Annenize alacağınız hediyeye dikkat! Kan bulaşmış olmasın
Paylaş
LinkedinFlipboardLinki KopyalaYazı Tipi
Hayvan kürkünden, kemiğinden, derisinden yapılmış hediyeler ölüm acısını taşır.
Canlı kedi ve köpeklerin derisi yüzülerek elde edilen bu hediyelik eşyalara itibar etmeyin. Ucuz diye bunlardan satın alarak bu korkunç pazara destek olmayın. Sevdiğinize, annenize vereceğiniz hediyeye dikkat edin kansız olsun. Biliyorsunuz; belki de bilmiyorsunuz... Yurtdışında, özellikle Çin, Tayland, Kore, Polonya, Fransa, Belçika ve İspanya’da kedi-köpek kürkünden yapılan biblolar, oyuncak, eldiven, terlik, çanta, saç tokası, anahtarlık, kürk yaka, terlik, cüzdan, gibi çeşitli eşyalar üretiliyor. Çocuğunuza, hatta evdeki kedinize ya da köpeğinize aldığınız bir oyuncak bile dikkatli bakarsanız, minik bir kedinin ya da köpeciğin tüylü derisini taşıyor. Bu üretim ne yazık ki engellenemiyor ve özellikle de ülkemize de sokuluyor. Özellikle de yabancı uyruklu birilerinin pazarlarda satışa sunduğu tezgahlardan çok ucuza aldığınız sevimli, minyatür bir kedi biblosu, tüylü bir oyuncak, bir para çantası, büyük ihtimalle bir zamanlar başını sevip okşadığımız bir sokak hayvanıdır. Çok acı ama ülkemizde de bu faciaya ön ayak olan, bu üretime katkıda bulunan ve yurtdışına akın akın "sahiplendiriyoruz" yalanıyla yüzlerce hayvan gönderen gruplar bulunmaktadır. Bunların bir kısmı Dernek ve Barınak adı altında faaliyet gösteriyorlar. Zaman zaman belediye barınaklarından da sahiplendirme adı altında hayvan topluyorlar. Bazen ihbarlar sayesinde, havaalanlarından bu sevkıyat yetkililerce durdurulabilse de çoğu zaman bu işlem tam gaz sürüyor.
İşte bu nedenle barınaklardan ve sokaklardan hayvan sahiplenin diyorum size...
Şimdi, önümüzdeki Anneler Günü ya da herhangi bir zamanda hediye seçerken sevimli bir kediciğin ya da sizden sevgi bekleyen dost bakışlı bir köpeğin kanı bulaşmış bir hediye almaktan kaçının. Çünkü bu hayvancıkların kürkü ve derisi aklınızın hayalinizin almayacağı kadar vahşice, hayvan daha canlıyken yüzülerek alınıyor. Belki size çok ürpertici gelecek ama bu bir gerçek ve lütfen bu ticarete bu kanlı ürünlere özenmeyin. Söz konusu hediyeliklerin nasıl elde edildiğini öğrenmek isterseniz (tabii yüreğiniz kaldırırsa) bu linki tıklayabilirsiniz: http://www.kurkehayir.gen.tr/kurknedir.htm
Annem de tıpkı sizin gibi çevresine "Güzin Abla"lık yapıyor
Merhaba Güzin Abla, ben Almanya’da yaşayan 27 yaşında bir Türk kızıyım. Evli değilim, ailemle birlikte yaşıyorum. Ablam ve küçük kardeşim evliler, ağabeyim ve ben henüz bekarız. Derdimi anlatmadan önce, size ailemizin birbirine ne kadar bağlı olduğunu söylemek istiyorum. Annemiz bizim için arkadaş gibi, her şeyimizi onunla paylaşıyoruz. Annemiz çok hoşgörülü ve yardım severdir, kadınların erkekler tarafından ezilmesine hep karşıdır.
Buradaki birçok Türk kadınına benzemez. Annem buranın Güzin Ablasıdır, herkes ona güvenir ve dertleşir. Babamla ilgili ise söz edilecek pek bir şey yok.
Annem ve babamın mutlu bir evliliği olduğu söylenemez. Annemin hayatında bir tek biz varız; zaten bugüne kadar bu yüzden annem babamın her şeyine katlandı. Annemiz bize çok bağlıdır. Burada hiç çalışmadı sırf bizi iyi büyütmek ve eğitmek için. Bunları size annemi anlatmak için yazdım, annemi size benzetiyorum. Sizi de annemi de çok seviyorum.
RUMUZ: ANNEM
Ne güzel, sevgili kızım, anneni ve beni de ona benzetip aynı şekilde sevmen beni mutlu etti. Sağ ol. Ben de bugün ve yarın köşemi Anneler Günü nedeniyle bana ulaşan, konuyla ilgili yazılarınıza ayıracağım. Annen demek ki tüm olumsuzluklara rağmen ayakları üzerinde durabilen, kendi ailesine ve çevresine yardımcı olabilen ender insanlardan biri... Ben de onu buradan kutlayıp yanaklarından öpüyorum.
Şanslıyım çünkü en yakın arkadaşım annem
Selam Güzin Abla. Ben 20 yaşında bir genç kızım. Babamı hiç sevmedim, benim için bir yabancıdan farkı yoktu. Çünkü annemi çok ezdi ona hak etmediği davranışlarda bulundu. Ama annem bütün bu olanlara rağmen ona hiç saygısızlık etmedi. Babam ben kendimi bildim bileli evine geç gelen, çocuklarıyla ilgilenmeyen, kazancının çoğunu dışarılarda gezerek yiyen, ailesine bağlı olmayan bir insandır. Babamdan hiçbir zaman yakınlık görmedim; hiçbir zaman boynuna sarılamadım. Evde hep mutsuzdum ve mutluluğu dışarıda aradım. Ama hiçbir zaman kötü arkadaş kurbanı olmadım. Şu an babam ayrı bir evde başka bir kadınla yaşıyor ve anneme boşanmak için dava açtı. Ben ve kardeşlerim annemle yaşıyoruz. Annem bütün olanlara rağmen babamı hálá seviyor. Babamın bize yaşattığı bu acılar yüzünden bütün erkeklerden nefret etmeye başlamıştım. Bütün erkekleri babam gibi görüyordum. Ta ki karşıma bendeki bu olumsuz duyguyu yok eden kişiyle tanışıncaya kadar; meğerse dünyada herkes babam gibi değilmiş, gerçekten kadınını seven, değer veren insanlar da varmış. Ben aradığım bütün sevgiyi onda buldum hatta babamdan görmediğim sevgiyi bile... Annem ise her zaman yanımda oldu bana arkadaş gibi davrandı. Tabii ben de her zaman annemin yanındayım artık onun üzülmesini istemiyorum. Belki annemin elinde bir mesleği olsaydı -maddi desteği olsaydı- babamı hiç çekmezdi. Ben anne ve babalara sesleniyorum, çocuklarınıza yakın olun. Onlara arkadaş gibi davranın, kızarak hiçbir şey elde edemezsiniz. Kendimi şanslı buluyorum çünkü en yakın arkadaşım annem var; dostum sırdaşım bütün sevgiyi onda bulduğum bir de sevgilim var. Şu an çalışıyorum, kendi ayaklarımın üzerindeyim. Güzin Abla senden bu yazıyı insanlara ibret olsun diye yayınlamanı istiyorum.
RUMUZ: ANNEM VE SEVDİĞİM
Annen boşanarak hiçbir şey kaybetmeyecek ki, sevgili kızım... Baban zaten hayatınızda yokmuş. Böyle baba olmasın daha iyi. Annen belki fazla eğitimli değil ama sizlere sahip olmayı bilmiş, sizleri elinden geldiğince iyi yetiştirmiş. Daha ne olsun. Gerçekten örnek bir anneymiş. Onun ellerini, yanaklarını öpün. Sen de böyle bir mutluluğu yakaladığın için çok şanslısın elbette. Allah bundan sonra hep aydınlık günler versin, hepinize...