Hoş geldin 8 Mart Haftası

Çeşitli etkinlikler bir haftaya, hatta daha uzun bir zaman dilimine yayılıyor.

Bizde de böyle, dünyada da.

Ne var ki etkinlikler ne kadar yaygınlaşırsa da, ne kadar çok kadın ve erkeğe ulaşsa da şu acı gerçek karşımızda:

Dünya Ekonomik Raporu’nun son verilerine göre, kadın-erkek eşitsizliğinin tüm alanlarda kapanması için 108 yıl, ekonomideki eşitsizliğin giderilmesi için 202 yıl gerekiyor.

Ekonomideki eşitsizliği Dünya Bankası’nın kısa süre önce açıklanan raporu da ortaya koyuyor.

“Kadınlar,  İş Hayatı ve Hukuk 2019: On Yıllık Reform Dönemi” adındaki raporda yer alan endekse göre, halen 2.7 milyar kadının erkeklerle aynı şekilde iş tercihi yapmaları yasal olarak kısıtlanmış durumda.

Endeks, işe başladığı tarihten emekli maaşı alıncaya kadar kadının çalışma hayatındaki kilometre taşlarını mercek altına almış.

187 ülkede sekiz göstergeye göre, 10 yıllık bir zaman dilimi için puanlama yapan endekse göre 130 ülkede kadınların ekonomik hayata katılımlarını iyileştiren 274 reform yapılmış.

35 ülke, işyerinde cinsel tacize karşı yasal koruma önlemleri uygulamaya koyarak 10 yıl öncesine göre neredeyse 2 milyar kadına koruma sağlamış. 

13 ÜLKEDE EŞİT İŞE EŞİT ÜCRET

22 ülke kadınların çalışmalarının önündeki kısıtlamaları kaldırarak kadınların ekonominin belirli sektörlerinde çalıştırmama olasılıklarını düşürmüş.

13 ülke eşdeğer işler için eşit ücretlendirmeyi zorunla hale getirmiş.

“Eşit işe, eşit ücret” sloganın ete kemiğe bürünmüş olması iyi de 187 ülke arasında sadece 13 ülkenin bunu yasayla zorunla hale getirmiş olması daha önümüzdeki pek uzun bir yol olduğunu gösteriyor.

Dünya Bankası’nın raporuna göre 56 ülke geçtiğimiz 10 yıllık dönemde kadınların fırsat eşitliğini arttırmaya yönelik hiçbir reformu uygulamaya koymamış.

Dünya Ekonomik Forumu’nun 2018 Cinsiyet Uçurumu Raporu’nda 149 ülke arasında 130. sırada olan Türkiye’de tablo elbette bugünden yarına değişmeyecek.

Ancak 8 Mart Haftası’na yayılan, akademinin ve iş dünyasının başını çektiği etkinlikler farkındalığı arttırmak için önemli.

Haftaya, Kadir Has Üniversitesi’nin her yıl gerçekleştirdiği “Türkiye’de Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Algısı 2019” araştırmasının sonuçlarıyla başlıyoruz.

Araştırma, ülke genelinde yüz yüze görüşmelerle, Türkiye’de kadın ve ailenin önemli sorunları, toplumsal cinsiyet algısı gibi konuları mercek altına alıyor. 

KADININ GÜCÜ PROJESİNİ KONUŞUYORUZ

Yine bu hafta “Kadın Dostu Kredi” programlarıyla şirketleri kadın istihdamına yönelik somut adımlar atmasını destekleyen Türkiye Sınai ve Kalkınma Bankası (TSKB) ile Fransız Kalkınma Ajansı’nın ortaklaşa düzenledikleri “Kapsayıcı Kalkınma İçin Fırsat Eşitliği” konferansı var.

DEİK iş konseylerinin başında olan 16 başarılı iş kadınıyla yine bu hafta randevumuz var.

Hürriyet’in “Kadının Gücü” Konferansı önümüzdeki 11 Mart tarihinde.

Moderatör olduğum bölümde, akaryakıt sektörünün yenilikçi şirketi Opet’in sosyal sorumluluk projesi olan “Kadın Gücü”nü konuşacağız.

Opet’in, Çalışma ve Enerji bakanlıklarıyla birlikte uyguladığı proje kapsamında her benzin istasyonunda en az iki kadın çalışanın olmasını hedefliyor.

Şu anda Opet istasyonlarında çalışan kadınların sayısı 1857’e ulaşmış durumda.

İMAMOĞLU’NDAN YÜZDE 40’LIK KOTA SÖZÜ

Özel sektör dediğim gibi kadın-erkek eşitliğine daha çok kafa yoruyor, proje üretiyor.

Siyaset derseniz kadınlarla ilgili en çarpıcı hedefleri geçen hafta CHP’nin İBB Başkan Adayı Ekrem İmamoğlu’nun ağzından duydum.

İmamoğlu hafta ortasında İstanbul için projelerini anlattığı toplantıda kadınlar için neler yapacağının üzerinde önemle duruyor.

İBB bütçesinin Toplumsal Cinsiyete Duyarlı Bütçeleme esasına uygun yapılacağını söylüyor.

Kadın meclis üyesi sayısı artırılacak.

Ama en önemlisi,  daire başkanlıklarında ve müdürlüklerinde görev alacak yöneticilerde yüzde 40 cinsiyet kotası uygulanacak.

İmamoğlu kazanır kazanmaz orasını bilemem ama İBB yöneticilerine yüzde 40’lık kadın kotası lafını duymak bile hayal ötesi.

Hürriyet kadının gücü