İnsanların hayvanlara davranışları insanlıklarının göstergesidir

İstanbullu’yum. Mesleğime yani veterinerliğe ve hayvanlara aşığım. İstanbul Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi At Antrenörlüğü Bölümü mezunuyum. Selçuk Üniversitesi Veteriner Fakültesi 3. sınıf öğrencisiyim. Geçtiğimiz günlerde, okulumuza 3 aylık yavru bir köpek getirildi. Getirenler 2 kişiydi. Sorununun iştahsızlık olduğunu söylediler. Ve biz hayvancağızı muayene ederken, köpeklerini bırakıp kaçtılar.

Bilmem, benim gibi sizin de aklınıza hemen çocuklarını bırakıp kaçan insanlar geldi, değil mi? Bunları size yazıyorum çünkü artık insanların hayvanlara davranışlarının, insanlıklarının bir göstergesi olduğunu tam anlamıyla idrak etmelerini istiyorum. Bu olay bir ya da iki değil, inanın; insanlar kendi zevkleri için hayvanlarla oynuyorlar, bunun bedeli nasıl ödenecek...

Elimizden hiçbir şey gelmiyor, kimse ne yapacağını bilmiyor. O günden beri artık bizim olan yavru köpeğimize gözümüz gibi bakıyoruz, hiçbir sağlık sorunu yok. Önceleri kimseye yaklaşmayan köpecik, gördüğü ilgi ve sevgi ile artık okulda herkesin kucağında… Sorunu sevgisizlikmiş, hastalık değil.
İnternette ilan verdim köpeğimize iyi bir yuva bulunması için. Arayan insanların sorduğu ilk şey ne, biliyor musunuz?  Köpek hangi cins? O zaman nerede hayvan sevgisi? Tıpkı sokak çocuklarını sevmemeliyiz demek gibi… O zaman, sadece iyi aile çocukları mı önemli bizim toplumumuzda?

Şimdi ben bir veteriner hekim adayı olarak ne yapmalıyım?  İlk işim insanların hayvanlara karşı bakış açılarını değiştirmek olmalı. Değil mi? Her gün sevgiyle kucağımıza atlayan, bize güvenen küçük dostlarımızın barınaklara kapatılmalarına  nasıl göz yumabilirim? Sokak köpeği, barınak köpeği, ev köpeği... İşte insanlar köpekleri böyle sınıflandırıyorlar.

Hayvanların yaşamasına izin verilmiyor… Siz kimsiniz de buna hakkınız olduğunu düşünüyorsunuz! Anlayalım artık, hayvanlara yapılanların aslında tüm insanlara yapılanlardan hiçbir farkı yok.

Köpekleri barınaklara yollayıp, bir tas mama için diğer köpekler tarafından parçalanmasına yol açıyorlar. Ya da  bir bahaneyle uyutuyorlar. Sokaktakiler, yakalanıp barınaklara atılmazlarsa, araba çarpıp parçalanmazlarsa, açlık ve susuzluktan ölüyorlar. Sahiplendirilenlerin büyük bir kısmı da sıkılınca sokağa atılıyorlar veya sözde çok düşünceli olanlar, getirip veteriner hekime, “bakamıyorum” diye uyutmak istiyorlar onları.
Bu dört ayaklı dostlarımız için bir çıkış yolu bulunacak mı? 
RUMUZ: E.K.

Canım kızım, ne yazık ki sen daha işin başındasın ve her şeyin farkında değilsin. Barınaklara atılan ya da sokaklardan toplanan köpeklerden bir bölümünü uyutulmanın da dışında çok daha acı bir son bekliyor. Birtakım insanların hayvansever adı altında yurt dışına hayvan gönderip, kürkleri, derileri için onların diri diri soyularak öldürülmesine neden olduğunu bilmiyor musun?
Bazıları ise ticaret adı altında o masum fokları avlayıp, derilerinden zenginler için ceket, mont yapıyorlar. Ne yazık ki, kimse buna “dur” diyemiyor, bu insanlara engel olamıyor.

Genç yaşta erkekliğim bitti mi?

Çok muhterem Güzin Abla, ellerinizden öperim. Ben 1969 doğumlu genç bir erkeğim. Evliyim ve 2 çocuğum var. Ancak şimdiye kadar son derece normal ve sağlıklı bir erkekken, son üç aydır karşı cinse seksüel anlamda  hiçbir şey hissetmemeye başladım. Yani uyarılamıyorum. Eşim de bunun farkında, bu onu da çok üzüyor. Ne yapmalıyım? Lütfen bana yardımcı olun. Yoksa genç yaşta erkekliğim bitti mi? 
RUMUZ: ÇARESİZ

Sevgili oğlum,  bu karşı cins tarafından uyarılamadığın konusunu tam anlayamadım.  Eşine karşı mı yoksa tüm kadınlara  karşı mı bir şey hissetmiyor, heyecan duymuyorsun? Bunu söylerken, eşinin dışında başkalarıyla da beraberliğin olduğunu mu söylemek istiyorsun. Yoksa bu sorun sadece eşine karşı mı? Onunla artık birleşemiyor musunuz? Henüz bu tür sorunlar yaşayacak yaşta değilsin.

Belki  ilk gençlik yıllarındaki kadar aktif  olmasan da, normal olarak cinsel hayatını sürdürebilmelisin.

Acaba şeker hastalığı, damar sertliği gibi bir rahatsızlığın mı var?  Bunun için bir iç hastalıkları uzmanına başvurmalı, baştan aşağıya bir muayeneden geçmelisin. Ayrıca bir de psikolojik açıdan istek duymanı engelleyen bir sorunun mu var, bunu da bir uzmana danışıp araştırmalısın. Eğer sorunun yalnızca eşine karşıysa, geçici bir iktidarsızlık söz konusu olabilir. Zaman zaman evliliklerde, uzun yıllar sonunda monotonluktan kaynaklanan bazı sorunlar yaşanabilir.