Paylaş
Güzin Abla, ne olur bana yardım et. Çok kötü bir şekilde kararsız ve arada kaldım. Yurt dışındaki bir üniversitede yüksek lisans yapma hakkı kazandım. Burada ortalama bir işim var.
Aynı zamanda nişanlıyım. Herkes karşı çıktığı için, bu yurt dışı eğitim sınavına gizli başvurdum ve kabul edildim.
Okul çok iyi imkânlar sunuyor. İleride çok iyi yerlerde olabilirim.
Ancak nişanlım karşı çıkıyor. Gittiğim zaman onun da hayatını kurabileceği imkânlar için uğraşacağıma söz veriyorum, yine de gelmek istemiyor.
Ne geliyor ne de beni gönderiyor. Kendimi onun yerine koyuyorum.
Ben peşinden giderdim ve hayallerine engel olmazdım.
Ailem ise normalde sorun çıkarmazken şu an nişanlım istemiyor diye razı değil. Benden ayrılırsa ben de pişman olurum ve acı çekerim diye “Kal burada, yuvanı kuralım” diyorlar.
Gitmezsem içimde kalacağını biliyorum ve belki evliliğimde de hep “Senin yüzünden gidemedim” diye eşimin başına kakacağımdan eminim. Çok arada kalmış durumdayım.
Ben kimseyi terk etmiyorum ama fırsat bu kadar önüme kadar gelmişken kullanmamak saçma geliyor.
Zaten aslında bu virüs dönemi yüzünden şu an kayıt işim sıkıntıda. Sanırım biraz gecikecek.
Hangi yöne gideceğimi bilemiyorum.
Herkesin sevineceği bir şey başıma geldi ama ben buna onlar yüzünden sevinemedim bile...
Ne olur, bana yol göster...
Rumuz: B.A.
YANIT
Dediğin gibi sevgili kızım, gerçekten insanın başına ender olarak gelecek bir şansı yakalamışsın.
Yurt dışında eğitim imkânı bulmuşsun.
Bu geleceğin için bulunmaz bir fırsat. Ve bir erkeğin bencilce dayatması yüzünden hayatının en büyük fırsatını elinin tersiyle itmeni kabul etmek mümkün değil.
Aileni hiç anlayamıyorum.
Nişanlın onların özellikle sevdiği ve seçtiği biri mi?
Uzun zamandır senin bu aileye gelin gitmeni mi planlıyorlardı yoksa?
“Kendimi onun yerine koyuyorum, ben peşinden giderdim ve hayallerine engel olmazdım” diyorsun. Doğrusu da bu değil mi zaten?
Eğer seni sevseydi, seni düşünseydi, bu eğitim imkânına engel olmak yerine sana destek olmaya çalışırdı.
Bak, sen “Zaten benimle gelsin, ona da imkân yaratabilirim” diyorsun. Sadece senin nişanlın için söylemiyorum ama genelleme yapmasak da bazı erkekler eşlerinin kendilerinden üstün pozisyona gelmesinden, daha başarılı bir düzeyde olmasından pek hoşlanmazlar aslında.
Kadınlar da çok defa bu nedenle kendi başarılarından hatta mesleklerinden bile vazgeçebilirler.
Kocası da doktor olduğu için, o mesleğinde ilerlesin diye kendi tıp eğitimini hiçe sayıp evinin kadını olmaya razı olan, hatta ona profesörlük tezinde yüzde yüz destek olan doktor bir arkadaşım vardı örneğin.
İşte bu yüzden kızım, sırf ailenin, “Ayrılırsanız sen üzüleceksin” diye sana engel olmasına, nişanlının bencilce davranmasına fırsat vermemelisin. Ona bu konuda kesin tavır koyabilmelisin.
Nişanlın seni seviyorsa, dilerse seninle birlikte gelir.
Orada senin yardımınla bir iş bulup çalışır ve sana eğitiminde destek olur.
Sen de gönül rahatlığıyla bu yurt dışı yüksek lisans eğitimini sürdürebilirsin.
Sakın vazgeçme, güzel kızım...
Eminim ailen de bu konudaki ısrarını ve hevesini görünce senin yanında yer alacaktır.
Paylaş