Paylaş
“Yenilenebilir Enerji”nin önümüzdeki dönemde Türkiye’de de daha çok konuşulacağının en son işaretini İstanbul’da Greenpeace ofisini ziyaret eden Enerji Bakanı Taner Yıldız verdi.
Kimin aklına gelirdi?
Greenpeace ofisinde bir Enerji Bakanı.
Sivil toplum örgütü adına oldukça heyecan verici bir gelişme.
Greenpeace Akdeniz Genel Direktörü Dr. Uygar Özesmi’ye bakarsanız bakanın ziyareti sivil toplum kuruluşlarıyla işbirliğinin ilk adımı.
Gerisi gelecek mi?
Yine Özesmi’nin verdiği bilgiye göre, Bakan Yıldız, Greenpeace’in geçtiğimiz günlerde yayınlanmış olduğu “Enerji Devrimi” Raporu’nu da incelemek üzere özel bir ekip oluşturmuş.
“Bu raporu ciddiye aldıklarını gösteriyor” diyor Özemsi.
Daha önce yazmıştım ama tekrarlamakta fayda var.
SARAN’IN AKILLI YATIRIMI
“Enerji Devrimi” Raporu’nda, Türkiye’nin “yenilenebilir kaynaklara” geçmeyi ve enerji verimliliğini arttırmayı seçtiği takdirde kazançlı çıkacağı bilimsel verilerle ortaya konmuş.
Raporun senaryolarına göre nükleere ihtiyacımız yok.
Güneş, rüzgâr, jeotermal ve hidroenerjiye akıllı yatırımlar bize yetiyor.
Bu uzunca girizgâhtan sonra niyetim sözü yenilenebilir enerjide “akıllı yatırımlara” getirmek.
Saran Holding Yönetim Kurulu Başkanı Sadettin Saran geçtiğimiz günlerde böyle bir yatırımı hayata geçirmek için kolları sıvamış
bir isim.
İspanya’nın önde gelen yenilenebilir enerji şirketi Fersa ile yaptığı 1 milyar dolarlık ortak yatırım anlaşması 2014 yılına kadar 350 megavatı hedefliyor.
İspanya deyip geçmeyin.
Bu ülke dünyanın üçüncü büyük rüzgâr enerjisi ve iki numaralı güneş enerjisi üreticisi konumunda.
Barselona merkezli Fersa Şirketi ise Fransa, Polonya’dan Panama, Hindistan’a kadar geniş bir yelpazede faaliyet gösteriyor.
Avrupa’da yenilenebilir enerji yatırımlarının öncüleri arasında.
GÜNEYDOĞU’YU BİZZAT SEÇTİM
Geçenlerde Sadettin
Saran ile bir öğle yemeğinde biraraya geldiğimizde, sohbetin daha çok eğitim ve spora verdiği destek üzerinde yoğunlaşacağını sanmıştım.
Yanılmışım çünkü Saran, “yenilenebilir enerji”nin heyecanına fena halde kapılmış.
Fersa ile ortaklık bir buçuk yıllık görüşmelerden sonra gelmiş.
“Kriz ortamında İspanyolları ikna etmek için epey uğraştık” diyor Saran.
Yüzde 50-50 ortaklığın ilk adımı önümüzdeki nisan ayında başlayacak hidroelektrik santraller.
HES’ler Tunceli/Pülümür, Mersin/Mut ve Erzurum/Çat’ta inşa edilecek.
Saran HES’lerin yapılacağı yerleri bizzat seçtiğini belirterek “yatırımların doğuya ve güneydoğuya kayması gerekir” diyor.
Yatırım bölge insanına iş kapısı anlamında.
Yaptırdığı okul ve spor salonları (ilki Doğubayazıt’ta açıldı, diğerleri Ağrı/Patnos ve Ardahan’da açılacak) nedeniyle bölgeyi sık ziyaret eden Saran oralardaki yoksulluğu iyi biliyor.
YENİLENEBİLİR LOKOMOTİF SEKTÖR
Her neyse, Fersa ile 50 megavatlık hidroelektrik santrallerden sonra rüzgâr ve güneşe yatırım da gelecek.
HES’ler 100 megavat, rüzgâr enerjisi 200 megavat, güneş 50 megavat olmak üzere 2014 yılına kadar hedef 350 megavat.
Saran Holding, halen savunma, medya, sağlık, turizm gibi çeşitli sektörlerde faaliyet gösteriyor ancak benim anladığım birkaç yıl sonra “yenilenebilir enerji” lokomotif sektör haline gelecek.
Sadettin Saran “Yenilenebilir enerjide iddialıyız. İspanyolların dışında yeni ortaklıklar da söz konusu. Japonlarla da işin finansmanını görüşüyoruz”diyor.
“Yenilenebilir enerjide” Saran Holding gibi iddialı şirketlerin sayısı artmaya yüz tutarsa bir bakmışız ki nükleerden vazgeçilmiş.
Olmayacak duaya amin dedim galiba.
Paylaş