Paylaş
Güzin Abla, kendimi o kadar çaresiz, o kadar kötü hissediyorum ki, sana yazmak tek çıkar yol benim için...
24 yaşında, yüksek lisans yapan bir kızım. Üniversite boyunca hiç sevgilim olmadı. Daha sonra bir gençle tanıştım.
Başlarda âşık değildim. Ama zamanla, onu tanıdıkça o kadar bağlandım ki, sevgim o kadar büyüdü ki, kelimeler yetmiyor anlatmaya.
Çok sakin, çok zeki, mantıklı biri. Çevresindeki herkes tarafından seviliyor, arkadaş canlısı.
Bense yapı itibariyle ondan daha agresifim. Daha önce birkaç kez tartışmıştık ama son günlerde eften püften sebeplerden bağırmaya başladım ona.
Bu ani öfkem ve patlamalarım bizi çok yıprattı.
Kendimi düzeltmeye çalıştıkça her şey daha da kötüye gitti.
Ben onu hiç aldatmadım Güzin Abla. Ona hiçbir zaman yalan söylemedim.
Evet, kalbini kırdığım oldu ama hiçbir zaman onu bilerek üzmek istemedim.
Hep alttan alıyordu. “Beni kırsan da, üzsen de seni çok seviyorum” diyordu. Ama değişti.
Artık umurunda bile değilim. İlişkimiz devam ediyor ama o kadar soğuk ki bana karşı... Özür dilesem de bir anlam ifade etmiyor onun için...
Korkuyorum abla. Onu kaybetmekten korkuyorum. Lütfen bana bir akıl ver, ne yapayım?
Köşenizden ona seslenmek istiyorum:
Sevgilim, yoldaşım, kömür gözlü Adanalım. Beni affedebilecek misin? Seni asla kırmak istemedim. Seni çok ama çok seviyorum.
Rumuz: Şapşik
Sevgili kızım, sen de bu halinin pek normal olmadığının farkındasın. Agresif davranmak, sürekli öfke patlamaları yaşamak, bağırıp çağırmak, sonunda karşı tarafı da elbette yıpratacaktır.
Her ne kadar sana olan sevgisinin azalmayacağını, seni her zaman seveceğini söylese de, sonuçta o da bir insan. Tahammül sınırını aştıysan, artık katlanamıyor olabilir.
Ondan af dilemen dışında kendini değiştirmeyi, gerekirse bu agresif durumun nedeniyle bir uzmana danışmayı ve düzelmeyi düşünmelisin.
Yoksa seni ne kadar severse sevsin, bir yere kadar dayanabilir. Belki bir başkası bu kadar da dayanamazdı...
Paylaş