‘Siber’ Türkler

İNTERNET kullanıcısıysanız günümüze “siber saldırı” diye bir gerçek var.

Haberin Devamı

Güvenli olmayan bir ortamdan söz ediyoruz. Örneğin önceki günkü gazetelerdeki “Odatv’ye virüsler Truva atıyla girdi” başlığı böyle bir saldırıya işaret ediyordu. Bilirkişi raporunda suç unsuru teşkil eden dosyalar virüs aracılığıyla Odatv bilgisayarına kopyalanmış. “Truva Atı” siber saldırıyı gerçekleştiren sanal birlikler. Siber saldırıya dünyadan örnek istiyorsanız Sony’nin başına gelenleri gösterebilirim. Sony, Kuzey Kore lideri Kim Jong-un’u aşağılayan bir film yaptığı gerekçesiyle “siber saldırıya” uğramış ve şirketin bilgisayarından film senaryoları dahil sayısız gibi belge sızdırılmıştı.
Amerikan siber güvenlik kuruluşu Arbor Networks’ün araştırmasına göre, siber saldırılar 10 yılda 50 kat artmış. Saldırılardan geçenlerde Instagram ve Facebook da nasibini almıştı. Dolayısıyla siber saldırılara karşı güvenlik duvarı oluşturan ve en önemlisi bilgileri koruyan yazılım teknolojileri altın çağını yaşıyor. Dünyada çoğunlukla Amerikan ve İsrail teknoloji şirketlerinin elinde olan 7-8 milyar dolarlık bir pazardan söz ediyoruz.

Haberin Devamı

LABRİS PAZARDA

‘Siber’ Türkler

İşte bu pazarda dünyada kendine yer bulmaya çalışan bir Türk şirketi var. Her ikisi de memur ailelerden gelen iki ODTÜ’lü mühendisin kurduğu Labris Network. İstanbul’da geçenlerde Labris Network’un 37 yaşındaki CEO’su Seçkin Gürler ile buluştuk. 12 yıl önce ODTÜ Teknokent’te kurulmuş olan şirketin ana ofisi Yıldız Teknik’te ancak Polonya’da Krakov’da Doğu Avrupa irtibat ofisi de var. Seçkin Gürler, “Türk mühendisleriyle geliştirdiğimiz teknolojiyi Türkiye’de büyük holdinglerin, kamunun, bakanlıkların ve ordunun hizmetine sunduğumuz gibi Doğu Avrupa, Kuzey Afrika, Ortadoğu, Orta Asya ülkelerine ihraç ediyoruz” diyor. 20 ülkede 3 bin 500 kuruma hizmet verdiklerini belirtiyor.
“Siber güvenlikte Türkiye’nin en büyük, en etkili, en sürdürülebilir şirketiyiz” diyor gururla. Labris Network, Deloitte’ın Türkiye’de en hızlı büyüyen 50 teknoloji şirketi arasında. Ayrıca Türkiye’nin ilk inovasyon geliştirme programı olan ve 460 şirketin yarıştığı İnovaLig’de “İnovasyon Sonuçları” dalında birinci olmuş. Her yıl yüzde yüz büyüyen şirketin geçen yıl Ar-ge’ye ayırdığı bütçe 4.5 milyon lira.

Haberin Devamı

TEKNOLOJİ ARTI İNSAN AKLI

Seçkin Gürler’e, siber saldırıların nedenini soruyorum. “Saldırı nedenleri protesto, bilgi çalmak ya da şantaj olabilir” diyor. Saldırılar bireylere, kamu ve özel şirketlere olduğu gibi, devletin alt yapılarına yani elektrik santrallerine, nükleer santrallere, petrol boru hatlarına olabilirmiş. Gürler’e göre, 2008 yılında Baku-Ceyhan petrol boru hattına basbayağı bir siber saldırı düzenlenmiş. “İnternet ortamında siber güvenlik önemli. Güvenlik duvarıyla bunu elde etmek mümkün. Ancak üretilen bilgilerin korunması da gerekli” diyor. “Sony bir CD’lik bilgiyi dahi koruyamadı” diye ekliyor. Bilgilerin korunmasıyla ilgili ilginç nokta şu: Bunun için insan aklı gerekiyor.
Seçkin Gürler “Bilgi akışını, cihazlardan gelen işaretleri sürekli izleyecek, analiz yapacak deneyimli insan kaynağı gerek. Bizim hem İstanbul’daki merkezde, hem Polonya’daki merkezde böyle bir ekibimiz var” diyor. Yani Sony, Labris ekibinin hizmetini almış olsaydı başına bu iş gelmeyecekti. Neticede, Labris Network 12 yılda internet dünyasının en sıcak konusu olan “siber saldırıda” iyi bir noktaya gelmiş. Küresel pazarda devlerle yarışmak için devletin desteğine gerek duyduklarını söylüyor Gürler.
“Yanlış anlaşılmasın kesinlikle finansal destek istemiyoruz. Yurt dışında bağlantıları kurmak, ürünümüzü pazarlamak için desteğe ihtiyacımız var” diyor.
Labris Network’un küresel bir marka olması için Ankara daha ne bekliyor?

Yazarın Tüm Yazıları