebilirsiniz... Ama bu tür olayların ne ilki ne de sonuncusudur bu... Ne yazık ki, cinsel içgüdü, eğer mantık süzgecinden geçmezse, insanların böyle olmadık, akıl almadık, sapkınlıklara sürüklenmesi kaçınılmaz.
Hadi genç delikanlının, cinsel dürtülerinin tavan yaptığı bir yaşta olmasını, üvey annesinin kışkırtıcı davranışları karşısında iradesiz kaldığını düşünelim de; ya o genç hanıma ne demeli?
Cinsel özgürlüklerden o kadar çok söz edilmekte ki, artık insanlar bu özgürlüğün sınırlarını koruyamaz oldular...
Bundan bir süre önce, belki hatırlarsınız, sosyeteden bir hanımın ilk eşinden olan kızı yeni eşi ile birlikte kaçmıştı. Kadıncağız evladının ihanetine mi yansın, sevgiyle inanarak güvenerek, hatta kızına da baba olabileceğini düşünerek evlendiği eşinin ihanetine mi?
Burada da aynı şey söz konusu... Eski eşinden boşandıktan sonra, ailesinin ısrarıyla belki kendinden biraz genç bir hanımla evlenen bu adamcağız, evlenirken hem oğlunun hem de eşinin kendisine bu kadar acımasız davranabileceklerini tahmin edebilir miydi? ışte içgüdülerine kendilerini kaptırmış, kuralsız, yasaksız, düşüncesiz ve sadece ilkel duygularının güdümünde hareket eden, bazılarına göre aşkla! sevişmekten kaçınmayan, özgür insanlar...
Bu mudur özgürlük?.. Bu mudur kısıtlama olmadan, kendini koyuverip, gönüllerince seks yapmak!? ınanın giderek insanların geleceği için çok endişeleniyorum...
Dayakçı eşimden kurtulmak için sonunda katil olacağım
Sevgili Güzin ablacığım, ben 11 yıldır evliyim. Ancak bütün bu evliliği boyunca eşinden sürekli dayak yiyip, işkence gören bir kadınım. Eşim evlilik hayatımı cehenneme çevirdi. Ama artık katlanmak istemiyorum. Çocukların hatırı için, bugüne kadar her şeye katlandım. Çocuklarım büyüdü, artık evden ayrılmak istiyorum. Ama aslında ne yapacağımı, nasıl yaşayacağımı da bilmiyorum. Yine de her şeye razıyım. Herhangi bir işte çalışabilirim. Yeter ki ondan kurtulayım.
Ve sonunda bu adamdan kaçıp kurtulamazsam, katil olacağım...
ıyisi mi, günaha girmeden bu evden kaçıp gitmek. Ama gerçekten nereye gideceğimi, ne yapacağımı bilmiyorum.
? Rumuz:Bana yardımcı olur musun?
Kızım sana hak veriyorum.Ancak mektubunun sonunda onun yüzünden katil olabileceğinle ilgili sözlerin beni çok rahatsız etti. Çünkü ben hayvanlar da dahil, hiçbir canlının diğer bir canlının hayatına son vermeye hakkı olmadığını düşünüyorum.
Kadın Dayanışma Vakfı’na bağlı olarak destek veren ıstanbul, Ankara ve hatta Antalya, Mersin, ızmir, Diyarbakır gibi büyük şehirlerde de bulunan sığınma evleri, kadın konukevleri gibi kuruluşlara başvurabilirsin.
Şiddet karşısında kalan kadının boyun eğmeyip, destek alabileceği gazetemizin önderliğinde hizmet veren “Aile ıçi şiddete Son” kampanyasını sizlere hatırlatmak isterim. Onlara bu telefondan ulaşabilirsiniz: 0212 656 96 96.
Paylaş