Güzin Abla; üniversiteyi yeni bitirdim. Okuduğum için uzun zamandır evde yoktum.
Eve yeni geldim ve evimizde ilişkiler anlamında birçok şeyin değiştiğini gördüm ve bunu en bariz olarak annemde fark ettim. Davranışlarında bir gariplik vardı. Hareketleri şüphe çekiyordu. Ben de internette konuşma günlüklerine girdim ve babamı internette aldattığını gördüm. Bunu anladığımı şu an kimse bilmiyor. Ama ben ne yapacağımı şaşırdım açıkçası.
Anneme karşı duygu ve düşüncelerim tümüyle değişti. Şu anda ondan nefret ediyorum. Benim gözümde hiçbir değeri kalmadı. Bu o kadar hassas bir konu ki, kimseye söyleyemiyorum. Hiç değilse kardeşlerimle paylaşmak istiyorum ama dilim varmıyor. Annemize çok düşkün oldukları için ne gibi sonuçlar yaratacağını kestiremiyorum. Hele babama imkanı yok böyle bir şeyi söyleyemem. Babamın sebebi olmak istemem bu yüzden. Lütfen bana bir akıl verin. Çıldırmak üzereyim.
RUMUZ: ACİL CEVAP
Sevgili oğlum bu gerçekten çok hassas bir konu... Anneni kınayabilirsin, ona öfke duyabilirsin ama nefret etmeni doğru bulmuyorum. Bir erkek çocuk olarak annenin bu internet ilişkisi (bilmem o insanla yüz yüze görüşmüş mü) seni alt üst etmiş olabilir. Ama annen belirli bir yaşa gelmişken, böyle bir yakınlığa, sohbete, biriyle konuşmaya ihtiyaç duyduğuna göre, biraz düşün bakalım, babanın hiç mi suçu yok.
Bak yavrum, erkekler eşlerini sevseler de evlilik süreci içinde giderek ilgisiz, suskun, duygularını belli etmeyen, öfkeli tipler oluyorlar. Eşlerine bir "seni seviyorum" demeyi bile gereksiz görüyorlar. Kadın sorduğunda ise "Canım seni sevmesem burada işim ne" gibi son derece donuk, anlamsız cevaplar veriyorlar. Oysa kadınlar duygusaldır, sevgiye, şefkate, ilgiye ihtiyaçları vardır. Bu beklentilerinin yıllar boyu karşılanmadığını gördüklerinde, kendi kişisel yapılarına göre değişik tepkiler gösterirler.
İşte bir kısmı da bu şekilde bir yakınlık, bir ilgi arayışına girebilirler. Tabii ki annenin bu tutumunu hoş karşılamıyorum.
Tabii ki kadınların da, erkeklerin de her ne olursa olsun, eşlerine sadık kalmalarından yanayım. Ama biraz anlayışlı olmalısın.
Bu konuyu istersen annenle kavga etmeden, onu suçlamadan, kırmadan, düzgün bir şekilde konuş.
Annene bu durumu ona yakıştıramadığını, böyle bir saçmalığı yapmamasını, bunun seni çok üzdüğünü ve kırdığını anlatmalısın. Bu ilişkiye hemen son vermesini, bir aile faciası yaşamak istemediğini söyle. Ama bir yandan da babanla konuş, tabii ona asla bildiklerini anlatma. Ona annene karşı biraz daha yakın, biraz daha ilgili, yardımcı ve sevecen olması gerektiğini hatırlatmalısın.
Oğlum, kırıcı, yıkıcı olmak yerine, aileni kurtarmak istiyorsan, yapıcı ol; nefret değil, sevgiyle yaklaş ailene... Küçük kardeşlerini düşün, öfkeyle hareket etme.
İhtiyacı olan okullara yardım etmek istiyoruz
Feyza Hanım; gazetede köşenizde yayınlanan daha önceki yazılarınızdan birinde; Doğu Anadolu Bölgesi’ndeki bir şehirde bulunan kız meslek liselerinden birisi için yardım talebi vardı. Tarihi hatırlayamadığım bu yazınızdaki okuyucu mektubunda "Çöpe atmayın bize gönderin" şeklinde bir çağrı vardı. Mektubu yazan öğrencinin bulunduğu bu okula (veya yardıma ihtiyacı olan başka bir okula) katkısı olabileceğini düşündüğümüz ve çöpe atılmasını istemediğimiz ama bizim işimize yaramayan birçok eşyamız mevcut. Bu nedenle; sözünü ettiğim yazının mümkünse tarihini ya da adres veya telefon numarasını bildirmenizi rica ederim. En azından çorbada bizim de bir tuzumuz olsun isterim. Umarım mailime bir cevap alabilirim.
Av. Handan Çetin
av.handancetin@gmail.com
Sevgili Handan Hanım, ne yazık ki, bilgisayarım artık isyan etti. Bir süreden beri, gelen yoğun mailler ve yazılarım nedeniyle çöktü. Pek çok bilgiyi silmek zorunda kaldım. Bu nedenle artık yayınlanan yazılarımın kopyalarını saklamam mümkün olmuyor. Bu sözünü ettiğiniz okulun ve öğrencinin iletişim bilgileri o yayınladığım yazıda vardı. Ama galiba internette bulamadınız. Ne yazık ki bende de silinmiş.
"Veya yardıma muhtaç başka bir okula" dediğiniz için yakın zamanda bana ulaşan bir yardım çağrısını burada yayınlıyorum. Hem sizin hem de başkalarının dikkatini çekeceğini umuyorum:
"Umarım eğitime olan duyarlılığınızı mailime olumlu cevap vererek ispatlarsınız. Siirt Merkez Cumhuriyet İlköğretim Okulu’nda sınıf öğretmeni olarak görev yapmaktayım. Okulumuz çevre okulu olduğundan, okulumuzda öğrenim gören 1.200 öğrencinin tamamına yakınının maddi durumu çok kötü. Sizden ricam 50 öğretmenin görev yaptığı 1.200 öğrencinin öğrenim gördüğü böyle bir okula maddi, manevi destek olmanız. Bu destek sadece parasal anlamda değil kitap, giyecek yardımı vb. olabilir. İnsan kazanmanın çok zor olduğu bu dönemde sizleri buna aracı olmaya davet ediyorum. İletişim: Çetin Demirhan; Sınıf öğretmeni (Siirt) Cep:0 505 717 04 94/ Mail:ce56de1983@hotmail.com"
Karımın ayak tırnaklarına oje bile sürüyorum
Sevgili Güzin Abla, ben 36 yaşında genç bir erkeğim. Çektiklerimi bir Allah bilir bir de ben. Size ilginç gelebilir ama karım bana şiddet uyguluyor. Bir keresinde kumandayı elime aldım diye bana tokat attı. Onu çok seviyorum, boşanmak istemiyorum. Resmen karımın kölesi oldum, bana darıldığı zaman ayaklarını bile öptüm. Bazen bana davranışı o kadar aşağılayıcı oluyor ki; anlatamam.
Sırf o mutlu olsun diye evin tüm işlerini ben yapıyorum. Ne kadar hizmet etsem de yaranamıyorum. Bana ayaklarına oje bile sürdürdü, sesimi çıkarmadım. sizce ne yapmalıyım?
RUMUZ: YILDIM
Artık beni hiçbir şey şaşırtmıyor sevgili oğlum. Eğer yalan söylemiyor, saçma bir espri yapmıyorsan, hayatta sizin gibi çiftler olduğunu daha önce de görmüştüm.
Eşini çok sevdiğin için yakayı ele vermişsin belli ki... Eşinin ayaklarını öpmen, tırnaklarına oje sürmen yadırganacak şeyler değil. İnsan seviyorsa bunu keyifle de yapar. Ama önemli olan sana kötü davranması, şiddet uygulaması ve sana saygı duymaması. Bu nedenle işin dozunu biraz kaçırmışsın sanırım. Biraz kendini toparlayıp çekip gitmekten söz etsen iyi olacak sanırım. Belki o zaman aklı başına gelir.