Gülçin yazıyor

Gülçin TELCİ

Beria'nın hayaleti

Beria'nın ölümünün üzerinden ne kadar yıl geçtiğini bilmiyorum. Tek bildiğim Stalin zamanı Sovyetler Birliği'nin gizli polis şefi olduğu, hayatı boyunca gizli işlerle, orayı burayı karıştırmakla uğraştığı ve kendisinden sonra ardında bıraktığı av köşkünün de 1998 Mart'ında Türkiye'yi karıştırdığı.

Beria'nın basına pek yansımayan bu en son ‘‘karıştırmasını’’ Başbakan Mesut Yılmaz'la beraber Tiflis'te beraber olan önde gelen gazeteci arkadaşlarımdan biri anlattı. Mesut Bey hani Tiflis'te bir demeç verip ordudaki tayinlerden bahsetmiş ve bizim askerler ayağa kalkmışlardı ya... O konuşmanın yapıldığı yer, meğer Beria'nın av köşküymüş. Gizli servis şefi Moskova'daki temizliklerden sonra dünyanın dört bir yanını karıştırmakla meşgul olmaktan yorulunca, Gürcistan'ın başkenti Tiflis'teki bu av köşküne gider, memleketine hizmet etmenin verdiği huzurla Çaykovski dinlermiş. Burada arada bir bilmem kaç bin kişinin kıyma yapılması emrini verdiği de olurmuş, ama köşk bol havyarlı ve şampanyaların su gibi aktığı özel partilere ev sahipliği edermiş.

HAYALETİN ETKİSİ

İşte, Mesut Bey ortalığı birbirine sokan konuşmasını bu av köşkünde yapmış. Beria'nın bir yerlere gizlenmiş hayaletinin ortalığın toz duman olmasına yardım edip etmediğini bilmiyorum, ama bir etkisinin olduğuna kesin biçimde inanıyorum. Zaten bu ayrıntıyı bana anlatan gazeteci arkadaşım da aynı şeyi düşünüyordu. ‘‘Ben ne de olsa eski solcuyum. Beria'ya bir zamanlar hayrandım. Şimdi onun hakkında bunları yazmam pek yakışık almaz’’ derken hâlâ Beria'nın av köşkünün etkisindeydi.

BOŞANMA MODASI

Tiflis'in bir özelliğini daha öğrendim: Buradaki yabancı diplomatlar arasında bir ‘‘karı boşama’’ modası başlamış. İnce, sülün gibi Gürcü kızları diplomatların aklını başından almış ve son birkaç ay içinde Gürcistan'ın başkentindeki yabancı büyükelçilerden tam sekizi, karılarını peşpeşe başlarından atıp Gürcü kızlarıyla evlenmişler.

Bizim Dışişleri'nde evlenip boşanmalar çok olur. Ben sadece Tiflis'e atanmaları sözkonusu olan diplomatlarımızın eşlerini bir uyarayım dedim. Hoş galiba yeni diplomatımız için karısını boşamak gibi bir sorun olmayacak çünkü kendisi bekarmış...

Dostlarım birkaç hafta rahat

Eşim, dostum, birkaç hafta boyunca kafasını dinleyecek. Hastalığımı bahane edip yaptığım şımarıklıklara katlanmak, hemen her gün ziyaretime gelip saatlerce yanımda oturmak zahmetinden kurtulacaklar. Benden pek hoşlanmayanlar ise hafta sonları gazeteyi ellerine aldıklarında, ‘‘Hakkımda gene bir şeyler yazmış mı?’’ diye telaşla benim sayfamı aramayacaklar...

Sevenim, sevmeyenim, herkes birkaç haftalığına rahat edecek, çünkü Amerika'ya gidiyorum. New York'ta hem dinlenip hem tedavi olacağım, tabii orada olup biten hemen her şeyi öğreneceğim ve döndükten sonra bol bol Amerika fısıltıları aktaracağım sizlere...

Gazeteye ‘‘elveda’’ ziyaretim çok duygusal oldu. Herkes kapının önünde pankartlarla beni karşıladı. Gazetede de çok sevenim olması beni çok heyecanlandırdı. Doktorun bağışıklık sistemi yüzünden bana uygulattığı ‘‘öpme yasağını’’ bir anda herkes deldi. Ben de uyum sağladım kuralı bu kez bozdum. Şimdi hepinize biran önce sıhatli bir şekilde kavuşabilmek için tüm doktorların tavsiyelerini dinlemeye karar vererek yola çıkıyorum. En kısa zamanda okurlarıma kavuşmak için sabırsızlanıyorum. Hastalığımda beni yalnız bırakmayanlara teşekkür ediyorum.

---