Paylaş
Güzin Abla, üç yıldır yazılarınızı takip ediyorum. O kadar güzel, aydınlatıcı, iç acıcı çözüm ve fikirler sunuyorsunuz ki, size teşekkür etmek istiyorum. Ve kendimle alakalı bir konuyu paylaşıp fikirlerinizi almak istiyorum.
Ben 23 yaşında genç bir kızım. 2006 yılında biriyle görüşmeye başladım. İlişkimiz iki sene sürdü.
Ardından ayrılmak istediğini söyledi. Hiçbir açıklama yapmadığı için neden ayrıldığımızı bilmiyordum.
Ortak bir arkadaşımızdan öğrendiğime göre, geçmişte birçok kız arkadaşı olmuş, hepsiyle de sadece cinsel ihtiyaçlarını karşılamak için görüşmüş.
Beni de başta onların yerine koyarak hayatına almış. Ama diğer kişilerden farklı, düzgün bir aile kızı olduğumu görünce beni üzmemek adına ilişkimizi bitirmiş.
Benim ilk erkek arkadaşım olduğu için ona çok bağlandım, çok sevdim. İlişkimizi bitirmesi beni çok fazla üzdü. Hep geri gelmesini bekledim. Her şeyin bittiğine kendimi inandırdığımda ayrılığımızın üzerinden 1,5 sene geçmişti.
Tam bitirdim dediğim anda hayatıma tekrar dönmek istedi. Tabii kafam çok karıştı ama kabul ettim.
Barışarak birlikteliğimize kaldığı yerden devam ettik.
Aynı şeyleri yeniden yaşamaktan endişe etsem de ona güvenmek istedim.
Bana “Senden sonra hayatımda iki kişi oldu. İkisi de senin yerini alamadı. Sen başkaydın. Bu defa sana ciddi anlamda gelmek istiyorum izin verirsen” dedi.
Çok sevdiğim adamdan bu sözleri duymak, bana bambaşka duygular yaşattı.
Yine de geçmişindeki olaylar yüzünden ne kadar çok sevsem de içimde hep bir güvensizlik vardı.
Beraberliğimizin ikinci yılını doldurduğumuzda ailelerimizi tanıştırdık. Beni istemeye de geldiler.
Çok mutluyken, yine büyük bir acıyla sarsıldım: Aldatıldım!
Cep telefonunda bazı mesajlar yakaladım. Bana “Sevgi, duygu anlamında hiçbir şey yaşanmadı, sadece ihtiyaç karşılamak içindi” şeklinde bir açıklamada bulundu.
Ama ben bu durumu kabul edemedim ve ayrıldım. Sonuçta ilişki, saygı, sevgi ve güven üzerine kurulur. Duygusal davransaydım yine canım acıyacaktı, mantığımla yaklaşmak istedim.
Bugün bu konuda bana saygı duymayan adam evlenince de duymaz diye düşündüm, severek ayrıldım.
Ama onu bir türlü unutamıyorum. Unutmak için ne yapmalıyım?
Hayatıma birini almak, aklımda o varken başkasının günahına girmek de istemiyorum...
Rumuz: Unutamamak
Çok haklısın güzel kızım, yüreğindeki sevgi bitmeden bir maceraya atılman doğru olmaz. Ama yalnız da kalmamalısın. Arkadaşların olmalı, onlarla gezmeli, dışarı çıkmalısın.
O genci ne kadar seversen sev, yanlış yapmış.
Benim en çok sinirlendiğim şey, erkeğin bir genç kızı severken gidip bir başkasıyla beraber olması, bir de üstüne “İhtiyaçlarım vardı, bu nedenle ona yaklaştım” gibi çok rahatsız edici hatta iğrenç diyebileceğim sözleri söylemesi.
Bu insan hem sana hem de “ihtiyaçlarını karşılayan” o kızcağıza ne kadar haksızlık ettiğinin, hakaret ettiğinin, aşağıladığının farkında bile değil sanırım.
Bu çirkin “ihtiyaç” meselesi inan benim gençliğimden beri sürüyor. Erkekler, çapkınlıklarını akıllarınca böyle savunuyorlar.
Demek ki ona güvenmemekte haklıymışsın. İlişkiniz evlenme arifesine geldiği halde böyle saçma sapan davranması, düşündüğün gibi evlilik sonrasında da seni herhangi bir bahaneyle kolaylıkla aldatabileceği anlamına geliyor.Bunları düşün ve yüreğini ferahlat.
Yeni evli bir çiftin daha sık ilişki yaşaması gerekmez mi?
Güzin Abla, ben 25 yaşındayım ve Adana’da yaşıyorum. Eşimle iki yıl süren ilişkinin ardından birbirimizi severek evlendik. Hemen hemen bir yıllık evliyiz.
Eşimle haftada bir veya iki kere ilişkiye giriyoruz. Ama yeni evlilerin ilişkiye daha sık girmeleri gerekmez mi?
Bu arada hiçbir soğukluğumuz yok. Uyurken birbirimize sarılıyoruz, el ele uyuyoruz, öpüşüyoruz.
Televizyon seyrederken bile birbirimize sarılıyoruz, kolu hep omzumda. Yani birbirimize karşı çok yakınız.
Bu sorunumu kendisine sorsam ayıp olur mu? Bana yardımcı olmanızı rica ederim. Bu konuları başka birine soramam. En iyi siz yardımcı olursunuz...
Rumuz: M.S.
Kızım, cinsel hayatta insanların istekleri çok farklı olabilir. İlişki sıklığı kişiden kişiye değişebilir. Kimisi hemen her gün beraberlik yaşamak ister, kimisi ise 10-15 günde bir yaşadığı beraberlikten tatmin olur, fazlasını aramaz.
Bence sizin bu güzel birlikteliğiniz, birbirinize karşı hissettiğiniz sevgi ve şefkat her şeyden önemli. Belli ki eşin seni çok seviyor ama ona seks hayatınızın bu ritmi yeterli geliyor. Sana gelmiyorsa, onunla bunu konuşabilirsin.
Her zaman eşinin sana yaklaşmasını beklemeden, sen de ona yaklaşabilir, isteğini belli edebilirsin.
Kadınların cinselliğe karşı olumsuz tutumları da erkekleri soğutabiliyor, isteksizlik yaratabiliyor. Huzurlu ve mutlu bir ilişki yaşamak isteyen kadınların, haz alıp haz verebilmek, ruhu ve bedeni paylaşabilmek için zaman zaman aktif olmayı da içlerine sindirmeleri gerekiyor.
Paylaş