Gelinimiz, oğlumuzu bizden uzaklaştırdı

Gelinim, oğluma devamlı olarak, kızımızı daha çok sevdiğimiz, ona maddi yardımda bulunduğumuz şeklinde yalanlar atarak onu etkilemeye çalıştı. Oysa asla böyle bir şey yok. Neticede, gelinimiz oğlumuzu bize karşı doldurarak, düşman yaptı. Şimdi oğlumuz bizi görmek bile istemiyor.

Haberin Devamı

Gelinimiz, oğlumuzu bizden uzaklaştırdı

Güzin Abla, ben 80 yaşlarına merdiven dayamış, yüksek tahsilli, 30 yıl kamuda görev yapmış iki çocuk annesi bir kadınım. Bir kızım ve bir de oğlum var. Yaşamımız boyunca çocuklarımız arasında ayırım yapmadığımızı rahatlıkla söyleyebilirim.

Onları kendimizce en iyi okullarda okutup meslek sahibi yaptık.
Eşim, ben ve iki çocuğumla mutlu bir yaşantımız vardı. Ta ki oğlum evleninceye kadar... Oğlum evlendikten
sonra bu mutluluğumuz bozuldu. Gelinim, oğluma devamlı olarak, bizim kızımızı daha çok sevdiğimiz, ona
maddi yardımda bulunduğumuz şeklinde yalanlar atarak onu etkilemeye çalıştı.
Oysa asla böyle bir şey yok. Neticede, gelinimiz oğlumuzu bize karşı doldurarak, düşman yaptı. Şimdi oğlumuz bizi görmek bile istemiyor, öyle ki telefonla bile arayıp sormuyor, kız kardeşi ise baş düşmanı oldu.
Eşim ve ben iyi terbiye görmüş insanlarız. Çocuklarımızı da öyle yetiştirdik, ama şimdi oğlumuzu tanıyamıyoruz. Biz dayanamayıp aradığımızda da telefonlarımıza ya hiç cevap vermiyor ya da hakaret edip kapatıyor.
Bu durumda siz bize nasıl yardımcı olabilirsiniz?

Haberin Devamı

* Rumuz: Dertli ana baba


YANIT


Sevgili okurum, bu anlattıklarınız bana hiç yabancı değil, bu sorunlarla sık sık karşılaşıyorum.
Gelinler nedense kendilerine yapılanı asla yeterli bulmayıp, hep daha fazlasını istiyor.
Tabii sözüm tevazu sahibi, hoşgörülü, tokgözlü gelin hanımlara değil. Ama bu kıskançlık fazlaca görülen bir eğilim nedense...
Bu tip olaylarda beni üzen gelinin tavrı değil. Sonuçta o başka aileden gelmiş, yabancı biri. Ama burada ailesini karşısına almaktan çekinmeyen, eşinin sözlerinin etkisinde kalıp, onu hayata getiren, büyüten, meslek sahibi yapan kendi anne babasına düşman olan evlada çok üzülüyorum.
Evlat yetiştirmek kolay değil, hele memuriyette çalışarak, orta halli bir yaşam koşulları içinde gerekli tahsili verebilmek, hayata hazırlayabilmek, çok zor.
Bunları bir kenara bıraksak da, 80 yaşına gelmiş, dünyada evlatlarının mutluluğundan başka bir beklentisi olmayan bir anne babayı bu şekilde unutmak, düşmanca bir tavır almak ne kadar acı bir şey.
İnsanın eşine değer vermesi, onu önemsemesi ayrı, onun yalanlarına inanıp, anne ve babasını böylesine kendisine hasret bırakması çok ayrı şeyler... Kız kardeşine düşman olması da ayrı bir haksızlık.
Size üzülmeyin, oluruna bırakın demek istiyorum, bunun çok zor olduğunu bile bile.
Oğlunuz ne yazık ki eşinin etkisine iyice kapılmış durumda.
Ama bir gün elbette bir şekilde size yaptığı bu haksızlığı anlayacak, çok pişman olacaktır.
Son bir deneme olarak, isterseniz ona bir mektup yazın.
Telefonu kapatıyorsa da, mektubu mutlaka okuyacaktır. Hem insan duygularını yazarak çok daha iyi ifade edebilir.
Bu mektubu da işyerine gönderin ki, eline geçsin.
Mektupta yaşadığınız bu üzüntüyü, yaptığı haksızlığı, kırgınlığınızı, ona hasret kaldığınızı anlatın.
Yüreği taş kesilmemişse, mutlaka bir karşılık verecektir.

 

Haberin Devamı


Eski sevgililerim bana oyun mu oynuyor?


Sevgili Güzin Abla, ben 15 yaşındayım. Aşkı daha bu yıl tattım. Benim bir sevgilim vardı. Her şey çok güzel giderken, birdenbire beni terk etti. Bir zamanlar “seni seviyorum” diyen bir gencin neden beni terk ettiğini bilemiyorum.
Aslında benim bundan önce de bir sevgilim daha oldu ve şimdi ikisi de şu anda aynı sınıftalar. “Acaba bu tamamen bir oyun olabilir mi” diye düşünmeden de edemiyorum.
Ama oyun olsa bile ilk sevgilim neden böyle bir şey yapsın ki? Çünkü o beni sevmediğini ve benimle öylesine çıktığını söylemişti, ayrılmadan önce.
Ama ben sadece ikinci sevgilimin bana dönmesini istiyorum, çünkü onu gerçekten sevmiştim. Sence ne yapmalıyım? * Rumuz: Aşk oyunu

 

Haberin Devamı

YANIT


Sevgili kızım, seninle arkadaşlık eden bu gençlerin de yaşı başı ne ki?
Flörtten, sevgiden, ilişkiden ne anlarlar...
Haydi diyelim ki şimdiki kızlar erken olgunlaşıyorlar. Erkek çocuklar bu işlere biraz daha geç bulaşırlar.
Onlar için bu bir oyundan öteye geçmiyordur ki.
Zaten bak sen de söylüyorsun, ikisi aynı sınıfta okuyormuş. Ya birbirlerine inat yapıyorlar ya da gerçekten senin arkandan bir oyun çeviriyorlar.
Benim canım kızım, bu yaşta böyle dertlenmen çok yazık değil mi? Eğer seni üzmek istedikleri için bunu yapmışlar, seninle dalga geçmeyi düşünmüşlerse, onlara bu keyfi tattırma. Sen onlara sırtını dön, gülüp geç.

 

10 yıldır beraberiz, hâlâ evlenme teklifi etmedi

Haberin Devamı


28 yaşındayım ve 18 yaşından beri biriyle beraberim. Ben çok ciddi düşünüyorum ama onun için sanki sıradan bir alışkanlık gibiyim. Heyecanımız tükendi ama yine de ben onu çok seviyorum ve evlenmek istiyorum.
Fakat 10 yıldır bana evlenme teklifi etmiyor. Eskiden maddi durumumuzu öne sürerdi fakat artık ikimiz de iyi şirketlerde çalışıyoruz, iyi para kazanıyoruz. “Başka biri mi var acaba” diye düşünüyorum bazen... Yoksa beni artık sevmiyor mu?
* Rumuz: Beklemekten tükendim

 

YANIT

Canım kızım, sen ciddi düşünüyorsun, 10 yıldır da sana evlenme teklifi etmesini bekliyorsun, ama o böyle düşünmüyor. Bak ne güzel tarif etmişsin, “onun için vazgeçilmez bir alışkanlık gibiyim” diyorsun.
Haklısın, belki de öylesin. Yıllardır sana alışmış, senden vazgeçemiyor ama seninle de hayatını birleştirmeyi düşünmüyor. Sen nasılsa çantada kekliksin.
O bu arada biraz gönlünü eğlendirebilir, değil mi? Senin onu sorgusuz sualsiz sevdiğini biliyor... Beklediğini de biliyor. Neden acele etsin ki?
İşte erkeğe bu güveni verdiğiniz zaman güzel kızlarım, onun istediğiniz gibi davranması mümkün değil. O vazgeçilmez olduğunu sanıyor.
Bu güven duygusu içinde yıllar akıp geçse de keyfinden, kendi yaşamından, bekarlığından, özgürlüğünden vazgeçmeyi de düşünmüyor. “Nasıl olsa bir gün olabilir” diye düşünebilir.
Ya da “karşıma çok daha istediğim gibi biri çıkabilir” diyebilir.
Burada artık kararı ona bırakmakla hata edersin.
Sen kararını vereceksin, ondan teklif bekleyeceğine, “evlenecek miyiz, yoksa artık buraya kadar deyip, herkes kendi yoluna mı gidecek?” diye sorma vaktin gelmiş de geçmiş bence...
Ayrılırsanız da hiçbir şeyin sonu değil, inan bana.

 

 

 

Yazarın Tüm Yazıları