Gölbaşı Barınağı hakkında açıklama

Ancak anneniz olaylarla ilgili yorum yaparken, karşı tarafı da dinlemiş olur, ona da söz hakkı verirdi.
22.1.2010 tarihli köşenizde yayınlanan, Gölbaşı Barınağı ile ilgili gerçeklerle bağdaşmayan, iftira ve karalamalarla dolu yanlı yazı bizi fazlasıyla üzmüştür. Bu tür yazılarla hayvanları ticari bir emtia gibi kullanmak ve onların sırtından para kazanmak isteyen bir grubun emellerine alet olunmaktadır.
Gölbaşı Barınağı, şu anda Gölbaşı Belediyesi ve Meliha Yılmaz Vakfı işbirliği ile yürütülüyor. Vakıf, kurulduğu 1997 yılından beri hayvan hakları savunucusu misyonu ile oradaki canları yaşatmaya çalışıyor.
Bizler, barınağa ulaştırılan ve bizim sağlayabildiğimiz imkanlar dahilinde hizmet vermekteyiz.
Barınağımızda evlerinden atılmış, sokağa terk edilmiş ev köpeklerinin yanında, zehirlenmekten ve tinerci çocukların vahşetinden kıl payı kurtulmuş, tecavüze uğramış, dövüştürülmüş ‘can’lar vardır.
Ancak barınakları taşeron firma olarak işletip, belediyeden ihale almak isteyen bir rant grubu, gönüllü dernek ve vakıfları bertaraf edip barınakları ele geçirerek, belirli yaşın üstündekileri, sakatları, hastaları uyutup, genç, gösterişli köpekleri vitrin yapıp, kendilerini başarılı gösterme çabaları içerisindedir. Bunlar masum hayvan severleri de kullanmaktadır.
Böylelikle bundan beş hafta önce başlatılan barınağımıza yardım kampanyası da baltalanmaya çalışılmaktadır. Maksat hayvanları korumak değil, vakfı karalayarak barınağı ele geçirmektir.
Köşenizde 13 yıldır orada hizmet vermeye çalışan vakfı karalamak yerine, yetkililerden yardım isteyerek, orayı örnek bir barınak haline getirmek için çağrı yapın.
Maalesef yasanın tam uygulanmamasından ve mali kaynakların yetersizliğinden tüm barınaklar nasiplerini alıyor. Lütfen yazımızı yayınlayın ki, tarafsız olduğunuzu görelim.
Meliha Yılmaz Vakfı Yönetim Kurulu

Bana gelen bir şikayet mail’ini değerlendirirken, sizlere ve hayvanlara asla zarar vermek istemediğimi bilmelisiniz.
Hayvanlar üzerinden rant sağlamak isteyenlerden elbette ki haberim var. Mücadelemiz onlarla da olacaktır, emin olabilirsiniz...
Her zaman size yardıma hazır olduğumu hatırlatır, kolaylıklar dilerim.
Tarafsız olduğumu görmeniz için mektubunuzu yayınlıyor, size yardım etmek isteyenler için de mail adresinizi veriyorum: melihayilmazvakfi@hotmail.com

Tacize uğradıktan sonra kekelemeye başladım

Öncelikle köşenizde insanlara yardımcı olmaya çalışmanızı içtenlikle takdir ediyor ve bizim gibi sevgiye muhtaç kişilerle sevginizi ve ilginizi paylaştığınız için teşekkür ediyorum. Ben de yaşamakta olduğum bir durumla ilgili olarak sizden tavsiye almak istiyorum.
Ben 22 yaşındayım. Ankara Başkent Üniversitesi’nden mezunum ve şu an tanımış bir kuruluşta görev yapıyorum. Fakat benim yıllardır çözümleyemediğim çok ciddi bir sorunum var...
ılkokul son sınıftayken, bir yakınımızın oğlunun saldırısına uğradım. Ne olduğunu bile anlayamadan, bu tacizden son anda kurtuldum. Ancak bu olay bende ruhsal bir travmaya yol açtı.
O zamandan beri hem erkeklerden bucak bucak kaçıyorum hem de çok daha önemlisi, heyecanlandığımda, kalabalık bir topluma girdiğimde, yeni birileriyle tanıştırıldığımda tutuluyorum. Yani konuşamıyorum. Kekeliyorum, rezil oluyorum... Bu nedenle çoğunlukla sessiz sedasız kalıyorum.
Bu durum iş hayatımı da etkiliyor. Tabii özel hayatımı da, çünkü bugüne kadar hiç kimseyle çıkmadım.
Ablacığım, bana bildiğin bir yöntem ya da bu durumumdan kurtulmama yardımcı olacak bir uzman önerebilir misiniz, gerçekten çok mutsuzum...
Rumuz: Yalnız prenses

Küçücük bir kızken yaşadığın bu korkunç travmadan sonra, böyle bir sorunla karşılaşman doğal sayılır. Ancak üniversite mezunu, akıllı fikirli, iyi bir iş sahibi bir genç kız olduğuna göre, bu sorunu aşman da zor olmayacaktır...
Hiç üzülme... Ankara’da bulunduğuna göre, sana çok güvendiğim konuşma bozukluğu uzmanı Doç. Dr. Temel Pamir’i önerebilirim. Eminim bu sorununu gidermende sana çok yardımcı olacaktır...