×
Botoks, günümüzdeki en popüler estetik operasyonları arasındadır. 1997 yılından beri giderek artan oranlarda tüm dünyada başarıyla uygulanıyor zaten ama son yıllarda 30 yaşın altındakiler arasında da kırışığı oluşmadan önlemek amacıyla yaygın olarak kullanılmaya başlandı.
Önleyici botoks uygulaması
Aktif olarak kullanılan mimikler ciltte kırışıklıklara neden olmaktadır. Günümüzde bu kırışıklıklar 30’lu yaşları beklemeden oluşmaya başlamıştır. Güzelliğine önem veren ve genç görünümünü uzun yıllar devam ettirmek isteyen birçok kişi 20’li yaşlardan itibaren önleyici botoks tedavisine başlıyor. Böylece çizgi ve kırışıklıkları henüz oluşmaya başlamadan kontrol altına alıyorlar.
Önleyici botoks minimal dozlarda kullanıldığı için yüzün hareket kabiliyetini korur ve ifade donukluğu riskini düşürür. Botoks, alanında uzman kişiler tarafından uygulandığında yan etkisi olmadan cildin genç görünümünü korumasına katkı sağlıyor. Yaşlanmayı geciktiriyor, genç görünümü daha uzun süre koruyabiliyor.
Nasıl uygulanır?
Botoks uygulaması ile alın bölgenizdeki yatay kırışıklıklar, iki kaş arasındaki dikey kırışıklar, göz kenarlarındaki kaz ayakları ve kaş düşüklüklerinin oluşması önleyebiliyor. 20’li yaşlarda çok az miktarda botoks enjeksiyonu yeterli olabiliyor. 30’lu yaşlarda ise bazı cilt kırışıklıklarında botoks ve dolgu uygulamasının bir arada yapılması gerekebilir. Kırışıklar oluşmaya başladığı için daha fazla miktarda botoks enjeksiyonu kullanılması gerekebilir.
Önleyici ortalama 5 ile 15 dakika süren botok enjeksiyonu tedavisi ile yaşlanma belirtilerinin oluşması geciktirilebilir. 2 ila 4 gün arasında botoks enjeksiyonu tam olarak etkin hale gelerek gereksiz ve aşırı mimik kullanımını en aza indirir. Doğru noktalara doğru dozlarda uygulandığı için mimiklerinizde kaybolma ve yüzde donuk bir ifadeye neden olmaz.
Üstelik geçici bir işlem olduğu için cerrahınızla botoksun dozunu ortalama 6 ay sonraki seansta tekrar ayarlayabilir, hatta isterseniz uygulamayı tekrarlamayabilirsiniz. Kırışıklıklar oluşmadan önlem almak isterseniz, alanında uzman bir cerrahtan bilgi alabilirsiniz.
Uzun saç ekimi tekniği (LongHair FUE) tıraşsız saç ekimi tekniklerinden biridir. Bu özelliği ile geleneksel tekniklere kıyasla daha fazla tercih edilen bir teknik olarak ön plana çıkıyor. Uzun saç ekimi bu teknikte uzmanlaşmış saç ekimi ekibi tarafından yapılmalıdır. Çünkü LongHair FUE tekniği kendine has eğitim, tecrübe ve yetenek gerektirmektedir.
Uzun saç ekimi tekniğinde sağlıklı saç greftlerinin seçilmesi, etrafındaki saç köklerine zarar vermeden çıkarılması ve kökün doğal çıkış yönüne göre doğru bir şekilde gruplandırılması çok önemlidir. Bu teknik kişilerin saç ekimi yaptırıldığı belli olmaksızın minimal invaziv işlemler ile kaybettikleri saçı geri kazanmaları ve estetik bir görünüm kazanmalarına yardımcı oluyor.
Saç ekim işlemi sırasında özellikle donör alanda hafif de olsa kızarıklık oluşabilir. Uzun saç ekimi tekniği ile saçın kesilmesine gerek olmadığı için oluşan kızarıklıklar uzun saçların arasında kalır. Bu teknikte seans başına ekilen greft sayısı kişinin ihtiyacına göre 5.000 ile 8.000 adet arasında değişebilir. Operasyonun bütün aşamalarının saç köklerine zarar vermeden yapılabilmesi için çok daha fazla özen ve emek gerektirir. Bu nedenle saç ekimi süresi biraz daha uzun sürebilir.
Kadınlar için daha uygun
Uzun saç ekimi tekniğinde saçın tıraş edilmesi ya da kısaltılması gerekmediği için kadınlar tarafından daha fazla tercih ediliyor. Çünkü uzun saç ekiminden önce saçların yaklaşık 2 ya da 3 mm kısalığında kesilmesi gerekiyordu. Bu zorunluluk özellikle kadınlar ve birçok erkek için endişeye neden oluyordu. Öyle ki sadece kellik probleminden rahatsız olmalarına rağmen sadece bu sebepten saç ektirme operasyonlarından uzak durabiliyorlardı. Uzun saç ekimi tekniğinin sahip olduğu bu özellik sayesinde artık birçok kişi tıraşsız saç ekim işlemi tekniğinden yararlanabiliyor.
Bu tekniğinin hastalara sunduğu avantajlar arasında şunlar yer alıyor. En yüksek seviyede saç yoğunluğu, daha başarılı ön saç çizgisi tasarımı, doğal görünüm, işe ve sosyal yaşantıya ara vermeden devam edebilme ve saç ekim sonuçlarının daha hızlı görülebilir olmasıdır. Uzun saç ekimi tekniği ile hem operasyon hem de iyileşme süreci hastalar için daha zahmetsiz bir hale gelmiş durumdadır.
Kaynak: Estetik, Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Güncel Öztürk
Göğüs büyütme estetiği, tüm dünyada geniş bir yaş aralığı arasında oldukça popüler bir estetik operasyon türüdür. Birçok kadın göğüs boyutunu artırmak ya da daha dolgun bir şekil elde etmek için göğüs büyütme estetiği olmayı tercih eder. Estetik cerrahi bu süreci kişiye özel planlanması ve ideal bir göğüs boyutu ile şekli sağlaması için çok sayıda seçenek sunar.
Göğüs büyütme estetiğini düşünen kadınlar, genellikle doğal göğüs yapısı aşırı küçük olduğu, aşırı kilo kaybı, göğüslerinin birinin diğerinden daha küçük olması yani asimetri nedeni ile göğüs büyütme yaptırmak isterler. Ve çoğunlukla da operasyondan sonra özgüvenlerinin arttığını belirtirler.
3D SİMÜLASYONLA GÖĞÜS TASARIMI
Göğüs büyütme estetiğinin ilk aşaması ideal meme boyutunun ve şeklinin tasarlanması aşamasıdır. Bunun için 3D simülasyon ile 3D göğüs büyütme tasarımı tekniğinden faydalanılır. Bu sayede kişinin kendi fotoğrafları üzerinden var olan göğüs şekli ve estetik operasyondan sonra sahip olacağı göğüs şekli tasarlanır. En ideal boyut ve şekil vücudun genel ölçüleri ile hesaplanarak altın orana en uygun göğüs şekli belirlenir.
İdeal göğüs tasarımı sonrası elde edilen üç boyutlu öncesi ve sonrası görüntüleri hologram göğüs büyütme tekniği ile hastaya operasyondan önce gösterilir. Hasta hologram göğüs büyütme ile göğüs büyütme estetiğinden önce nasıl bir meme şekline sahip olacağını görebilir, ideal şekle ve boyuta cerrah ile birlikte karar verebilir. Bu sayede estetik operasyonlarının en stresli aşaması ortadan kaldırılmış olur.
Botoks enjeksiyonu hakkında merak edilen birçok konu var. Estetik, Plastik Ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Güncel Öztürk’e merak edilen konuları sorduk.
Botoks enjeksiyonu nedir?
Botoks enjeksiyonu kas spazmı kontrolü, koltuk altındaki aşırı terleme ve estetik tedavi olmak üzere üç ana amaç için kullanılır. Yüzünde kırışık ya da kırışık oluşma potansiyeli olan herkes için uygundur. İşlem yaklaşık 10 dakika sürer. Botoks enjeksiyonu sonrası cildin yaklaşık 3 ile 6 ay kadar daha pürüzsüz ve daha genç görünmesini sağlanır. Enjeksiyonunun etkilerinin ortaya çıkması için birkaç gün beklenmesi gerekir. Botoks estetiği, kaşlarınızın arasındaki yorgun, mutsuz veya kızgın bir görünüme neden çizgilerin(kaş çatma çizgileri olarak da bilinir) geçici olarak yumuşatılması için kullanılır. Bununla birlikte, çoğunlukla yatay alın çizgileri, kaz ayakları, ağız köşelerindeki gülümseme çizgileri ve dudak çevresindeki sigara içicisinin çizgilerinin yumuşatılmasında da kullanılır.
Kaz ayağı sorunları botoks enjeksiyonu ile tedavi edilir
Botoks enjeksiyonu göz çevresindeki kaz ayakları, kaş arası ve alın bölgesi kırışıklıkları tedavisinde oldukça etkili bir tedavi yöntemidir. Tüm dünyada hem kadınlar hem de erkekler arasında uygulanan en iyi ameliyatsız estetik işlemdir. Bu işlem sadece alanında uzman cerrahlar ve klinik ortamda gerçekleştirilmelidir.
İlk önce göz çevresi yaşlanıyor
Yaşlanma belirtileri ilk olarak göz çevresinde ortaya çıkıyor. Estetik, Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Güncel Öztürk “Göz kenarlarında kazayağı denilen gülme kırışıkları, üst göz kapağı sarkıklığı, kaş düşüklüğü, göz alt torbası ve morlukları göz çevresinde bulunan en yaygın estetik sorunlar arasındadır. İleri seviyede göz kapağı sarkıkları hariç birçoğunun tedavisi ameliyatsız teknikler ile yapılabilmektedir.”
Göz çevresi kırışıklıkları
“Aşırı mimik kullanımı ve zamanla ciltteki nem ile elastikiyet kaybı cildin kırışarak yaşlanmasına neden olur. En ince ve hassas cilt tabakasına sahip olan göz çevresi ise en erken deforme olan bölgedir. Göz kenarlarında aşırı gülme hareketi nedeni ile oluşan kazaayakları, kaş arasındaki çatık kaş kırışıklıkları gibi estetik sorunlar minimal botoks enjeksiyonu tekniği ile doğal bir görünüme kavuşturulabiliyor. Kırışıklar giderilerek kaş arasındaki çatık ifade yok ediliyor. Kişi sinirli ifadeden ve olduğundan daha yaşlı görünmekten kurtarılabiliyor.”
Düşük kaş yorgun ve yaşlı gösterir
Estetik, Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Güncel Öztürk, günümüzde meme estetiği ameliyatları ilk bakışta meme estetiği olduğu belli olmayan, temas edilince normal bir his veren ve kadının kendisini daha dişi hissetmesini sağlayacak şekilde başarılı bir şekilde yapılabildiğini belirtti.
Ameliyattan önce göğsün yeni şekli görülebilir mi?
Meme büyütme estetiği planlanırken var olan meme dokusunun miktarı çok önemli bir kriterdir. Küçük göğüslü kadınlarda var olan meme dokusu, implantın türü, boyutu, şekli ve yerleştirilme biçimi çok dikkatli bir şekilde hesaplanmalıdır. Bunun için günümüzde 3D tasarım cihazı ve 3D mask tekniği kullanılmaktadır. Kişinin vücut ölçüleri üzerinden çıkarılan simülasyon görüntüleri üzerinden memenin şekli ve boyutu belirlenir.
Yuvarlak mı, damla tipi mi?
“Burun törpüleme, özellikle kemerli burun estetiğinde kullanılan modern tekniklerden birisidir. Kırmadan burun estetiği, geleneksel cerrahi teknikler ile kıyaslandığında hastalara daha zahmetsiz burun estetiği olma imkanı sunmaktadır. Burun törpületme veya burun törpüleme estetiği, burun kemerinin cerrahi yöntemlerle tıraşlanması anlamına gelmektedir. Törpü ile düzeltmek, sivri noktalarını düzeltmek, inceltmek gibi anlamları olan törpüleme kelimesi ile aynı şekilde burun sırtındaki çıkıntılı ya da fazlalık yapan kısmın, törpülenerek düzeltilmesi işlemidir.”
Kırmadan burun estetiği nedir?
“Burun kemiği ters V harfi şeklinde adeta bir binanın çatısına benzetilebilecek yekpare ve ince bir kemiktir. Burun törpüsü uygulanan hemen hepsinde burun kemiğindeki fazla çıkıntı nedeni ile kemerli bir görünüm mevcuttur. Burun törpüsü ameliyatı ile burun kemiği üzerindeki kemere benzer çıkıntı ya da burun kemiği eğrilikleri kaleme benzeyen özel aletler ile hassas bir şekilde törpülenerek düzeltilir.”Burun törpüleme tekniğinin avantajları
“Burun törpüleme tekniği, burunda yapılması gereken işlemin türüne göre lokal ya da genel anestezi altında yapılabilir. Burun törpüleme estetiği her burun sorununda uygulanabilecek bir teknik değildir. Sadece burun törpületme işlemi yapılması için kemerin burun kemiğinin kalınlığından daha az olması gerekir. Törpüleme işleminin sonrasında burun kemiğinde çöküntüye neden olacak incelik ya da açıklık olmaması gerekir. Çünkü bu durumda burun kemiği üzerinde çatı deformitesi gibi sorunlar ortaya çıkabilmektedir. Bu gibi durumlarda burun kemiklerini sıkıştırılarak üst kısmın birleştirilmesi gerekmektedir.”
Sadece atel ve bant kullanılır.
“Burun ameliyatlarında tampon ve sargı bezi uygulaması artık birçok cerrah tarafından tercih edilmemektedir. Bunların yerine nefes almaya yardımcı olan burun atelleri ve burun üstü destekleyici bandajlar kullanılabilir. Ancak burun törpüleme operasyonu sırasında burun kemiği kırılmadığı için, burun ateli kullanılmasına gerek olmaz. Burun bandajı ise kemik dokuyu desteklemek amacı ile kullanılabilir.”
DHI yani direkt saç ekimi tekniği nedir?
“DHI - Direkt saç ekimi, saç restorasyonu için dünyanın en gelişmiş ve etkili tekniğidir. DHI saç ekimi tekniğinin aşamaları dünyanın önde gelen cerrahları tarafından geliştirilmiştir. DHI saç ekim tekniğinin en önemli özelliği saç kökü greftlerinin kafa derisinde önceden yer açılmasına gerek olmadan direkt olarak ekilebilmesidir.”
DHI saç ekim tekniğinin avantajları
“DHI saç ekim tekniğinin sağladığı en büyük avantaj iki kat daha fazla saç kökü ekimi yapılabilmesidir. Örneğin FUE saç ekim tekniğinde 1 santimetrekareye 30-45 saç kökü ekilebilirken, DHI saç ekimi tekniğinde ise aynı alana 75-100 saç kökü ekilebilmektedir. Diğer önemli avantajı ise bu teknikte herhangi bir kesim ve dikiş işlemi ve bu sayede kanama da olmamasıdır. Normal teknikte saç ekim işlemi için açılan deliklerin içinde kan pıhtısı oluşması nedeniyle ekim işlemi yapılan köklerde saç çıkma oranı yüzde %10 düşmektedir. DHI saç ekim tekniğinde ise deri altına delik açılmadan direkt olarak ağrısız, acısız ve kanamasız yerleştirildiği için saç çıkma başarı oranı çok daha yüksektir. DHI saç ekim tekniğinin en önemli özelliklerinden bir diğeri ise ekilmek üzere alınan greftlerin alındıktan sonra dışarıda bulunduğu süreyi en aza indirgeyerek daha sağlıklı ve güçlü kalmalarını sağlamaktır.”