Kordsa ‘açık inovasyonla’ kazanıyor

Endüstriyel polyester ve nylon iplik üretiminde dünya lideri konumunda olan Kordsa Global 2015 yılında ödüllerini üçlemiş oluyor.

Daha önce Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’ndan “Sanayide Enerji Verimliliğinin Arttırılması” ödülüyle, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın “Özel Sektör Ar-Ge Merkezleri” birincilik ödülünü almıştı.

Şimdi bu “İnovasyon Stratejisi”nin ne olduğunu merak edenleriniz olabilir.

Aslında bu ödül, TİM’in ödülünden bir süre önce Kordsa Global CEO’su Cenk Alper ile yaptığımız sohbet sırasında sıkça değindiği “açık inovasyon” kavramıyla örtüşüyor.

Bu kavram Berkeley Üniversitesi profesörlerinden Henry Chesbrough tarafından ortaya atılmış.

Tamamen bilgiyle kuşatılmış bir dünyada şirketlerin sadece kendi Ar-Ge faaliyetlerine bağlı kalmamalarını temel alan bir kavram.

AMERİKA’YI YENİDEN KEŞFETMEYE GEREK YOK

Cenk Alper bunu güzel açıklıyor:

“Dünyada tek başına inovasyon yapmak artık hem çok pahalı, hem çok yavaş bir süreç. Örneğin yeni polimerler icat etmek kimi zaman 10 yılınızı bile alabilir. Dolayısıyla inovasyonda işbirlikleri önem kazanıyor. Diğer şirketlerle, üniversitelerle, bağımsız girişimcilerle işbirlikleri”.

Alper bu “açık inovasyona” örnek olarak Dupont ile Kordsa Global’in ortak geliştirdikleri, uçak ve yarış arabaları lastiklerinde kullanılan yeni hibrid bir ürünü gösteriyor.

Kordsa’nın güçlü ürünü “naylon”, Dupont’nun ise “aramid fiberi” bir araya gelince bu yeni ürün ortaya çıkmış.

“Açık İnovasyon” bir anlamda güçleri birleştirmek.

Amerika’yı yeniden keşfetmeye kalkmayarak var olan bilgileri kullanarak şirketin enerjisini daha etkin kullanmak.

Kordsa strateji olarak bunu benimsemiş, iyi uygulamış ve TİM’in birincilik ödülünü almış.

Bu arada elbette kendi Ar-Ge çalışmalarını da sürdürüyor.

FİKRİ OLANA PARA VAR

Cenk Alper’in verdiği bilgiye göre, Kordsa sadece 80 kişilik bir Ar-Ge ekibiyle dünya genelinde 236 patentin sahibi ve 2015 yılında patent başvuru şampiyonları arasında.

Şirket ile ilgili önemli bir gelişme şu:

Kordsa, iki yıl önce ziyaret fırsatını bulduğum Teknopark İstanbul’da Sabancı Üniversite’nin işbirliğiyle 2014 yılında “Kompozit Teknolojileri Mükemmeliyet Merkezi”nin temelini atmış.

2016 yılının nisan ayında faaliyete geçecek olan merkezde Sabancı Üniversitesi’nden 10 öğretim üyesi ve 80 kadar doktora ve mastır öğrencisi araştırmalar yapacak.

Ar-Ge çalışmalarının yapılacağı “Kompozit Enstitüsü”, üretim tesisi ve Global Kordsa’yı aynı çatı altında toplayacak olan merkez Türkiye’de bir ilk.

Teknopark İstanbul’daki “Kompozit Enstitüsü” yüzde 40 oranında devlet destekli.

Dolayısıyla Cenk Alper haklı olarak “fikri olanı Türkiye’de para var” diyor.

Uzay-Havacılık-Savunma alanlarında araştırmaların yapıldığı Teknopark İstanbul’a enstitünün katkısı kompozit alanında olacak.

Türkiye’nin üreteceği ilk sivil helikopterde bu merkezde geliştirilen kompozit malzeme kullanılacak.