Erkekler menopozdaki eşlerine karşı anlayışsız

Biz kadınların hayatında bir dönüm noktası sayılabilecek, menopoz ve öncesi dönemlerde maalesef eşlerimiz çok anlayışsız davranıyorlar. En yakın örneği benim eşim. Ben henüz menopoza girmedim ama her fırsatta bana ‘Sen artık menopoza girdin’ deyip beni üzüyor.

Kısa bir süre sonra, yani menopoza girdiğimde ne yapacağım? Sorunlarımı bana en yakın olması gereken eşimle paylaşamazsam, kimle paylaşırım, diye kara kara düşünüyorum şimdi.

Bu konuda erkeklerin bilinçlenmesini sağlayacak bir yazı yazamaz mısınız?

RUMUZ: ORTA YAŞ BUNALIMI

Maalesef menopoz, kadın hayatının en sıkıntılı dönemlerinden biridir. Her ne kadar bu bir kadın için doğal bir süreç ve bir sağlık sorunu olsa da, bazen, ifade ettiğiniz gibi bir aşağılama, alay etme niyetiyle kullanılabilen bir sözcüktür.

Hálbuki dişiliğini kaybetme korkusu içindeki kadının en çok anlayışa, ilgiye ve iltifata ihtiyaç duyduğu dönemdir. Hakkında çok şey bilinmesine rağmen, menopoz kadınların kábusu olmaya devam ediyor.

İşte size, bir kadın doğum uzmanının, menopoz dönemi ve dönemde eşlerinin davranışlarıyla ilgili verdiği bilgiler:

‘Normalde tepki vermediği bir olayı büyüten, alıngan menopoz kadınına karşı, yetişme tarzı, eğitimi ve deneyimleriyle çok farklı erkeğin tepkisi de farklı olacaktır. Hatta eşlerindeki değişikliğin menopozdan kaynaklandığını anlamaları bazen uzun zaman alır.

Kadının bu huysuzluğunun asıl sebebi ise eşinin onu artık yaşlanmış, yetersiz görebileceği, değer vermeyeceği endişesidir. Bazı kadınlar işte bu nedenle, menopoza girdiklerini saklarlar.

Çoğu erkek, menopozdan sonra eşinin cinsel isteğinin azalacağını düşünür. Bazı erkekler ise aksine, artık korunma korkusu kalmadığı için eşleriyle daha rahat cinsel birliktelik yaşayacaklarına inanırlar.

Kadınlarda sıklıkla görülen ,menopoza bağlı depresif ruh hali, erkeklerin evden uzaklaşıp mutluluğu dışarıda aramalarına sebep olsa da, bazen de erkeklerin destek olduğu görülür.

Bazı erkekler kadınların menopozu gibi, bir gün kendilerinin de andropozu yaşayabilecekleri gerçeğini kavrar, konuya daha bilinçli bir şekilde yaklaşabilirler. Bazıları ise ebedi gençliğin kendilerini asla terk etmeyeceğini düşünüp, kendilerine yeni heyecanlar ararlar. Boşanmaların çoğu da işte bu dönemde yaşanır.’


Dr. Mebrure Altuğ TEL: 0 212 230 50 22 mebrure.altug@mynet.com

Ağız kokusuna yıllardır bir çare bulamadım

Gençlik yıllarımdan beri sıkıntısını çektiğim ağız kokusuna kökünden bir çare bulamadım. Ağız ve diş sağlığıma herkes kadar özen gösteriyorum.

Bir keresinde tam bir kontrolden de geçtim. (Kulak-Burun-Boğaz uzmanına, Dáhiliyeciye ve diş doktoruna peş peşe gittim) Hiçbir şey bulamadılar. Sürekli bir koku değil. Zaman zaman oluyor ve özellikle aç karnına daha çok oluyor. Bu konuda bana kim yardımcı olabilir?

RUMUZ: ŞİRİN

Sevgili okurum, ben doktor değilim ama anladığım kadarıyla sendeki tümüyle bir mide sorunu. Sende gastrit gibi bir rahatsızlık olabilir.

Madem ağız ve dişlerini üç ayrı doktora muayene ettirdin, o halde mutlaka bir Gastroentorolog’a yani sindirim sistemi uzmanına gidip, muayene olmalısın.

Aç karnına ağzın daha çok kokuyorsa, bu midende bir sorunun olduğunu açıkça ortaya koyuyor. Bu kadar dert etme, tedavi ile düzelebilecek bir rahatsızlık bu!

Yeter ki vakit kaybetmeden gidip göster kendini.

Vatan hasreti içimi yakıyor

Merhaba Güzin abla, seni çok sevdiğimi söylemeyi bir görev biliyorum. Derdim aşk acısı değil sadece şu andaki durumuma neden olan insanlara seslenişim. Belki de benim gibi, milyonların seslenişi.

Ben şu anda 21 yaşındayım ve 18 yaşındayken Belçika’ya geldim.

Bazıları için olmasa da, benim için çok önemli olan 18 senemi, sevdiklerimi, gençliğimi, hayatımı bırakarak, bilmediğim, tanımadığım ellerin memleketine geldim.

Ülkemde verilmeyen ekmek burada verildi, gösterilmeyen insanlık burada gösterildi. Bu yüzden eşsiz vatanımdaki insanlardan nefret eder hale geldim. Ben ve benim gibi milyonların içini vatan hasreti, her geçen dakika artan bir alevle, kavuruyor.

Sadece askere gitme zamanı geldiğinde beni arayan güzel ülkemin yöneticileri beni kanımdan, canımdan ayırdılar.

Vatan hasreti o kadar çekilmez bir acı ki! Allah düşmanıma bile vermesin.

Sormadan aldığınız gençliğimi geri verin bana.

RUMUZ: TÜRKİYE


Haklısın güzel oğlum. Vatan hasretine dayanmak mümkün mü?

İnsan, ne olursa olsun, kendi toprağını, kendi dilini konuşan insanları, aynı duygu ve düşüncede birleştiği milletini öyle bir arıyor ki, hiçbir hasret buna benzemez.

Vatanını unutmuş görünenler azınlıkta. Çoğu senin gibi düşünüyor. Umarım, şartlar düzelir, bir an önce dönersin vatanına.
Yazarın Tüm Yazıları