Sevgili Güzin Abla, ülkemizde, her şeyi bilen bir adam var. Bu adam, tüm kokteyllerin ve baloların baş müdavimidir. Başta güzellik yarışmaları olmak üzere, her türlü yarışmanın vazgeçilmez jüri üyesidir. Televizyonlardaki bilumum spor tartışmalarının bir numaralı söz sahibidir. Her konuda uzmandır. Ve bu yazar son yıllarda Türkiye'nin tüm sorunlarını zavallı sokak köpeklerinin sıska omuzlarına yükledi. İnanılmaz bir köpek düşmanlığıyla yetkilileri uyarıyor ve ne yazık ki, belediye ileri gelenleri tüm sorunlarını bırakıp onun bu çağrılarına anında karşılık veriyorlar. Bir anda sokaklarda köpekler acımasızca öldürülüyor. Bir veteriner olarak önce şunu söylemek istiyorum. İddia ettiği gibi kuduz hastalığı yaygın değil. Sözünü ettiği olay kuduz olsaydı, o mahalle hemen karantinaya alınırdı. Tabii ki, insan yaşamı çok önemli. Ancak bizim için her türlü canlının yaşamı da önemli. Üstelik kuduzun çaresi var. Kuduzdan ölüm oluyorsa, bu büyük ihtimalle kuduzdan değil, bu insanların ihmalinden kaynaklanıyor. Kuduza yalnızca köpekler sebep olmaz. Kedi ve fare gibi hayvanlar da mikrop bulaştırabilir.
Yazar, üstelik bu hayvanlara kesinlikle hayat hakkı da tanımıyor. Barınaklarda bırakılmalarına bile katlanamıyor. Devletin bunca hayvana bakacak maddi gücü yokmuş. Bir kere barınaklardaki hayvanlara, onun davetlerde ziyafetlerde yediği o mükellef yemekler sunulmuyor. Çeşitli kuruluşlardan, otel ve lokantalardan toplanan artıklar, fırınlarda küflenip bayatlamış ekmekler veriliyor.
Bu yazar ayrıca o zavallı aç ve perişan köpeklere ceplerindeki son kuruşlarıyla bakmaya çalışan bir avuç hayvansever kadına ‘‘çaçaronlar’’ diye hakaretler yağdırmaktan da kaçınmıyor. Oysa onlar hayvan insan ayırım yapmadan herkese yürüklerindeki sevgiyle yardıma koşan annelerdir. Bana kalırsa böyle yazarlar, gençlerin güzelim dünyasını karartacaklarına, çekilsinler de yerlerine sevgiyi ve ruh güzelliğini aşılaya yazarlar çıksın ortaya. Genç nesillere sevgiyi ve sorumluluğu hayvan sevgisiyle öğretelim.
Kadıköy'den Veteriner Hekim Kudret
ÇOK sevgili veteriner oğlum, tüm yüreğimle sana katılıyorum. Beni de çok üzen bu konuya bilimsel yönden de yaklaşmışsın. Ne yazık ki bazı insanlar, kendi bencillikleri içinde, doğanın insanıyla, hayvanıyla, bitki ve ağaçlarıyla bir bütün olduğunu, çoktan unutmuş durumdalar. Allah onlara da bizlere de acısın!