Paylaş
Sevgili Güzin Abla, ben nişanlı bir genç kızım. Birkaç ay sonra düğünüm var. Sorunum ise babamla annem...
Babam beter bir adamdır. Bir dediği bir dediğini tutmaz. Özellikle son bir senedir bize çok çektirdi.
Zaten annemi de aldatıyormuş. Tabii bunda dayısının kızlarının da parmağı var. “Karın kötü, iyi bir ev kadını değil, öyle kadın olmaz” diye annemi hep kötülediler.
Babam, yasak ilişkisini yüzüne vurduğumda “Evet, sevgilim var, sana ne bundan” dedi.
Nişanlımla uzun süredir mutlu bir birlikteliğimiz var. Ancak nişanlımın ailesi tanıdığımız kişiler ve babamın neler yaptığını biliyorlar. Bu durum da beni yerin dibine sokuyor.
Nişanlım hep arkamda, “Ben seni seviyorum, baban ya da bir başkası benim için sorun değil, sen beni sevdiğin sürece” diyor.
Bu çok hoş ama benim asıl derdim annem...
Hep ezdiler annemi ve babam buna müsaade etti. Annemin telefonundan akrabalarına özür mesajları attı.
Ben babamı bu tavırları için çok uyardım; “Ölüyorum desen bir bardak su vermem” dedim.
Annemler hocaya gittiler; “Büyü yapılmış” dedi. Büyü varsa da babamın akrabaları yaptırmıştır kesin.
Şimdi iyiler ama babam hâlâ o akrabalarıyla görüşüyor, bu yüzden ona güvenimiz yok. Ve ben de kardeşlerim de babamdan nefret ediyoruz. Annem ölene kadardır ona olan saygım...
Adam akrabalarına bizden çok değer veriyor, bizi evden kovuyor.
Ben evlenince başka bir şehre gideceğim, aklım hep annemde olacak.
Annem hep mahcup. Dedemi kaybettik, babam o sırada bile bizi rezil etti, acımızı dilediğimiz gibi yaşayamadık.
Sağ olsun nişanlım çok anlayışlı, “Sık sık anneni ziyarete gideriz. Aynı şehirde olsak bile zaten elinden bir şey gelmeyecek, onlardan uzakta olman sana daha iyi gelir” diyor.
Ama benim içim hiç rahat değil. Annemi babamla nasıl yalnız bırakacağım? Babama ne yapabilirim? Annemi ondan nasıl koruyabilirim?
Rumuz: B.D.
Sevgili kızım, annen zamanında tepki göstermeli, babanı terk etmeliydi.
Ama annenin boyun eğmeye alışık, sessiz ve suskun biri olduğu anlaşılıyor. Bugüne kadar evde baban ne dediyse o olmuş. Annen senin gibi isyan etmemiş, her şeye katlanmış.
Belki de sizin yani çocukları için... Ama belki de her şeye rağmen babanı bir şekilde sevmiş olamaz mı?
Kadınları anlamak hiç kolay değil. Her şey senin bu gencecik yaşında kafanda kurguladığın gibi olmuyor ne yazık ki...
Hayat iniş ve çıkışlarla dolu. Herkese de umutlar ve mutluluklar getirmiyor.
Şimdi sen kendi hayatını kurmak üzeresin. Ailenin ve annenin sorunlarını arkanda bırakıp kendi yuvana uçacaksın. Bundan sonra yapabileceğin pek bir şey yok.
Anneni elbette yalnız bırakmayacaksın, sık sık o gelip sizi görür, siz de ona gidersiniz. Ama onların sorunları senin evindeki huzuru bozmamalı, eşinin ve senin mutluluğunuza halel getirmemeli.
Bence şimdi her şey biraz daha düzelmiş gibi görünüyorsa, sen de endişe etmemelisin.
Hem kardeşlerin de annenin yanında değil mi? Onlar da elbette annene zarar vermelerine fırsat tanımazlar.
Ha bu arada büyü müyü gibi masallara da inanmamalısın, sen aklı başında bir kız değil misin?
Paylaş