Bedensel engelli olabilirim ama beyin özürlü değilim

Sevgili ablacığım, Türkiye koşullarında özürlü olmak çok zor, biliyorum. Ancak ben asla umudunu yitirmeyen, azmini elden bırakmayan bir gencim.

Ailemin de büyük özverisiyle, ilkokulu ve liseyi bitirdim. Bilgisayar kullanıyorum, satranç oynuyorum. Özürlü çalıştırma zorunluluğu nedeniyle de bir kuruluşta zor da olsa iş buldum. Çalışıyorum. Ailemin durumu da pek fena sayılmaz. Zaten belki de bu sayede beni iyi eğitebildiler. Türk Sanat Müziği, batı müziği hangi müzik türü olursa olsun, çalar ve söylerim. Hiçbir kötü alışkanlığım yok. Bu durumuma rağmen yaşama sevincimi hiç kaybetmedim. Neşeli, hayat dolu bir insanım. Bedensel engelli olabilirim ama bazılarının düşündüğü gibi beyin özürlü değilim. Tek sorunum evlenememek. Bırakın evlenmeyi gerçek anlamda bir kız arkadaşım bile yok. Aslında kızlarla ciddi bir ilişkiye giremiyorum. Bana karşı tereddütle yaklaşıyorlar. Belki beni daha yakından tanısalar sevebilirler ama çekiniyorlar. Onlara da hak vermemek elde değil. Sonuçta özürlü bir gencim ama, eminim sağlıklı bir erkek gibi bir evliliği yürütebilirim. Eğer bana sevgiyle yaklaşabilecek, anlayışlı bir eşe sahip olabilirsem, doktorların da söylediğine göre çocuğum da olabilirmiş. Ne dersiniz ablacığım, ben de herkes gibi günün birinde böyle bir mutluluğa erebilir miyim? Evlenip her genç gibi ben de bir yuva kurabilir miyim?

RUMUZ: UMUTLUYUM

Canım oğlum, bu tür mektupları sık sık almaya başladım. Evet haklısın, bedensel özürlüsün diye mutluluğu neden hak etmeyecekmişsin... Yıllar önce tanıdığım, tekerlekli iskemleye mahkum bir genç vardı. Sanırım şu anda Sakatlar Derneği’nde faal olarak çalışıyor. Onu seven çok sağlıklı bir genç kızla çok mutlu bir yuva kurmuştu. Bu genç kız ise ailesinin karşı koymasına rağmen, onunla evlenmekten geri kalmadı. Şimdi bir de küçük kızları var. Böyle şeyler yalnızca filmlerde, romanlarda olmuyor. Yıllar önce "Sol ayağım" adlı bir film izlemiştim. Oradaki spastik genç adamın yalnızca sol ayağı hareket edebiliyordu. Ama çok zeki bir insandı. Azmi ve yaşam gücü sayesinde kitap yazmış, ünlü biri olmuştu. Kendisiyle ilgilenen eğitimci hanıma aşık olmuş, sonunda onunla evlenmeyi de başarmıştı.

Neden günün birinde senin de hayallerin gerçekleşmesin ki? Eğer sen de karşındaki insanın engelli ya da engelsiz olmasına önem vermeden, sadece ruhunun güzelliğini değerlendirebilirsen, elbette herkes gibi mutluluğu yakalayabilirsin. Yeter ki umudunu ve yaşam sevincini kaybetme oğlum. Tüm güzellikler insanın beynindedir. Bedenimiz sadece onun yönetiminde bir araçtan başka bir şey değildir ki zaten. Beklediğin mutluluğa bir an önce kavuşmanı dilerim.

Cildime uygulamam için bir bakım maskesi tarif eder misiniz

Güzin Ablacığım, benim de senden bir ricam olacak. Bundan bir süre önce köşenizde herkesin uygulayabileceği bir cilt bakım ürünü yazmıştınız. Ancak ben onu kesip saklamış olsam da şimdi kaybettim. Bulamıyorum. Oysa şu sıralarda cildim çok bozuldu, ben de cildime bakım yapmak istiyorum. Belki de sayenizde güzel bir cilde sahip olabileceğim. Cildim ne kuru ne de yağlı, normal denebilir. Önerilerinizi sabırsızlıkla bekliyorum ve sizi çok seviyorum.

RUMUZ: GÜZELLİK

Cildine bakım yapmak istiyorsan kızım, bunu alışkanlık haline getirmelisin. Sözünü ettiğin; annemin yumurta, süt, bal ve zeytinyağı maskesi olmalı, senin için ve tüm genç hanımlar için tekrar yazıyorum: Bir yumurta sarısı, bir küçük kahve kaşığı limon suyu, bir tatlı kaşığı bal, bir tatlı kaşığı saf zeytinyağı ve bir çorba kaşığı sütten oluşan bu karışımı iyice çırptıktan sonra daha önce iyice temizlenmiş cildine pamukla sür. 15 dakika beklettikten sonra ılık suyla yıka. Bu maskeyi haftada bir kez uygulayabilirsin. Cildin canlandığını pürüzlerinden arındığını fark edeceksin.

Yanımda yaşlı bir koca görünce çevrem ne der

Güzin Abla, ben 18 yaşında bir genç kızım. 2 yıldır, benden 14 yaş büyük, 32 yaşında bir beyle çıkıyorum. Onu çok seviyorum. O da beni çok seviyor. Evlenmeyi düşünüyoruz. Çünkü çok iyi anlaşıyoruz. Aramızda her şey çok olumlu gidiyor. Ailesiyle de tanıştım. Ben de aileme ondan söz ettim ama, yaşının 32 olduğunu söyleyemedim. Babam 39 yaşında. Yani ondan sadece 7 yaş büyük. İşte benim tek sıkıntım da aramızdaki bu yaş farkı. İlerde çevremdekiler yanımda böyle yaşlı başlı bir koca görünce ne derler?

RUMUZ: BABAM YAŞINDA

Kızım, sevgiden söz ediyorsun ama bu kuşkuların ve endişelerin bana pek de sevgiyi çağrıştırmıyor. Çünkü eğer bu genç adamı söylediğin kadar çok sevseydin, "Başkaları ne der, ne düşünür" demek aklına bile gelmezdi. Sen sanırım başkalarının düşüncelerine, değer yargılarına, sevgiden çok daha fazla önem veriyorsun. Evet belki bu beyle aranda önemli bir yaş farkı var. Bu bir gerçek ancak bu bir olgunluk ve uyum meselesidir. Eğer anlaşabiliyorsanız, onun sevgisi seni mutlu ediyorsa, sen aradıklarını onda, o aradıklarını sende buluyorsa, başkalarının düşüncesinden size ne?

Ayrıca kızım, bu kadar ileriyi şimdiden neden düşünüyorsun? Bırak bundan 15 ya da 20 yıl sonrasını... Bugün artık evliliklerde 2 ya da 3 yıl sonrasını bile tahmin etmek çok güç. Bazen bu yaş farkı erkeğin eşine çok büyük sevgiyle sarılmasına, onun çocuksu davranışlarından hoşlanıp, onu şımartmasına neden oluyor. Kadın da mutlu oluyor, erkek de... Ve evlilik hiç sorunsuz yürüyor. Hatta bazen kadın biraz daha kolay çöküp, yaşlanırsa, ilerki yaşlarda bu fark belli bile olmuyor. Çünkü erkek, "Genç eşim var" diye kendine daha iyi bakıyor. Ama, eğer sen daha bugünden sevdiğinin yaşını bu kadar önemseyeceksen, bunu ona hissettireceksen, aranızda sürtüşme konusu yapıp, adamcağızı boş yere aşağılık kompleksine kaptıracaksan mutlu olamazsınız kızım.

Henüz çok gençsin, sana hayatın boyunca, kendi hayatınla ilgili konularda "Başkaları ne der" düşüncesinden uzak kalmanı öneririm. Çünkü, o başkaları her zaman söyleyecek bir şey bulacaklardır. Senin hayatına karışmak için fırsat arayacaklardır. Onlara fırsat vermemeli, kendine güvenmelisin. Hayatınla ilgili önemli konularda, kendin karar vermelisin. Yalnız şunu da eklemek isterim, sanırım sen henüz ciddi bir ilişki ya da evlilik kararı almak için çok genç ve tecrübesizsin.
Yazarın Tüm Yazıları