Takım kimliğini unuttu

Bursaspor, bugüne dek gösterdiği mücadele ve azim ile var oldu, var olmaya da devam edecek.

Haberin Devamı

Bu şüphesiz; ancak diğer yandan tehlike sinyallerinin kulakların içinde çınladığı bir andayız.
Sorunu yalnızca tabelada aramak, buz dağının görünen kısmına dikkati çekmek olacaktır.
Daha derininde, daha kökeninde bir problem var ki; o da takım karakterini, mücadeleci kimliğini kaybetmesi...
Temelde öylesine bariz bir iletişim, bariz bir felsefe sorunu var ki saha içerisinde oyuncular da özgüvensiz, evvela ilk adım attıklarında dahi bir şeylere inançlarının kalmadığı gün gibi aşikar.
Konsantrasyon dediğimiz şey de budur zaten, yüksek motivasyonların istisnalarda zarar getirdiği görülse de düşük motivasyonların da temelinde hataya yönelim vardır.

UMUTLAR SAMAN ALEVİ GİBİ SÖNDÜ!

Birbirlerine inanmayan oyuncu grubunu gördük yine bir İstanbul deplasmanında...
Oysa ki İstanbul deplasmanları geçtiğimiz dönemlerde Bursaspor’un mücadelesinin arşa çıktığı noktalar olurdu.
Rakipten bağımsız olarak Bursaspor, kendi ne yapacağını bilmez bir halde, tedirginlikle ve kaos ikliminde sahada yer alıyor.
Aslına bakarsanız Tamer Tuna’nın gelişiyle oynanan 2 karşılaşmada da takımın olumlu sinyalleri herkesi umutlandırmıştı, fakat saman alevi gibi parlayan bir mücadeleden değil; sezona yayıldığında mutlak bir disiplinden bahsedebiliriz.
Bursaspor, mevcut şartlar itibariyle o disipline sahip değil...

Haberin Devamı

GENÇLER KÖTÜ OYNASA DA MÜCADELEYİ BIRAKMIYORDU

Herkesin dilinde geçtiğimiz sezonun gençlerinin olmasında da bu yatıyor.
O gençler, yetenekleri ve tecrübeleri oldukça sınırlı olmasına karşın mutlak bir disiplin anlayışı ile, aidiyetlik duygusuyla sahadaydı.
Bu yüzden, kötü oynadıkları bir maç sonrasında dahi mücadeleleri alkışlanıyordu.
Bu kez daha profesyonel, daha deneyimli ve kağıt üzerinde daha kaliteli ayaklarla çok daha fazlasını beklemek hakkımızdı ancak bu da gerçekleştirilemedi.
Tepetaklak oldu takım adeta...

RADİKAL KARARLAR KAÇINILMAZ OLMALI

Dün dündür bugün bugün fakat dünü bir kenara atıp yarını düşünmekten ziyade, önce bugünü düşünmek gerekiyor.
Radikal kararlar kaçınılmaz olmalı.
Altay’ın mağlubiyetinin ardından Mustafa Denizli, kulüple farklı bağının olduğunu hissettirerek, bu gidişatın radikal kararlarla bertaraf edileceğine dair mesajlar veriyor, bunda da o kararlılığını gösterebildiğinden camiası yenilgiye rağmen umutla bakabiliyor.
Peki Bursaspor’da durum nasıl olacak?
19 maç geride kalmış ve 10. mağlubiyetten bahsediyoruz.
Esasında sahada yer alan oyuncu grubu da, bir önceki mücadelelerden pek farksız değil.
Öyle ya da böyle, bu oyuncular yine sahada olacaklarsa çözüm için ne gibi hamleler yapılıyor?

Haberin Devamı

BURSASPOR’UN ‘İSKELETİ’ AYAKTA DURAMIYOR

Bursaspor, çok uzun süreden beridir iskelet kadrosuyla ilk 11’de ve bu iskelet ayakta duramıyor.
Sezon başından bu yana bir bakalım; çok fazla teknik direktörün de değişmesinin etkisiyle sürekli bir arayış söz konusu.
Her yeni gelen teknik direktör, kendi kimyasını ya da futbol felsefesini ortaya koymak için girdiği arayışlarda öyle vakitler kaybediyor ki, mevcut konumda takımın yer almasının başlıca etkenlerinden biri de bu.
Deneme tahtasına döndü koca takım...

‘NASIL AYAĞA KALKILABİLİR’İN PLANI YAPILMALI!

Bursaspor’un oyun felsefesi nedir, takım ne oynuyor, oyuncular nelere göre tercih ediliyor, bunlar tam bir muamma.
Asıl sorun ise mental açıdan; baktığımızda pek çok oyuncunun odak noktasının saha içerisi olmadığı görülüyor, görülüyor da bu oyuncular neden hala süreler alıyor?
Neden daha istekli gençlerin sürelerinden çalıyor?
‘Takım düşüyor’ tedirginliği herkeste ama son 10 yıllık döneme dahi baktığımızda takımın geldiğini bu noktada zaten yeterince düştüğünü göstermez mi?
Önemli olan bunu kabullenip, bundan sonra nasıl ayağa kalkılabilir onun çaresine düşmek.
Her ne kadar takım bir türlü o kalitesini, kimliğini ve karakterini sahaya yansıtamasa da bir noktadan sonra mutlaka çark dönecektir.

Haberin Devamı

TAKIMIN KENDİ YETENEĞİNİN FARKINA VARMASI GEREKİYOR
BURSASPOR SON YILLARDA HER DAİM GEÇ KALDI!
Ama öncesinde takımın kendi yeteneğinin, kendi karakterinin farkına varması gerekiyor, vardırılması gerekiyor.
Bursaspor kadrosuna, ilk 11’de çıkan ve performanslarıyla yoğun eleştiriler alan oyunculardan ibaret olarak bakmak da oldukça yanlış olacaktır.
Nice genç oyuncuların, daha ilk maçlarına çıkan isimlerin, daha önce pek çok maçta nasıl ipten alabildiğini gördük.
Bursaspor, son yıllarında her daim geç kaldı.
Teknik direktör konusunda, oyuncu transferlerinde, mali konularda, hemen hemen her detayda zaruriyetten de doğan bir geç kalınmışlık da vardı.
Dileriz bundan sonrası için geç değildir.

Yazarın Tüm Yazıları