Paylaş
Görüyorum ki, bu köşeyi okuya okuya hem Güzin Abla olmanın zorluğunu gördüler hem de benim ağzımdan, benim tarzımda cevap vermeyi öğrendiler. Çünkü köşeme alabildiğim yorumlara tamamen katılıyorum. Ellerinize sağlık sevgili okurlarım.
Çocuğu başından atmak istiyor
Sevgili Güzin Hanım, köşenizi hep takip eder, zaman zaman da size bir şeyler yazmak isterim. “Her işte bir hayır var” rumuzlu hanımın yazdıklarını okuduğumda, ilk kez “Artık mutlaka yazmalıyım” dedim.
Ynsan yuvasını dağıtmamak için her türlü fedakârlığı yapabilir, bu konuda bir diyeceğim yok. Ama eşinin diğer hanımdan olan çocuğu için düşündükleri kanımı dondurdu. Diyor ki; “O çocuğu tabii ki kabul edeceğiz ama önce yuvaya vereceğiz, çünkü ben bakamam. Ancak 4-5 yaşına gelince yanımıza alacağız.”
Bir bebeğin sevgiye, sıcaklığa en çok ihtiyacı olduğu çağda bir çocuk yuvasında kalmasının ne demek olduğunu bu hanım ya bilmiyor ya da önemsemiyor. Sonra yanlarına alırlarmış! Beni güldürmesin lütfen. O bebek yeterince yaralanmış olacak zaten. Sonra da “Bu ne kadar arsız, yaramaz bir çocuk” diyecek ve onu başından atmaya bakacak.
Öyle görünüyor ki çocuklarına yaşatmak istemediği üvey anneliğe iyi bir aday. Bugüne kadar kendi çocuklarına nasıl baktıysa, o bebeğe de bakabilir. Ya da bebek mutlaka annede kalmalı. Kocası maddi-manevi elinden geleni yapmalı. Diğer kadın kötü niyetli, kurnaz biri olabilir ama o bebeğin suçu ne?
-Rumuz: Dumanlı dağlar
Bu adamla tekrar evlenmemeli
Güzin Abla, size yazan kadın, kocası tarafından başka biri için terk ediliyor. Adamın birlikte olduğu kadın hamile kalıyor. Bu kadın ise daha çok ikinci kadını suçluyor. Acaba kendi kocasının hiç mi suçu yok?
Yanlış anlamayın, bunu ikinci kadını koruma maksadıyla yazmıyorum. Elbette o kadın da suçlu. Ama bu adama güvenip tekrar nasıl barışmayı düşünüyor?
Yakınlarımdan bir hanımın başına benzer bir olay gelmişti. Kocasıyla boşandılar, adam başka bir kadınla birlikteliğinden çocuk yaptı, daha sonra da boşandığı karısına döndü. Diğer kadından olan çocuğa da karısı baktı.
Yıllar sonra, karısını tekrar terk etti, şu an başka kadınla beraber. Bence bu kadın da kocasına çok fazla güvenmesin.
Rumuz: Minnoş
Sanki eşi sütten çıkmış ak kaşık
Güzin Abla, ben 26 yaşında bir okurunuzum, köşenizi sürekli takip ediyorum. Yazımı yayınlarsanız, beni çok mutlu edersiniz.
“Her işte bir hayır var” rumuzlu hanımefendi sadece o ikinci kadın hakkında ithamlarda bulunmuş. Peki eşi sütten çıkmış ak kaşık mıymış? Kendisini, eşinin o kadının kurbanı olduğuna o kadar inandırmış ki bütün suçu o kadına yüklemiş.
Bu hanım, eşini sadece ihanetle değil, aynı zamanda sorumsuz ve saygısız olmakla suçladığı halde her ne hikmetse onu bir anda affetmiş, hatta sarıp sarmalamış, faturayı yalnızca kadına kesmiş! Eşi zaten karakter sahibi bir adam olsaydı ihanet etmezdi.
Ayrıca bu hanım, öteki hanıma yönelen küfürleri ve işkenceyi o kadar gururlanarak anlatıyor ki, adeta bundan zevk alıyor. Bilmem farkında mı ama yaptığı bu yorumlarla o kadar küçülüyor ki, bu haklı davasında neredeyse “Adam iyi ki aldatmış” demek geliyor içimden.
Unutmasın ki insanlar değişmezler, sadece daha iyi yalan söylemeyi öğrenirler. Umarım kendisi eşinin gerçek yüzünü görür ve ona göre hareket eder...
Rumuz: Bir kardeş tavsiyesi
Paylaş