İnsan bir gölgeye ya da bir hayale aşık olabilir mi

İnsan bir gölgeye aşık olur mu? Benim en önemli sorum bu, şu aralar. Ya da bir hayale? Eğer bir hayale aşık olursa insan, durumu vahim midir? Acaba bir doktora görünmeli midir? Aşk kavuşamamak olduğuna göre, kavuşamadığın kişinin hayal ya da gerçek olmasının çok fazla bir önemi var mıdır? Peki ya insan, var olan birinin kendisini terk etmesine mi, yoksa onun gerçek olmadığını öğrendiğinde mi daha çok üzülür. Peki ya insanın sadece bir erkeği sevip de, onun eksik yönlerini bulması mı kötüdür? Gerçek olduğunu sandığım kişinin sevgisinin yalan olması mı daha çok incitir beni; yoksa hayali bir varlığın beni ölünceye dek seveceğini bilmem mi?

Bütün bunlardan daha da kötüsü var; ben o hayali varlığı o kadar çok sevmişim ki, onun gerçek olmadığını anladığımda bile hálá onu sevmeye devam ediyorum. Sanırım deliriyorum.

Bir ölünün arkasından hálá onu sevmek gibi bir şey mi bu? Hayır değil, en azından o ölen bir zamanlar canlıydı ve yaşıyordu. Ama benim sevdiğim kişi hiç olmadı. Günlerce resmine bakıp, deli gibi ağladığınız kişi aslında yoksa ne yapardınız?

Ben hiç aşık olamayacağımdan söz ederdim ve aşık olacağım kişi kusursuz olmalı derdim. Aşık olduğum kişinin kusursuz olması için, ancak iki kişiden meydana gelebileceğini nerden bilebilirdim ki? Dün bir şeyi daha anladım, aslında varmış gibi binlerce yalan söyleyip beni kandıranlara hiç kızamadım. Ben kandırıldığıma, küçük düştüğüme hiç üzülmüyorum. Bunları öğrendiğimde aklımdan geçen ilk şey "O yok mu gerçekten" oldu. Şimdi ben onsuz ne yapacağım dedim. Çaresizliğimden, onsuz kalmaktan öyle çok korkmuşum ki... Beni kandırdıklarını söylediklerinde, işte bu yüzden çok üzüldüm. O var olsaydı ve beni terk etseydi, ya da aldatsaydı keşke! Şimdi bana kalan tek şey, ilk defa sevdiğim ve aslında var olmayan o kişiyi beklemek. Onun gibi birinin karşıma çıkmasını sabırla beklemek. Bunu kimseye anlatamıyorum, bana deli denmesinden korkuyorum. Aslında bu tam bir delilik, çünkü bu aşk... Beklemek zor olacak. Ama zaten hayatımda o varken de, her şey bir o kadar zordu.

á RUMUZ: H.Y.

Sevgili kızım, bu hayali sevgili bir internet aşkı mıdır, ya da sana kendini bambaşka biri olarak tanıtan bir erkek midir? Çok duygusal bir yazıyla anlatmak istediklerin; tabii ki aslında senin bildiğin ama bizim bilemediğimiz, sonuçta gerçek anlamda yaşadığın umutsuz aşkın bir ifadesi olsa gerek. Bu sevgili var olsa da, olmasa da; sonuç pek değişmiyor aslında. Yine de umarım beklentilerin gerçekleşir.

Cinselliği yaşamamış erkekleri deneyimsiz buluyorlar

Geçtiğimiz günlerde size yazan okurunuza aynen katılıyorum. Bugünkü kızların çoğu erkeklerle parası için arkadaş oluyor. Sonra da erkekleri hep seks düşkünü olarak suçluyorlar. Biz erkekler onlara göre cinsellikten başka bir şey düşünmüyoruz. Ama diğer taraftan kendileri her şeyi yaşayıp, benim gibi hiçbir kızla beraber olmayan erkeklerle, deneyimsiz diye dalga geçiyorlar. Kim cinsellik düşkünü, anlayamadım. Yaşım 28 olmasına rağmen hiçbir kızla cinsel anlamda beraber olmadım. Çünkü bir kızın hayatını karartmayı düşünmedim. Öncelik olarak hep karşı tarafı düşündüm. Kızlara karşı hep dürüst ve açık davrandım. Onlara hep değer verdim; ama sonuçta acı çeken, bunalıma giren hep ben oldum. Yani aşk konusunda çok talihsizim. Bu yazımı yayınlarsan çok sevinirim.

á RUMUZ: İZMİRLİ TALİHSİZ GENÇ

Genç kızların hepsi böyle düşünmüyor elbette. Sen de abartmışsın. Ancak; bir genç erkeğin bir genç kıza nazaran, cinsel açıdan biraz daha deneyimli olması normal değil mi? Bu deneyimi genç bir kızla birlikte olarak edinmek şart değil ya!

Askerdeki sevdiğime ulaşamıyorum

Merhaba Güzin Abla; İstanbul’da oturan, 21 yaşında bir genç kızım. Size yazma nedenim, sevdiğim erkeği arıyor olmam. Bundan üç sene evvel çalıştığım işyerinde bir gençle tanıştım. Ailesiyle Iğdır’da yaşıyor. Arada sırada İstanbul’a geliyordu ve görüşüyorduk. O benden bir yaş küçük. Birbirimize çok güzel bir aşkla bağlanmıştık. Fakat yalanlarla aramızı bozmaya çalıştılar, sonunda da başardılar ve ayrıldık. Aradan iki yıl geçti; bu genç beni tekrar aradı. Yeniden birlikte olmaya başladık. Fakat artık İstanbul’a gelme olanağı kalmamıştı. Aramızdaki mesafe nedeniyle tekrar ayrıldık. Dost olarak sadece telefonda görüşüyorduk. İkimiz de birbirimize karşı boş olmadığımızı biliyorduk. Derken onun askerliği geldi çattı. Ben de bu arada hattımı değiştirdim, bana ulaşamadı. Geçen nisan ayında askere gittiğini tahmin ediyorum. Şimdi ona bir türlü ulaşamıyorum. Lütfen bana yardım edin. Bu gencin adı Aytekin A., doğum tarihi 28.07.1985. Şu an asker, babasının Iğdır’da bir dükkanı var. Sanırım insan birini kaybettiği zaman değerini anlıyor. Onu unutamadım. Çok mutsuzum. Ne olur yardım edin.

á RUMUZ: KARABİBER

Sevgili kızım; madem bu genci seviyordun, neden ayrıldın? Hadi diyelim ki ayrıldınız. Aranızdaki mesafe halen mevcut. Sen önce telefon numaranı değiştirip, sana ulaşma imkanını kaldırmışsın. Şimdi de onu bulmak için çırpınıyorsun.

Sevgi çok önemli, çok değerli bir duygu. Bu duyguyu saçma nedenler yüzünden kaybetmemeli insan. Senin telefonunu bilmiyorsa, şimdi sana nasıl ulaşacak?