Paylaş
Uzun yıllar sevgili annenizin, şimdi de sizin yazılarınızı okuyan daimi okuyucunuzum. Sizin “ikinci kadın” konusundaki bir yazınızı okudum. Bu konuda düşüncelerimi yazmak istedim.
Önce size katılmadığımı söylemek isterim. Bildiğiniz gibi toplumumuzda, bir kadının her ne şart altında olursa olsun ikinci kadın konumunda bulunması hoş karşılanmamaktadır. Siz de bu önyargının içindesiniz.
Bir erkeğin hayatında ikinci kadın durumunda bulunan veya bulunmak zorunda kalan kişi, kendisini çok kötü hissetmekte ve ezilmektedir.
Çünkü toplumumuzun değer yargılarını düşündüğünde, birinci kadına karşı haksız bir yasak ilişki içinde bulunduğunu düşünerek kendisini ve beraber olduğu kişiyi suçlayacaktır.
Bu yüzden mutsuz olmaktadır. Toplumumuzda erkeğin yasal eşi olan tüm kadınlar bu durumda olan bir kadını aşağılamaktadır. Peki, bu durumda olan bir kadın hangi şartlar altında bu yaşamı kabullenir?
Ya birlikte olduğu erkeği çok sever, ya da birlikte olduğu erkeğin eşinden ayrılarak yeni bir hayata başlaması halinde, adamın çocuklarının bu durumdan çok olumsuz etkileneceğini düşünür ve bu durumu kabul eder.
Peki, ikinci kadın olmak çok mu kötüdür? Bence hayır!
Bir erkeğin ikinci eşi olmak özel bir durum ve ayrıcalıktır. Neden mi?
Bir erkek için bu ikinci eş o kadar değerli, o kadar ayrı bir varlıktır ki... Bunu ancak yaşayan ve ikinci bir eşe sahip olan erkekler anlayabilir.
Bir erkek daha delikanlılık çağında karşısına çıkan veya aile baskısıyla bir kadınla evlenmeye karar verir. Evlenme yaşları genellikle 20 ila 28 arasıdır. Bu yaşlardaki bir erkek daha tam olgunlaşmamıştır.
Evlenmelerinden kısa bir süre sonra, daha birbirlerini tanıyamadan bir de çocukları olur.
Kadın çocuğu ile ilgilenmeye başlar, eşi ile ilgilenemez. Erkek ise iş hayatının koşuşturmacası içindedir ve sorumluluk almıştır.
Daha ne olduğunu anlayamadan yıllar geçer. Bu sırada bir kadınla tanışması erkeğin hayatında bir dönüm noktası olur.
İkinci kadın önce bir macera gibi başlar ama yeni tanıdığı bu kadın erkek için o kadar değerlidir ki onu bırakmak istemez.
Eğer ekonomik durumu da buna uygunsa iki eşli olarak yaşamını devam ettirmek ister. Olgun yaşlarda olan erkek kadını çok daha iyi anlar ve ona değer verir.
Kadın da yasak ilişkide olduğu erkeğin her an gidebileceğini düşündüğünden, nikâhlı eşine göre çok daha ilgili ve sıcak bir beraberlik sunar. Bunların hepsi yaşayan için müthiş güzel zamanlar demektir.
Ta ki, evdeki eşin olayı öğrenip boşanmak istemesine kadar.
Ben ikinci kadınlara seslenmek istiyorum. Bir erkeğin ikinci eşi olmak bir ayrıcalıktır. Kim ne derse desin aldırmayın. Başkalarını dinlemeyin, onlar hep konuşurlar. Mutluluğu yakalamışsanız neden olmasın? ◊ Rumuz: İkinci eşi olmuş bir erkek
YANIT
Sevgili beyefendi, okurlarım benim bu konudaki düşüncelerimi bilir.
Bu yüzden tekrar tekrar yazmak istemiyorum.
Ancak tek bir şey söylemek isterim, o sizin gibi erkekleri çok mutlu eden ikinci kadının toplum içindeki saygınlığı, yasalar karşısındaki durumu, en önemlisi anne olma arzusu ve hakkına ne oluyor, söyleyebilir
misiniz bana?
Paylaş