Paylaş
Ben 30 yaşında, bekar bir kadınım. Özel ders vererek hayatımı kazanıyorum.
Ama bu yüzden kendime zaman ayıramıyorum. İlk başlarda bunu pek önemsemiyordum. Fakat şimdi hayatı ıskaladığımı düşünüyorum.
Annem ve babamı erken yaşta kaybettim. İki kardeşimin sorumlulukları benim omuzlarımda.
Onlara rahat ve güzel bir yaşam sunmak için çırpınıyorum.
Her zaman örnek bir abla olmaya çalışıyorum. Ama bunu ne kadar becerebiliyorum, bilmiyorum...
Dertlerimi de onlarla paylaşamıyorum...
Maddi durumum çok iyi ama anladım ki para mutluluk getirmiyor.
Bir de son 2 yılda çok kilo aldım. Fiziğimi hiç beğenmiyorum ve erkekler tarafından da beğenilmediğimi düşünüyorum.
Daha 2-3 yıl önce aldığım kıyafetlerime giremiyorum.
Dolabımdaki giysilerin hiçbirini üstümde beğenemiyorum...
Yaşıtlarım çoluk çocuğa karışmışken ben yalnızım.
Kendimi çok yaşlı ve tükenmiş hissediyorum.
Bu arada uzun süre psikolojik yardım aldım, ilaçlar kullandım.
Artık yalnız olmak, kendimi çirkin ve yaşlı hissetmek istemiyorum.
Beğenilmek ve kendi ailemi kurmak istiyorum.
Ne olur bana yardım et Güzin Abla, gerçekten çok çaresizim...
◊ Rumuz: Çaresiz
YANIT
Sevgili kızım, hayatı ıskaladığından tut, kendini yaşlı hissetmeye kadar büyük bir çöküntü içinde olduğunu görüyorum.
Gerçekten senin için üzüldüm.
O birkaç kilo fazlalığından kurtulmanı sağlayacak o kadar çok yol var ki...
Örneğin sana “aralıklı oruç” diye bilinen ve Prof. Dr. Osman Müftüoğlu hocamızın da önerdiği yöntemi denemeni tavsiye edebilirim.
Haftanın 3 ya da 4 günü 15 saat boyunca aç kalmak diye özetleyebileceğimiz bu yöntem, gerçekten fayda sağlıyor.
Ayrıntılarını internetten “Dr. Müftüoğlu aralıklı diyet” diye aratarak öğrenebilirsin.
Bunun dışında sana ünlü İngiliz siyaset adamı ve filozof W. E. Gladstone’un yaşlılıkla ilgili çok beğendiğim şu satırlarıyla cesaret vermek istiyorum:
“Gençlik bir hayat devresi değil, bir akıl halidir.
Yıllar cildi buruşturabilir, ancak heyecanların bitişiyle ruh buruşur.
İnsan kendine olan güveni kadar genç,
Kuşkusu kadar yaşlı,
Cesareti kadar genç,
Korkuları kadar yaşlı,
Umudu kadar genç,
Bezginliği kadar yaşlıdır.
Hiç kimse fazla yaşamış olmakla yaşlanmaz.
İnsanları yaşlandıran, ideallerinin bitmesidir.
Kalbi sevdikçe, neşe duydukça, güzellikleri fark ettikçe,
Beyni yeni şeyler keşfettikçe, herkes gençtir.
İnsanlar yaşadıkça yaşlandıklarını sanırlar,
Hâlbuki yaşamadıkça yaşlanırlar.
İnsan, yaşlı olmaya karar verdiği gün yaşlanır.”
Bu satırları bir yere not et, istersen bugünkü köşemi kesip, sakla ve zaman zaman çıkarıp oku. Sana çok iyi gelecektir.
Şunu da söylemeliyim ki, bildiğim kadarıyla bazı sakinleştirici ya da psikolojik sorunları düzenlemeye yönelik ilaçlar, insanı şişmanlatabilir. Bu nedenle doktoruna danışıp yan etkisi kilo aldırmak olmayan, daha değişik türde ilaçlar isteyebilirsin.
Paylaş