Paylaş
Üzücü gelişmelere geçen hafta “GDO’ya yasak derken bilimsel araştırmalara darbe” başlıklı yazımda değinmiştim.
Bilim çevrelerinin yakından izlediği GDO yasa tasarısıyla ilgili bir değişiklik bildiğim kadar henüz söz konusu değil.
Sevindirici gelişmelerden birini ise dün gece 9. Vehbi Koç ödül töreninde yaşadık.
9. Vehbi Koç ödülünün sahibi Hacettepe Üniversitesi’nden Profesör Dr. Turgay Dalkara gibi mesleğine tutkun bir bilim insanını sahnede görmek bizleri neredeyse ağlattı desem.
Ödülünü Vehbi Koç Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Semahat Arsel’in elinden alan Profesör Dalkara, Hacettepe Üniversitesi Beyin Araştırmaları ve Nörobilim Laboratuarı’nda beyinle ilgili çalışmalarını sürdürüyor.
Beyin damar tıkanıklığında dünya çapında bir uzman.
Uluslar arası literatürde yer almış 115 yayını var.
1992 yılından beri Harvard Tıp Fakültesi Massachusetts General Hospital’in daimi kadrosunda ve bilimsel çalışmalarının bir bölümünü ABD’de sürdürüyor.
YÜZDE SEKSENİ KADIN
Profesör Dalkara kendi deyişiyle kendisine “gökyüzü” kadar sınırsız imk^anlar tanıyan Harvard’da kalıp, hiç Türkiye’ye dönmeyebilirdi.
Ama ülkesine dönmeyi tercih etmiş.
“Buraya döndükten sonra tabii ki Harvard’daki desteği bulamadım. Zor oldu ama çevremdeki insanların fedak^arlıklarıyla çok yol aldık” diyor.
“Bilim ekip işidir” diye ekliyor.
Ekibi beyin kanserine ilaca hedeflenmiş durumda.
Profesör Dalkara’nın laboratuarı ekrana geldiğinde hemen hemen tüm genç bilim insanlarının kadın olduklarını fark ediyoruz.
Zaten Dalkara konuşmasında özellikle onlara değiniyor.
“Laboratuarımızda hem uzun saatler çalışan, hem annelik görevlerini eksiksiz yerine getiren bu olağanüstü genç bilim insanlarına teşekkür ediyorum. Onlar olmasaydı bugünlere gelemezdik” diyor.
Daha sonra ayaküstü sohbette çalıştığı bilim insanlarının yüzde kaçının kadın olduğunu sordum.
“Yüzde seksenine yakın. Kimi zaman yüzde yüz de oluyor” diyor.
BİLİME DESTEKTE TEREDDÜT VAR
Türkiye’ye 1996 yılında döndüğünde Hacettepe Üniversitesi’nde hayallerini gerçekleştirmek için en büyük desteği dönemin TÜBİTAK Başkanı Profesör Tosun Terzioğlu’ndan görmüş.
Peki Türkiye’de bilimin geleceğini nasıl görüyor?
“Pırıl pırıl yetişmiş genç bilim insanlarımız var. Ama bence iki eksiğimiz söz konusu” diyor.
“Birincisi bilime destek konusunda h^al^a tereddütlerimiz var. İkincisi bilimin nasıl destekleneceği konusunda yeterince deneyim yok”.
Profesör Dalkara’ya göre,bu eksiklikler giderildiği takdirde Türkiye’nin bilime katkısı büyük olur.
Peki bu eksiklikleri kim, nasıl giderilecek?
Bilimsel araştırmalara darbe vuran yasa tasarıları bir yana bırakın, tam bir yıl önce TÜBİTAK Dergisi’nin kapağından Darwin’i çıkartan zihniyet ne olacak?
Avrupa’yla bilimsel köprü
BİLİMLE ilgili bir başka sevindirici gelişme Boğaziçi Üniversitesi’nden.
Üniversitenin “Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü”, Avrupa Birliği’nin 7. Çerçeve programları kapsamında 1.1 milyon euroluk bir proje kazanmış.
“Moleküler Biyoloji” alanında Türkiye’de kurulmuş ilk bölümün başında Profesör Dr. Kuyaş Buğra var.
Bölüm araştırmalarında genetik hastalıklara ayrı bir önem veriyor.
Kuyaş’ın verdiği bilgiye göre, 1.1 milyon euroluk proje kapsamında, Avrupa’nın önde gelen araştırma merkezleriyle beyin, immünoloji ve genetik hastalıklar alanlarında 3,5 yıl süresince ortak çalışmalar sürdürülecek.
Uzun lafın kısası Türkiye’den Avrupa’ya “bilimsel bir köprü”nün temeli atılmış durumda.
Botaş Rusya ile yüzde 15’lik indirim için görüşüyor
İSTANBUL’da geçtiğimiz aralık ayında Enerjisa’nın davetiyle bir konferans veren Uluslar arası Enerji Ajansı baş ekonomisti Fatih Birol ne demişti?
“Dünyada doğal gaz fazlası var. Tüketim de düştü. Rusya ile pazarlığın tam zamanı”.
Birol’un dediği çıktı.
Rus enerji devi Gazprom, fiyatlarda indirim için kapısında kuyruğa giren Avrupalı doğalgaz şirketlerine daha fazla direnemedi.
Doğalgazın fiyatını petrole bağlı olarak hesaplamaktan vazgeçti.
Fiyatlarda yüzde 15’lik bir düşüş anlamına gelen bu yeni politikasını da Alman E.ON Ruhrgaz ile hafta başındaki anlaşmasına yansıttı.
Peki bu yüzde 15’lik düşüş Türkiye’ye yansıyacak mı?
Soruyu önceki gün Enerji Müsteşarı Metin Kilci’ye sordum.
GAZPROM FARKLI DAVRANMAZ
Kilci’nin yanıtı sevindirici.
“Botaş indirim için halen Gazprom ile görüşmelerini sürdürüyor” diyor.
Müsteşar Kilci’ye göre,geçen hafta Rusya Başbakan Yardımcısı İgor Seçin ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız arasındaki görüşmede konuyla ilgili olumlu bir hava esmiş.
Görüşmelere katılmış olan Kilci “Gazprom’un Türkiye’ye farklı davranacağını sanmıyorum. Avrupalı alıcılara ne uyguluyorsa bize de uygulayacağını tahmin ediyorum” diyor.
Botaş’ın, Gazprom ile yeni fiyatta anlaşma yapması hepimize yarayacak.
Nicedir sözü edilen doğalgaza zam olmayacak.
Bunu Müsteşar Kilci’nin bizzat kendisi söyledi.
Paylaş