Paylaş
Ailelerin inatçılığı ve acımasızlığı, pek çok kişinin mutsuz olmasına yol açıyor ne yazık ki...
İşte sen iki kez evlenmiş, mutlu olamamış, mutlu edememişsin. O kızcağız da zorla evlendirildiği adamla yapamamış, hem kendini hem de eşini mutlu edememiş, boşanmış. Ya arada kalan çocuklar? Onlar çok mu mutlular dersin?
Ama bence sen de pek çok yanlış yapmışsın. Hiç değilse bu son yanlıştan kendini alıkoymayı başarmalısın. Hayatına son vermeyi düşünmek yerine tekrar o hanımla beraber olmak için bir adım atmalısın.
Hayat bitmiş, her şey sona ermiş gibi konuşuyorsun. Oysa belki de sizin için hayat yeni başlıyor.
Henüz ikiniz de gençsiniz ve hiçbir şey için geç değil.
Bu defa ne ailelerinizi ne de başkalarını dinleyin. Sadece birbirinize kenetlenin. Eminim o da seninle aynı duygular içindedir. Onu ikna etmek sana kalmış artık...
Bize “Leyla ile Mecnun gibisiniz” derlerdi
Sevgili Güzin Abla, ben 37 yaşında, Almanya’nın Nürnberg kentinde yaşayan bir gencim.
1997 yılında, eski işyerimde çalışırken bir Türk kızıyla tanıştım. Birbirimizi o kadar sevdik ki, herkes bizi kıskanıyordu. “Tıpkı Leyla ile Mecnun gibisiniz” diyorlardı.
Beraberliğimiz 4 yıl sürdü. Ne olduysa 2001 yılında oldu...
Biz ilişkimizi gizli tutuyorduk, çünkü onun ailesi beni istemiyordu.
Annesi ve babası ayrıydı. Babası sonunda yumuşadı ve evlenmemize izin verdi ama annesi hep karşıydı, çünkü Türkiye’de onun uygun gördüğü “damat bey” hazır, bekliyordu.
Ben de bir süre ailemden gizledim ilişkimi, çünkü biliyordum benim ailemin de karşı çıkacağını.
Gerçekten de annem, babası ayrılmış ve bir başkasıyla birlikte diye karşı geldi evlenmemize.
Rahmetli babam “Kalbinin sesini dinle oğlum” dedi ama annem sürekli karşı çıktı.
Evde kıyametler koptu, kavgalar oldu. Ne yaptıysak fayda etmedi.
Kız arkadaşım da çok uğraştı ama annesini ikna edemedi. En sonunda olan oldu Güzin Abla, bizi zorla ayırdılar.
İKİ KEZ EVLENDİM YİNE DE UNUTAMADIM
Aradan yıllar geçti. 2006’da ilk evliliğimi yaptım, 5 ay sonra boşandım.
2009’da ikinci kez evlendim, 2013’te yine boşandım. İkinci eşimden 3 yaşında bir kızım var.
Üzerinden 14 yıl geçmesine ve iki kez evlenmeme rağmen o eski aşkımı bir türlü unutamadım, onun yerini hiç kimse dolduramadı.
O da Türkiye’deki “damat beyle” zorla evlendirildi, üç çocuğu oldu ama o da eşinden ayrıldı. Sonuçta ikimiz de hiç mutlu olamadık.
ANNEM ÖZÜR DİLİYOR AMA ONU AFFEDEMİYORUM
Rahmetli babam, 2004 yılında evin bodrum katında kendini asmıştı. Ben de çok düşündüm aynı şeyi yapmayı...
Onu hâlâ seviyorum Güzin Abla ama biliyorum ki ona hiç kavuşamayacağım.
Her gün biraz daha eriyip gidiyorum. Belki ahirette beraber oluruz diye umut ediyorum.
Annem de durumumu biliyor ve kaç kere özür diledi ama onu hiç affedemiyorum, canımdan can aldı. Sevdiğimden kopardı beni...
Her kavgamızda yüzüne vuruyorum, ama ne fayda! Geçmiş geri gelmiyor...
Üstelik şimdi aynı mahallede oturuyoruz.
Çok çaresizim Güzin Abla, hayat bana çok anlamsız geliyor. Yaşıyorum ama ne için, kimin için?
Her şey çok boş ve her gün acı çekerek eriyip gidiyorum.
Benim derdime çare yok ama yine de senin görüşünü almak istedim Abla. Sen benim yerimde olsaydın ne yapardın?
Metin Ç.
Bir hayvana mutluluk verin
Sevgili hayvansever, iyi yürekli okurlarım, yarın 4 Ekim Hayvan Hakları Günü. Bu özel günde lütfen bir hayvana mutluluk verin. Mama veremeseniz bile başını okşayın. Daha da iyisi; eğer imkanınız varsa ve onun ömrü boyunca dostu olmaya hazırsanız, gidin barınaktan bir dört ayaklı dost sahiplenin. İnanın pişman olmazsınız. Bir hayat kurtarmış olursunuz.
Paylaş