UEFA Şampiyonlar Ligi Play-Off turu ilk maçında gerek temsilcimiz Galatasaray gerekse ev sahibi Young Boys hazır ve derli toplu bir görüntü ortaya koyamadı. Kendi liginde üst üste 3 maçlık yenilginin ardından 2 beraberlik alan ve 5 maçtır kazanamayan Young Boys karşısında ilk yarı tedirgin görünen Galatasaray ikinci devrede daha kişilikli bir oyun sergiledi.
TEMPOSU GÜCÜNÜN ALTINDA
Sarı-kırmızılıların temposu gerçek gücününün çok altında ve Young Boys gibi sıradan ama atletik bir takım karşısında bu durum hissedildi. İlk yarı tüm inisiyatifi rakibe bırakan Galatasaray ikinci yarıda daha kişilikli ve güçlü bir oyunla sahada idi. Durgun Mauro Icardi bekleneni veremezken 66. dakikada oyuna dahil olan Michy Batshuayi adeta aranan kan oldu ve attığı gollerle sarı kırmızılı takımı Şampiyonlar Ligi için rövanş umuduna taşıdı.
Dünkü deplasman maçında iyi bir Galatasaray izlemedik ama bence bu oyuna karşılık alınan skor iyi. Galatasaray 27 Ağustos Salı günü sahasında oynanacak rövanş maçında taraftarının desteğiyle Young Boys’u yener ve Şampiyonlar Ligi’ne kalır.
Dün Antalyaspor karşısında yarım dakika dolmadan adeta maça 1-0 yenik başlayan siyah beyazlılar çok çabuk reaksiyon gösterdi ve kurduğu yoğun baskıyla Antalyaspor’u ceza sahasına hapsetti. Gabriel Paulista, savunmanın lideri ve takımı öne çıkartıp alan daraltarak Beşiktaş’ın alan daraltan baskısının lideri. Siyah beyazlı ekibin Al-Musrati, Gedson Fernandes ve Rafa Silva’dan oluşan orta sahası çok dinamik ve deyim yerindeyse kıpır kıpır. Bu üç oyuncu top rakipteyken nitelikli baskı yapabiliyorlar, top kendilerindeyken de teknik kaliteleriyle Beşiktaş’ı üstün kılıyorlar.
RAFA SiLVA HER ŞEYi YAPIYOR
Rafa Silva, herşeyi yapan, adam eksilten, asist özelliği olan, sürekli gol bölgesine sızan ve müthiş dribblingleriyle adeta vites değiştiren çok özel bir oyuncu. İmmobile’nin golcülüğü zaten belgeli ve İtalyan santrfor, görünen o ki bu kimliği ve tek vuruşlarıyla daha çok gol atacak. Beşiktaş’ın ilk iç saha maçında Van Bronckhorst’un seçeceği oyunu merak ediyorduk ve gördük ki Hollandalı teknik adam, Beşiktaş’ın DNA’sına uygun agresif, tempolu ve ofansif bir mantaliteyi sahaya yansıttı.
EMiRHAN TOPÇU FAYDALI OLACAK
Goller ve skorun ötesinde Beşiktaş takımının coşkusu, takım halinde hareket etmesi taraftarı daha fazla mutlu etmiştir. Yeni transferlerden Emirhan Topçu da ilk kez Beşiktaş forması giymesine rağmen sol bek kendi pozisyonu olmamasına rağmen faydalı olacağını gösterdi. Rashica 2 asist ile yıldızlaşırken çalışkanlığı ile göz doldurdu. Semih de 2 maçtır çok kaliteli asistler yapıyor. Ancak hep skora katkı yapanlardan bahsettik, Gedson Fernandes için ayrı bir paragraf açmak gerekiyor.
GEDSON TAKIMA DiNAMiZM KATIYOR
Gedson takıma çok yüksek bir dinamizm katıyor. Top kazanıyor, ikili mücadele kaybetmiyor. Topu süratle öne taşıyor ve müthiş dayanıklılığı ile sürekli oyunun içinde. Dün Güray Vural hariç Antalyaspor takımı da futbolu çirkinleştirmeden oynayarak puan almayı düşündü ve ligin devamı için olumlu sinyaller verdi. Giray’ın kırıcı tekmesi hariç sahada iyi niyetli ve bizleri futbola doyuran iki takıma da teşekkür etmek gerekiyor. Beşiktaş’ta 20 yaşındaki Cher Ndour’un harika asisti ile Muçi’nin son golü bulması da dar olduğu düşünülen kadroda bazı soru işaretlerine verilen pozitif bir cevap oldu.
Beşiktaş dün zor bir deplasmanda net bir skorla kazandı ancak iyi futbol oynadı mı? Kesinlikle hayır. Golü buldu, topu rakibe bıraktı skoru korumak istedi ifadesi de gerçeği yansıtmaz. Çünkü 1-0’a kadar olan süreçte de etkili oynayan ve Beşiktaş’ın üzerine gelen Samsunspor idi. Beşiktaş’ın 2-0’ı bulduğu bir maçta topu daha fazla ayağında tutup rakibe bu kadar şans vermemesi gerekiyordu.
Futbolda öne oynamak önemlidir. İlk golde alan bulup savunma arkasına koşu gelince öne doğru direkt oynamanın değeri ve gerekliliği ortaya çıktı. İmmobile, Semih Kılıçsoy ve Rafa Silva işbirliği ile gelen ilk gol gerçekten de çok şık idi. Ancak her zaman öne doğru oynayamazsınız. Orta alanda yana ve geriye oynayarak takımı öne çıkartmak, tempoyu ayarlamak, kanat beklerini de oyuna sokarak topa sahip olmak büyük takımların özellikle skoru bulduktan sonra saha içinde yapması gerekenlerden.
BU GEÇiŞLER ÇOK CAN YAKAR
Rafa Silva ve İmmobile gibi oyuncularla Beşiktaş bu geçişlerle çok can yakacaktır. Rafa Silva her türlü problemi çözebilecek, çok fazla gol katkısı sağlayacak bir oyuncu. Gabriel Paulista takım boyunu ayarlayan, pozisyon bilgisi yüksek bir stoper ve savunmanın liderliğinin nasıl yapılacağını biliyor.
Beşiktaş’ın özellikle ikinci yarıda hemen hemen hiç topa sahip olamamasının nedenlerinden ilki sadece öne doğru oynamaya çalışmak idi ancak kötü zemin, Samsunspor’un yüksek enerjisi ve baskısı da Beşiktaş’ı zorladı. Beşiktaş, 2 resmi maçta gol yemeden kazandı ve 7 gol attı fakat kadro genişliğinin ve alternatiflerin artması için transfer şart. Rafa Silva, Gabriel Paulista ve İmmobile fark yaratacak harika oyuncular ancak kadroda bu isimleri yedekleyecek oyuncular yok.
BEŞiKTAŞ iÇiN ÇOK ZOR BiR MAÇTI
Beşiktaş, iki sınavdan da başarıyla geçti, önümüzdeki hafta Antalyaspor’a karşı oynanacak maç güçlü bir iç saha oyunuyla, yoğun baskı ile kazanılırsa Beşiktaş’ta taşlar yerine oturmuş demektir.
Beşiktaş, fizik olarak çok güçlü ve saha içinde organize olan güçlü bir Samsunspor’u yenerek çok zor bir maçı kazandı. Yeni bir teknik adam, yeni bir anlayış ve bir çok yeni oyuncuyla kazanarak başlamak ve kazanarak devam etmek önemli. Beşiktaş, bu süreçte kazanarak devam ederse siyah beyazlıları bu sezon güzel günler bekliyor.
Fenerbahçe’den özellikle ofansif olarak çok daha fazlasını bekleniyordu dün akşam. Kabul etmek gerekir ki Adana Demirspor, Süper Ligin en mütevazı kadrolarından birine sahip. Transfer yapamadığı gibi tüm as kadrosunu kaybetti. Fenerbahçe’nin, kalesinde 15 yaşındaki Deniz’in oynadığı bir takıma karşı ligin ilk iç saha maçında 90 dakika boyunca sadece tek gol pozisyonu üretmiş olması böylesine ofansif zenginliğe sahip bir kadrodan asla beklenilecek bir şey değil.
BERABERE BiTEBiLiRDi
Son bölümde Demirspor, beraberlik golünü de bulabilirdi. Adana Demirspor’un 5’li savunmasını alt etmek için daha hareketli, topun daha hızlı dolaştığı, beklerin sürekli hücuma katıldığı bir Fenerbahçe olmalıydı. Anlaşılan o ki Mourinho sezon başındaki bu süreçte daha kontrollü ve emniyetli bir oyunu tercih ediyor. Düşük temponun yoğun maç takviminden kaynaklanıyor olması da muhtemel, henüz sezona bazı takımlar başlamamışken Fenerbahçe 4’üncü resmi maçını oynadı.
MAXiMiN FARK YARATTI
Yeni transfer Allan Saint-Maximin patlayıcılığı, hızı ve dribblingleriyle ilk yarıda Fenerbahçe’nin en etkili oyuncusuydu. Topu ayağına aldığı zaman heyecan yaratacak ve takımı hızlı şekilde rakip ceza sahasına taşıyacak bir oyuncu.
LiLLE MAÇI BÖYLE OLMAMALI
Fenerbahçe için Lille rövanşı büyük önem taşıyor ve hatanın telafisinin olmayacağı bir 90 dakika olacak. Mourinho gibi büyük bir tecrübenin dehası Lille sınavını geçmek için yeterli olacak mı? Şu bir gerçek ki Lille’e karşı çok daha yüksek bir enerji gerekiyor.
Adana Demirspor ise kısıtlı ve genç kadrosuna rağmen gücü yettiğince disiplinli oynadı ve son ana kadar maçın içinde kaldı.
Beşiktaş çok daha organize, kararlı ve fiziksel olarak çok daha iyi durumdaydı. Galatasaray’a pozisyon vermeden 5 gol atıp tarihi bir zafer elde etti. İlk dakikada gelen golün ardından çok akılcı oynayan siyah beyazlılar son şampiyona pozisyon dahi vermedi. Beşiktaş çok mu iyiydi? Hayır. Galatasaray çok kötüydü. Son yıllarda bu kadar kötü bir Galatasaray görmedik. Bu kadar oturmuş bir takım 90 dakika boyunca hiçbir varlık gösteremedi. Okan Buruk’un neden Davinson Sanchez ve Kerem Demirbay’ı yedek bıraktığını anlayamadık. Ama son şampiyon büyük bir rehavetle hiç hazır görünmedi ve ezeli rakibi karşısında büyük bir darbe yedi.
G.SARAY TATiLDEN GELMiŞ GiBiYDi
Okan Hoca çift santrfora döndü, ardından da Torreira’yı çıkartıp farklı mağlubiyete davetiye çıkarttı. Galatasaray’a tarihi hezimet yaşatan Beşiktaş saha içinde çok organize ve ne yaptığını bilen taraf idi. Van Bronckhorst’un takımı çok iyi alan daraltıp ön alan baskısı yapıyor. Colley yanında Paulista gibi lider bir stoper ile harika bir performans ortaya koydu. Rafa Silva ve İmmobile büyük kalite. Al Musrati oyun lideri. Beşiktaş çok daha kararlı ve enerjik görünürken Galatasaray tatilden gelmiş gibiydi. Beşiktaş akılcı ve tarihi bir zafer elde etti.
BURUK’UN HAMLELERi SKORA ETKi ETTi
Taraftarıyla, takımıyla Süper Kupa’da her alanda Galatasaray’dan daha üstün olan Beşiktaş kupayı fazlasıyla hak etti. Bu 5-0’lık galibiyette Okan Buruk’un önce çift santrfora dönmesi ve ardından da Torreira’yı da çıkartıp orta alanı boşaltmasının etkisi de göz ardı edilemez. Rafa Silva, Jonas Svensson, Ciro İmmobile ve Giovanni Van Bronckhorst bu görkemli galibiyetin mimarları oldu.
Ciro İmmobile, Serie A’da modern zamanların en çok gol kralı olan futbolcusu. 1950’li yıllarda Milan forması giyen İsveçli Nordahl 5 kez gol kralı olmuş. İmmobile ise 1 kez Torino’da, 3 kez de Lazio’da bu unvanı kazandı. İtalyan futbolunda İmmobile tarzı, dripling üstü şut atabilen, savunma arkasına kısa koşular yapabilen ve yüzü kaleye dönükken boşlukları bulabilen tek vuruş golcüleri başarılı olur. Cavani, Lautaro Martinez, Di Natale, İcardi, Signori, Shevchenko tarzındaki golcülerin parladığı bir ligdir Serie A. 1 kez gol kralı olan Dzeko ve bu unvana 2 kez ulaşmış İbrahimovic’i belki bunun dışında tutabiliriz.
KONTRATAKLARDA ÇOK ETKİLİDİR
İmmobile, kafasında sadece rakip kale olan bir oyuncu tipi. Sağ ayağını çok iyi kullanır ve özellikle ceza sahası içinde topla buluştuğu an yüzü kaleye dönükken son derece öldürücü bir golcüdür. Fırsatçıdır ve golü koklar. Her ne kadar sol ayağı ve kafa vuruşları da zayıf olmasa da gollerinin büyük bölümünü sağ ayağıyla atmıştır. İyi bir penaltıcıdır. Açık alanda, geçiş oyununda ve kontrataklarda son derece etkilidir. Kapanan savunmalara karşı tek vuruşlarıyla golü bulur. Topla oynamayı fazla sevmez ama sırtı dönükken doğru arkadaşını bulma yetisine sahiptir. Son 2 sezon yaşadığı sakatlıklar devamlılık sağlamasını engellediği için gol sayısı geçmişe oranla düştü.
ÖZEL HAYATINDA HERHANGİ BİR ÇALKANTI OLMADI
Çalışkan ve üst düzey bir profesyoneldir. Lazio taraftarı onu çok sevdi. Önemli maçlarda, finallerde attığı gollerle ‘Curva Nord’un sevgilisi oldu. Özel hayatında herhangi bir çalkantı yaşamadı. Sadece geçirdiği bir trafik kazası ve yıllar önce gündeme gelen Play-Station sevdası dışında magazin medyasına pek malzeme olmadı. Zaman zaman uyluk kasındaki problemler onu sıkıntıya soksa da, hem yaş olarak hem fizik olarak hazır olduğunu söyleyebiliriz.
İTALYA MİLLİ TAKIMI EURO 2024’TE ONU ARADI
Türkiye ligi farklı dinamiklere sahip. Özellikle de golcüler için. Ancak İmmobile, İtalya gibi savunma oyununun güçlü olduğu, stoperlerin göz açtırmadığı bir ligde 4 kez gol kralı olduysa Türkiye’de de başarılı olamayacağını kimse iddia edemez. Önemli olan, oyuncunun adaptasyonu ve doğru oyun sistemiyle saha içinde beslenebilmesi. Şunu da gördük ki; EURO 2024’te İtalya Milli Takımı, Ciro İmmobile ve Andrea Belotti gibi usta santrforları fazlasıyla aradı.
RAFA SİLVA İLE UYUM SAĞLAMASI ÖNEMLİ
Rafa Silva problem çözen bir oyuncu. Santrfor arkasında her bölgede oynayabilen bir futbolcu. Gole yakın ve sağ ayağını çok iyi kullanıyor. Geçtiğimiz sezon gol bulma konusunda sorun yaşayan Beşiktaş’ın birçok problemini çözebilecek oyuncu olduğunu düşünüyorum.”
Turnuvaya 3 puanla başlamak her şeyden önemliydi. İlk yarıda gole kadar olan 25 dakikada çok iyi futbol oynadık. İkinci yarıda da Arda’nın golüne kadar 20 dakikalık bölümde sahanın hakimiydik. Ancak şunu da kabul etmek gerekir ki rakibimiz Gürcistan iki üst düzey oyuncusu dışında bizim seviyemizin altında bir takım.
ADETA SANTRFORSUZ OYNADIK
Montella, Barış Alper’i santrfor pozisyonunda başlattı. Bu tip kapalı savunma oynayan bir ekibe karşı bu tercih yanlış idi. Barış Alper’in sağ kanattaki oyun gücünden de mahrum olduk. Santrforsuz gibi oynamak zorunda kaldık. Dün ne zaman öne geçtik hep bir panik hep bir telaş vardı oyuncularımızda. Skoru ele geçirdikten sonra topu neden rakibe bu kadar çok rakibe verdik? Montella bu durumu irdelemeli. Gürcistan’a verdiğimiz net pozisyonlar ciddi bir uyarı olmalı. Rakibimizin 2 topu da direkten döndü. Bu takım savunmasıyla Portekiz ve Çekya maçlarında işimiz daha zor olur.
iLK iKi GOLÜMÜZ EKSTRAYDI
3-1 kazandık. Skor ve 3 puan harika ama gerek Mert Müldür gerekse de Arda’nın fantastik golleri ekstraydı. Akan oyunda daha fazla pozisyon üretebilmek için santrfor sorununu da çözmemiz gerekiyor. Dün Ferdi, Mert ve Kaan Ayhan çok çalıştılar. Harika çocuk Arda daha da fazlasını ortaya koyacak bir kaliteye sahip. Barış Alper de kendi pozisyonunda oynadığı zaman çok faydalı oldu. Samet kritik hamlelerde ayakta kaldı. Kaptan Hakan ise Inter’de olduğu gibi daha geride top almalı ve kesinlikle yüzü dönük oynamalı. 3-1 harika bir skor ama Gürcistan’ı 70 bin taraftarımızın önünde yenmeyi çok da abartmamalıyız.