Hillary kaybetti, yeryüzü daha çok ısınacak

TRUMP’ın zaferinden sonra, Amerikalı binlerce genç, çeşitli şehirlerde  “Irkçı, yabancı düşmanı, kadın düşmanı Trump bizim başkanımız değil” diye sokaklara döküldüğünü gördük.

Haberin Devamı


Amerikalı gençler, siyahlar, azınlıklar,  kadın hakları savunucuları doğal olarak kaygılı.

 

Yenilgisinden sonra müthiş bir konuşma yapan Hillary Clinton “hayatım boyunca inandıklarım için mücadele ettim” diyor.

 

Kadın hakları mücadelesinin yakın tanıklarından biriyim.

 

Hillary Clinton’un kadın haklarıyla ilgili konuşmasını ilk kez 21 yıl önce Pekin’deki BM Kadın Zirvesi’nde dinlemiştim.

 

Tek kelime etkileyiciydi.

 

Önceki günkü konuşmasında Hillary Clinton yine kadınları, küçük kızları unutmuyor.

 

Haberin Devamı

“Değerli ve güçlü olduğunuzdan asla kuşku duymayın” diyor.

 

Trump ile ABD’de kadın haklarının her alanda geriye gideceğinden kuşku yok.

 

Unutmayın, ABD’nin yeni başkanı “adalet kürtaj yapan kadını cezalandırmalıdır” diyen biri.

 

KÜRESEL ISINMA ÇİNLİLERİN İCADIYMIŞ

 

Kadın haklarının yanı sıra,  çevre Trump döneminin en büyük kaybedeni olacak.

 

Zira Hillary Clinton “iklim değişikliği büyük tehdit” derken,  yeni ABD Başkanı “küresel ısınmaya” inanmıyor.

 

Bunu kampanyası sırasında defalarca söyledi.

 

Dahası “küresel ısınmanın” ABD’nin rekabetçiliğini baltalamak üzere Çinliler tarafından uydurulduğunu iddia ediyor.

 

Hillary Clinton, kampanyasında yenilenebilir enerjiden, yeşil istihdamdan söz etmişken, Trump kömür lobisine göz kırpıyor, 4 Kasım’da resmen yürürlüğe girmiş olan Paris İklim Anlaşması’nı tanımayacağını söylüyor.

 

Haberin Devamı

Anlaşmadan ayrılmak taraf bir devlet için en 3-4 yıllık bir süreç ama Trump’un Obama’nın iklim değişikliği için olumlu adımları baltalayacağı kesin.

 

ABD Çevreyi Koruma Ajansı’nı bile askıya alacağını ima etmişti.

 

Çin ile birlikte küresel sera gazı emisyonlarının en büyük sorumlusu olan ABD bundan sonra ne yapacak?

 

530 BİN KİŞİ HAYATINI KAYBETTİ

 

Fas’ın Marakeş şehrinde devam eden İklim Zirvesi katılımcılarının kafalarındaki en büyük soru bu.

 

Bu arada Trump istediği kadar “küresel ısınmaya inanmıyorum” desin, Marakeş’te, Germanwatch tarafından açıklananKüresel İklim Risk Endeksi 2017 raporu iklim değişikliğiyle ilgili çarpıcı rakamlar ortaya koyuyor.

 

Haberin Devamı

Buna göre, 1996 ile 2015 yılları arasında iklim kaynaklı afetler nedeniyle 530 bin kişi hayatını kaybetmiş.

 

Afrika kıtası başta, az gelişmiş ülkeler sorumlu olmadıkları iklim değişikliğinden en çok etkilenen ülkeler.

 

YineDünya Meteoroloji Örgütü’nün (WMO) Marakeş’te sunduğu “2011-2015 Arasında İklim” raporuna göre,  insan kaynaklı iklim değişikliği, sel ve kuraklık  gibi hava olaylarının sıklığını ve etkisini arttırıyor.

 

Raporda, “iklim değişikliğinin etkileri 1980’li yıllardan beri küresel ölçekte devamlı gözlemlenebiliyor. Hem karada, hem okyanuslarda artan sıcaklıklar artıyor, deniz seviyesi yükseliyor, buzullar eriyor” deniyor.

 

Ortada böyle veriler, raporlar varken, iklim değişikliğinin olumsuz etkileri her an, her yerde hissedilirken Trump’ın akıntının tersine gitmesi akıl dışı.

 

Haberin Devamı

Ama zaten ABD’de olup bitenler de akıl dışı değil mi?

 

TÜRKİYE’DE İKLİM KAYNAKLI AFETLERİN BEDELİ 351 MİLYON DOLAR

 

YUKARIDA sözünü ettiğim “Küresel İklim Risk Endeksi 2017”  raporunda Türkiye ile ilgili veriler de var.

 

Bunlara göre, Türkiye’de 1996-2015 sadece iklim kaynaklı afetler nedeniyle 351 milyon dolarlık  hasar meydana gelmiş.

 

Marakeş’te devam eden İklim Zirvesi’nde Türkiye ile ilgili bir başka haber de şöyle:

 

Türkiye, müzakere gündemine, iklim finansmanına erişiminin eklenmesini talep etmiş.

 

Ancak Türkiye’nin bir yandan kömürlü termik santrallerinin açılışı yaparken, diğer yandan iklim değişikliğiyle ilgili fonlardan yararlanmak istemesi STK’ların üye olduğu Uluslararası İklim Eylem Ağı’nın tepkisine yol açmış.

 

Yazarın Tüm Yazıları