Her ilişki yaşadığım kişiyle birlikte olamam

Sevgili Güzin Abla, herkesle konuşamayacağım bir konu olduğu için, bunu size yazmayı uygun buldum. 37 yaşında, iyi eğitim almış, aile terbiyesi olan, çok modern ve kültürlü bir çevrede büyümüş bir kadınım.
Bu yaşa kadar, hiç kimseden ne bir cinsel eğitim, ne de buna yönelik benzeri bilgiler aldım.
Bunun nedeni ne tutuculuk ne de toplum tarafından hâlâ ayıp kategorisine giren cinsellik ile ilgili konuşmanın yasak olması idi.
Malum arkadaş çevrelerimizde, yıllardır konuşulan konulardır bunlar. Ve ben ne anneme, ne de bu tarz bilgi ve eğitim alabileceğim kişilere sorma ihtiyacı duydum.
Bugüne kadar tabii ki erkek arkadaşlarım oldu. Sevgili anlamında da, arkadaş, dost anlamında da. Ancak şunu gördüm ki erkekler günümüzde ikili ilişki kuracakları kadınlarda önce “yatabilecekleri” kadın olma özelliğini arıyor.
En azından, benim muhatap olduğum kişiler böyleydi.
Bu isteklerine cevap “hayır” olduğunda da ya kendileri gidiyor, ya da ben bunu anlayınca uzaklaşıyordum.
37 yaşında olmama rağmen bakireyim.
Bu yaşa kadar bakire kalmamın nedeni, ne namus ne de tabu.
Tek nedeni, benim için önemli olan bir şeyi, benim için önemli olan biriyle paylaşma duygusu.
Biliyorum siz de benimle aynı görüşü paylaşan birisiniz.
Bu nedenle bu düşüncemi size yazıp, bir kez daha hatalı mıyım, yoksa doğru mu yapıyorum, bilmek istedim. Ayrıca bu durum yüzünden erkek arkadaşlarımın beni bir süre sonra bıraktığının da farkındayım...
Ama ben doğru bildiğimden şaşmayacağım.
Siz ne düşünüyorsunuz?
◊ Rumuz: Hayatımın erkeği

YANIT

Sevgili kızım, çok haklısın ve doğru düşünüyorsun. Madem karşına gerçek anlamda sevdiğin, senin için önemli olan bir anı paylaşacak kadar güvendiğin biri çıkmamış, laf olsun diye sırf seks yapmak için hiç kimseyle beraber olmayı kabul etmemeni çok doğru buluyor ve sana katılıyorum.
Eğer günün birinde senin gibi düşünen, aslında bekarete önem vermese de, karşı cinsten biriyle kucaklaşmanın önemini kavramış biri çıkarsa, ki eminim çıkar, o zaman tüm tabuları yıkabilirsin.
Beni bazı okurlarım bu söylediklerim için geri kafalı olarak nitelendirebilir ama ben kadınların sırf cinsel dürtülerini tatmin etmek için beraber olmalarına karşıyım...
Kadın ruhu bunu kaldıramaz. Bu konuda erkeklerden çok farklıdırlar. Gün gelir, bu durum onları yıpratabilir, pişmanlık duyabilir, mutsuz olabilirler...

İlişki kurmaya cesaret edemiyorum

Ben 24 yaşında bir gencim.
Üniversitede okuyorum.
Yakışıklıyım ve çevremde pek çok genç kız var.
Bu genç kızlarla istediğim anda beraber olabilirim.
Çünkü artık bu yaşlarda bu durum pek sorun olmuyor, biliyorsunuz.
Ama ben kızlarla, kadınlarla ilgili kendi başıma cinsel fanteziler kurabiliyorum.
Ama iş gerçek bir beraberliği yaşamaya gelince bunda hiç de aradığım hazzı bulamıyorum.
Bu nedenle de gerçek bir ilişkiden kaçıyorum. Kısacası, cinsel fanteziler kurarak kendi kendime yaşadığım hazzı, gerçek hayatta bulamadım şimdiye kadar.
Acaba bende bir anormallik mi var diye düşünüyorum?
Bunu size danışmaya karar verdim.
Bu konuda bana gerçekçi bir açıklama yapabilir misiniz?
◊ Rumuz: Anormal

YANIT

Sevgili oğlum, cinsellikle ilgili sorunlarda gerçek anlamda bir seksolog kadar bilgi sahibi olduğumu söyleyemem.
Ancak, yine de okuduklarım ve uzmanlardan öğrendiklerimle sana bir açıklama yapmaya çalışacağım.
Zaman zaman gençler cinsel fantezilere çok fazla kendilerini kaptırırlarsa, gerçek cinsel yaşam onlara çok sıradan gelmeye başlayabiliyor.
Uzmanlar, evlilik hayatında monotonluğun giderilmesi, çiftlerin uzun yıllar sonunda da birbirlerini arzulamaları için cinsel yaşamlarında birlikte olurken de fantezilere yer verebileceklerini söylüyor.
Ama asıl önemli olan, insanın hayal kurup olmadık şeyler düşüneceğine, gerçek birleşme sırasında mutluluğu yakalayabilmesidir.
Cinsellikten olağanüstü bir şeyler beklemek de hayal kırıklığı yaratabilir.
Aslolan sevgiyle bütünleşebilmektir.
Günün birinde gerçek anlamda aşık olup sevdiğin kişiye sarıldığın zaman, o sıcaklığın dünyanın en güzel heyecanı olduğunu, asla fantezilerle kıyaslanamayacağını anlayacaksın.
Elbette anormal bir genç değilsin...
Yalnızca henüz aşkı tatmamışsın.
Bir de sanırım kendi kendini tatmin amacıyla fazla hayal kurmaya alışmışsın.