GEÇEN gün yabancı gazete ve dergilerde yer alan "Türkiye’yi seviyoruz" ilanlarından söz etmiştim.
Hatırlayacaksınız.
Başbakanlık Türkiye Tanıtım Destek ve Tanıtım Ajansı’nın yabancı yatırımı çekmek için verdiği ilanlarla ilgili ajansın başındaki Alpaslan Korkmaz ile uzun bir sohbetimiz olmuştu.
Korkmaz, yabancı yatırımcıyı çekmek için neler yaptıklarını anlatmıştı uzun uzun.
Yazıya gelen tepkilerden ikisine değinmek istiyorum.
Birincisi reklamcı Serdar Erener’den.
Meğer çeşitli dergilerde gözüme ilişen o "sempatik" ilanın arkasında Serdar Erener’in Alametifarika Ajansı varmış.
Alametifarika global bir reklam kuruluşuyla ilişkisi olmayan bağımsız bir şirket olmakla övünüyor.
Bu önemli.
Zira benim gibi ilanı görmüş olan bazı dostlarımın "Kimbilir bunun arkasında hangi dünyaca önemli reklam ajansı var" dediklerini biliyorum.
Değinmek istediğim ikinci tepki bir okurdan.
Time Dergisi’nin son sayısının kapağını fakslamış.
Derginin kapağında "Yatırım yapılacak en iyi ülkeler" başlığı var.
İçerdeki yazı ise daha çok Dünya Ekonomik Forumu’nun geçenlerde yayınladığı "Küresel Rekabet Endeksi"ne dayanarak hangi ülkelerin yatırım için iyi olduğunu inceliyor.
Yatırım için en cazip 50 ülke içersinde Türkiye yok.
Yatırımcı için en cazip ilk 10 arasında ABD, İsviçre, Danimarka, İsveç, Almanya başı çekiyor.
50 ülke arasında Çin, Hindistan, Çek Cumhuriyeti, Ürdün, Körfez ülkeleri, Şili, Tunus ve daha niceleri var.
Türkiye yok.
İşte bu yüzden "Tanıtım ilanları güzel de Türkiye neden listede yok" sorusunu soran okurum yüzde yüz haklı.
Diyeceksiniz Alpaslan Korkmaz’ın başında olduğu ajans henüz bir yıllık.
Tanıtım ilanlarıyla, temsilcilikleri, kişisel temaslarla büyük bir atağa kalkmış.
Başarılı olup olmayacağının ölçüsü Dünya Ekonomik Forumu’nun önümüzdeki yıl yayınlayacağı "Küresel Rekabet Endeksi" olacak.
Endekste, yatırımcıya cazip 50 ülke arasında bu kez Türkiye’nin adını görürsek demek ki Alpaslan ve ekibi başarılı olmuş.
Bekliyoruz.
Yönetim Kurulu Sırları
ARGE Danışmanlık Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Yılmaz Argüden’ın son kitabı "Yönetim Kurulu Sırları".
28 yaşından itibaren Sümerbank, Petkim gibi kurumların yönetim kurullarında bulunan Yılmaz Argüden, emeklilik sonrası yönetim kurullarına girenlerden farklı bir profil çiziyor.
Yurtdışında kırkı aşkın şirketin yönetim kurullarında da bulunmuş.
Dolayısıyla "Yönetim Kurulu" konusunda engin bir deneyimi ve bilgi birikimi var.
Zaten bu yüzden de "Yönetim Kurulu Sırları’nı dünya için yazdım" diyor.
Neler var Argüden’in kitabında?
Yönetim Kurulu’nun yapısı, nitelikleri, nasıl çalışması gerektiği.
Argüden, örneğin Yönetim Kurulu’na "bilgi akışı" üzerinde önemle duruyor.
"Yönetim Kurulu’nun başına General Electric’in efsanevi CEO’su Jack Welch de gelse bilgi akışı yetersizse o yönetim kurulu başarısız olur" diye konuşuyor.
Şirket Rusya’ya mı açılacak?
Yönetim Kurulu’nda Rusya’yı bilen biri şart.
"Yönetim Kurulu Sırları" şirketlerin bu yapıları üzerinde kafa yoranlar için bir başucu kitabı.