Paylaş
Ben Almanya’da yaşıyorum, 34 yaşındayım.
5 ve 6 yaşlarında iki kızım var. 10 senedir evliyim ama resmi değil sadece imam nikahı.
Eşim “Düğünden sonra resmi nikah da yaparım” demişti ama yapmadı. Sanırım bundan sonra yapacağı da yok.
10 senedir dayağını ve küfürlerini yiyorum. Bir gün iyiysek, kendimi kandırıp “Artık düzeldi” diyorum ama yine aynı her şey.
Seneler önce ailesi yüzünden huzurumuz bozuldu sonra da çevresi nedeniyle. Çocuklar olduktan sonra aramızdaki farklılık büyüdü. Ve şimdi beni yatağından kovdu ve istemiyor. Çocuklarımın odasında kalıyorum.
Yaptığım yemeği yemiyor. Ve her kavga ettiğimizde bana karşı sevgisinin bittiğini söylüyor...
“Çocuklarımın geleceği için dayanayım” diyorum ve ne yapacağımı bilmiyorum. Onlara da kaç kez dayak attı. Birden parlıyor, bağırıyor ama yeri gelince de çok eğlendiriyor çocukları.
Zaten böyle olduğunda kararsız bırakıyor beni. Ne yapacağımı bilmiyorum. Ben bekarken evimde tokat bile yemedim, hep el üstünde tutuldum prensesler gibi...
Maddi destek de devletten alabilirim ama kararsızım. Bazen iyi olduğunda “Acaba ben mi yanlış davranıyorum?” diye düşünmeye başlıyorum. “Ben mi hak ediyorum böyle davranmasını?” diyorum... Ne olursun bir cevap ver, Güzin Abla.
◊ Rumuz: Suç bende mi?
YANIT
Sevgili kızım, sakın bana darılma ama gerçeği söylemem gerekirse, önce en birinci hatan seninle resmi nikah yapmaya yanaşmayan bir adamla 10 yıl yaşayıp ondan iki de çocuk yapman.
Bu adam seni resmen kandırmış, seni üzmek istemem ama eminim, bir yerlerde bir başka eşi vardır, hatta onunla resmi nikahlıdır.
Bu yüzden senden zaman zaman uzaklaşıyor, hatta sinirine dokunuyorsun, sen ondan kopamazken, o belki de çekip gitmeni bekliyor.
Bütün bunları sadece senin anlattıklarından yorumluyorum. Ama eğer gerçekten hiçbir neden yokken sana kötü muamele ediyorsa, dayak atıyorsa, seni yatağından kovmuşsa senden kurtulmak istediği ortada.
Sen hâlâ, “Belki de hata bende, işte bak yine beni seviyor” gibilerden saçma sapan bahaneler bulup bu adamla her şeye rağmen beraberliğinizi sürdürmeye çalışıyorsun.
Evliliğinizi demiyorum, çünkü imam nikahının tek başına hiçbir anlamı yoktur.
Resmi nikah olmadan ne sen o adamın hayatında ciddi anlamda bir yer edinmiş olabilirsin, ne de gerçekte onun eşi sayılırsın, kısacası hiçbir hak iddia edemezsin.
Bak ne diyorsun, “Ailem bize kucak açar, her zaman arkamda olurlar...”
Bu ne kadar büyük bir güç ve güvence biliyor musun?
Pek çok kadın sırf ailesine güvenemediği için dayak yiyip oturuyor, ayrılmayı göze alamıyor.
Ama işte senin böyle bir şansın var ve sen bu şansı kullanmaktan kaçınıyorsun.
Ama sevgili kızım, bunca hakarete, bunca dayağa ne diye katlanıyorsun?
Ne bekliyorsun?
Gözünü seveyim, böyle aşağılanmaktan zevk mi alıyorsun?
Vazgeç, lütfen kendine acımıyorsan, kızlarına acı...
Paylaş