Paylaş
Çok üzgünüm. Oysa orada 3000 köpek destek bekliyordu. Hâlâ bağışların olabileceği düşüncesi ile henüz kampanyayı kapatmıyoruz.
Ancak orada çalışan işçilerin de durumları zor. Bu nedenle, dostlarımızın göndereceği yorgan, halı, yolluk, giysi, ayakkabı vs. gibi malzemeler için organizasyon yapmaya çalışırken, bunu sizlere de duyurmaya karar verdim.
Ankara’daki dostlarımız, eğer evlerinizdeki giysi, çorap, bot, çarşaf, yastık, yorgan, türündeki eşyaları doğru bir adrese göndermek istiyorsanız bana ulaşıp, bildirebilirsiniz. Bir organizasyon yapıp, kendi arabamla barınağa götüreceğim.
İlgileriniz için şimdiden teşekkür ederim.
Çevremizdeki tüm canlıların bizim gibi yaşamsal gereksinimleri var. En önemlisi su. Lütfen onlara bir kap su vermeyi unutmayalım. Hayvanlar için aile arayanlar, siz de sitemizdeki sayfamızı ziyaret edin, arkadaşlarınızı da yönlendirebilirsiniz.
H. Fatoş (GÜR) AKINOĞLU
Diyabetikkedi Ailesi - www.diyabetikkedi. com
Bugünkü ortamda en büyük korkum krizi bahane edip, insanların evlerindeki, bahçelerindeki dostlarımıza bakmaktan vazgeçmeleri. Ne yazık ki, zaman zaman buna benzer olaylar kulağıma geliyor ve çok üzülüyorum.
Oysa daha dün, torunum için evdeki Kuki’ me benzer bir oyuncak almak üzere tanınmış bir oyuncakçıya girdim. Torunum evde badem kedisi olduğu halde mutlaka bir köpek istiyor annesinden. Bize gelip Kuki’yi sevdiğinde, “Neden bizim bir de köpeğimiz yok” diye tutturuyor. Oysa şimdilik bu çok zor onların şartlarında, ben de biliyorum.
Ben de bir oyuncak Kuki ile şimdilik onu teselli etmek istedim. 14 TL’ye bir köpek aldım ona oyuncakçıdan. Bir de TV’de mi görmüş nedir, bir bebek varmış. Bir soralım bakalım,dedik. Bebek 120 TL imiş ama yılbaşından bu yana tüm şubelerinde tükenmiş. Yeni gelenler daha pahalı olacakmış.
Eh demek ki, insanlar çocuklarına 120 liralık bir oyuncağı alabiliyorlarsa, bence evdeki bir canlıya da harcayabilecek paraları olmalı, diye düşünüyorum.
Barınaklardaki hayvanlara bakan işçilerin ihtiyaçları da elbette ki çok önemli. Onların ne fedakarlıkla çalıştıklarını yakından biliyorum. Umarım eski giysilerinizi, yorgan ve battaniyelerinizi atmaz, biriktirir, barınaklardaki işçilere bağışlarsanız. İnanın büyük sevap işlersiniz.
Bu arada edindiğim bir bilgiyi de sizlerle paylaşmak istedim:
İsviçre’de yürürlüğe giren yeni yasayla, köpek sahibi olmak isteyen herkese “Hayvanları Anlama Kursu”na gitme zorunluluğu getirildi. Ülkede 2 yıl süren bu kursu tamamlayan ve sonunda yapılacak testi geçen kişilere ancak köpek besleme izni verilecek. Hükümet yetkilileri, hayvanları korumak için böyle bir yola gidildiğini açıkladı.
Bu kadar katı kurallı olmasa da, bizde de hiç değilse hayvan sahibi olanlara kısa süreli kurslar açılsa, dostlarımızı iyi tanımayı öğretseler… Hayvanları sokağa bırakmanın da ne kadar günah olduğu öğretilse, ne kadar güzel olurdu değil mi?
O evliydi, birkaç ay birlikte olduktan sonra beni terk etti
Güzin Abla, ben üniversite mezunu, hiç evlenmemiş bir gencim. Bir şirkette muhasebeci olarak çalışıyorum. İşim gereği sürekli bankalarla irtibat halindeyim. Bizim şirketimizle ilgili bir müşteri temsilcisi hanım ile birkaç ay boyunca görüşüp konuştuktan sonra sevgili olduk. Ancak ne yazık ki o evli. Birkaç ay süreyle birlikte olduktan sonra beni terk etti.
Şimdi ayrıyız, bana bu şekilde devam edemeyeceğini, hep doğru insan olarak hayatını sürdürdüğünü, yapamayacağını söyledi. Ama eşini de sevmediğini, sadece ailesi ve toplumumuzun boşanmaya sıcak bakmadığını bildiği için eşinden ayrılamadığını, anlattı. Elinden gelse eşini bırakıp koşa koşa bana geleceğini de biliyorum. Bunu zaman zaman konuşmuştuk… Ben de onu çok seviyorum, bir dakika bile aklımdan çıkmıyor, ne yapmalıyım?
RUMUZ: BEBİŞ
Yapabileceğin bir şey yok sevgili okurum. Bu genç hanım evliliğinde mutsuz olduğunu söylese de, onun kararlarına saygı göstermek zorundasın. Sonuçta, şu ya da bu nedenle evliliğini sürdürüyor. Boşanmaya yanaşmıyor. Evli bir kadınla böyle bir ilişki ne sana ne de ona hayır getirir. Zaten o bu yanlışın bilincine varmış ki, senden ayrılmaya karar vermiş. İyi ki, çok fazla uzatmadan ayrılmışsınız. Yoksa kopmanız daha zor olabilirdi.
Bana sorarsan, mutsuz evliliklerin, hele arada çocuk yoksa, aile baskısı, mahalle baskısı gibi bahanelerle sürdürülmesi çok yanlış. İki insanın sevgisiz ve mutsuz bir ortamda ömür tüketmesini çok acı buluyorum.
İnternetten tanıştık, şimdi evleniyoruz
Sevgili Güzin Abla, bir sene önce internetten birisiyle tanıştım. Önce arkadaşlıkla başladık sonra ilişkiye adım attık. İnternetten görüşmemize rağmen onu çok seviyordum. Hâlâ da seviyorum. Hayatımın tek anlamı o. Sen de dahil çoğu insan “internetten aşk mı olurmuş” diyor ya… Bence bu çok yanlış. İyi insan da var kötü insan da... Şimdi beraberliğimiz bir yılı aştı ve her şey yolunda. Nişanlandık ve çok mutluyuz. İnşallah yakında evleneceğiz. Sevgililer Günü nedeniyle ona buradan seslenmek ve onu çok sevdiğimi söylemek istiyorum.
RUMUZ: OSMAN -FUNDA
Elbette kızım, dediğin doğru… Her yerde iyi insan da kötü insan da vardır. Sen bu şekilde internetten mutluluğu yakalamışsın. Buna çok sevindim. Umarım sevginiz sonuna kadar bu düzeyde gider. Yine de kabul et ki, pek çok kötü örnek nedeniyle, ben de internet konusunda gençlere çok dikkatli olmalarını önermek zorundayım.
Paylaş