Çocuğum olamayacağını öğrendim

Yaşadığım rahatsızlıklar sonrası çocuğum olmayacağını öğrendim. Biriyle beraber olup onun baba olma hakkını elinden almak istemiyorum…

Haberin Devamı

Güzin Abla, sana 6-7 yıl önce “pes edersen bitersin” rumuzuyla yazmıştım ve bana da köşende yer vermiş, yol göstermiş ve mutlu olmama vesile olmuştun. Hayata hiç bakmadığım açılardan bakmamı sağlamıştın.
Şimdi ise yine bir çıkmazdayım. Belki de bu bu hayattaki en büyük sorunlarımdan biri. Çeşitli rahatsızlıklar geçirdim, ameliyatlar oldum ve bunların temel nedeni sadece kızlarda görülen turner sendromu denen bir hastalıktı.
Bu yüzden de anne olamayacağımı söyledi doktorlar. Aslında evlat edinerek bir masum cana yuva olabilir ve bu duyguyu tadabilirim. Ama bunu yapınca eşime haksızlık yapacakmışım gibi hissediyorum.
Sanki benimle yuva kurmak isteyen, yuva kuracak olan adamın elinden doğal yollarla baba olma hakkını alıyormuşum gibi.
Ve bunun vicdan azabından mıdır nedendir, bilmem hayatıma girmek isteyenler olduğu halde, kimseyi istemiyorum. Sen de bana hayatımda aşka sevdaya yer vermemi söylemiştin. Ama yapamıyorum işte içim içimi yiyor.
Ben bunu benimle evlenmek isteyen ve beni seven birine yapamam. Hadi ben alışırım bu duruma, hatta zor da olsa kabullendim ama karşımdakinin kabullenmesini beklemek, bunu istemek daha büyük bir sorumluluk, kul hakkı yemek gibi geliyor bana .
Sence ne yapmalıyım?
Nasıl bir yol izlemeliyim? Bana yine engin tecrübelerinle yardımcı olabilirsen, yine olayı farklı bir açıdan görmemi sağlayabilirsen...
Sayende daha önce öyle olmuştu.
Rumuz: Peki şimdi ne yapmalı?

YANIT

Haberin Devamı

Eski yazını okuduğumda gördüm ki 9 yaşında geçirdiğin beyin kanaması sonucu felç geçirmişsin. Doktorlar yapamaz dedikleri halde normal okulunu bitirmişsin.
Ailen “bundan sonra istersen devam etme” demişler. Sen “Kimse benim adıma karar veremez” demişsin. Ailen de destek olmuş ve meslek lisesi bilgisayar bölümünü bitirmişsin.
Daha sonra açık öğretim işletme bölümünü bitirip memur olarak atanmışsın.
“Hiç pes etmedim. Hep tuttum hayatın yakasından. Tabii ki arada düştüm, tökezledim ama hep ‘hadi bakalım’ dedim. Bunları, benim gibi engelli olup da hayata küsenlerle, biraz olsun mutluluğumu, sevincimi paylaşmak için yazdım” diyerek yaşadıklarını dile getirmişsin...
Ben de sana cevap olarak “Sevgili kızım, her zaman söylediğim gibi, engelli olmak önemli değil aslında, yeter ki ruhunuza, yüreğinize, duygularınıza engel koymayın. Senin bu yaşadıkların, engelli gençlere olduğu gibi basit bir hayal kırıklığı sonunda hayata küsenlere de mücadele hırsı kazandırabilir.Ancak bu arada eğitim iş güç derken, hayatında bir eksiklik hissetmiyor musun? Nerede sevgi, aşk? Onlara da yaşamında yer vermeyi ihmal etmemelisin” demişim.
Şimdi ise eminim kendini çok daha iyi hissediyor olmalısın ki, evliliği ve çocuk yapmayı düşünüyorsun. Ancak bu yeni açıkladığın hastalığın nedeniyle çocuğun olmayacağını öğrenmişsin. Sevgili kızım sen o kadar ciddi badireler atlatmışsın ki şimdi bu durum seni üzmemeli artık.
Dediğin gibi çocuk sahibi olmak için elbette evlat edinmek bir çözüm olabilir.
Ayrıca evlenmiş ayrılmış ve bir çocuğu olan bir beyle de evlenebilir, onun çocuğuna bir anne şefkatiyle sarılabilirsin.
Evleneceğin erkeğe haksızlık etmen söz konusu değil, çünkü bu durumu ondan saklamayacaksın.
Sana destek olacak, şefkatle sarılacak sana…
Senin gibi çok ciddi sorunları atlatabilmiş bir genç kızın, bu sorunu da bir şekilde halledeceğinden eminim ben.

Yazarın Tüm Yazıları