Hayat Güzel! Ya bombalar

Gila BENMAYOR
Haberin Devamı

‘AŞK savaşı yendi’’. Oscar töreninin ertesi günü hemen hemen tüm gazetelerde göze çarpan başlıktı.

Aşık Shakespeare, Er Ryan'Kurtarmak filmini yenmişti.

En iyi erkek oyuncu ödülünü kazanınca sevincinden kırmızı koltukların üzerinde seke seke sahneye ulaşan Roberto Benigni'nin filmi ‘‘Hayat Güzeldir’’ 2.Dünya Savaşı'nda Nazi kamplarında geçmesine rağmen umut doluydu.

Oscar'lar her zamanki gibi herkesi mutlu etmişti. Los Angeles'taki ışıltılı ödül töreninden tam üç gece sonra bu kez Yugoslavya'da gökyüzü ışıldadı.

Belgrad ve Priştine'ye bombalar yağdı.

Savaş yine üstün gelmişti.

Hürriyet ve NTV muhabiri Burbuce Ruşiti önceki gece televizyonda anlatıyordu. NATO bombardımanı üzerine Priştine'den ayrılıp otobüsle İstanbul'a gelirken yanına bir kadın yaklaşmış ve şöyle demiş: ‘‘Biliyormusun bu yolculuk hiç bitmesin isterdim. Bittiğinde kendimi Kosova'da evimde bulsam’’...

Burbuce ve otobüste konuştuğu Arnavut kadın bir daha Kosova'da evlerini görebilecekleri mi orası meçhul. Gazeteler, akın akın Kosova'dan kaçan insanların resimleriyle dolu.

Savaş tüm dehşetiyle Balkanlar'ın üzerine bir kez daha çöktü.

Kimi uzmanlara göre, bu savaş 21.yüzyıl Avrupası'nı şekillendirecek.

Le Monde Gazetesi ‘‘Tarihi bir dönemeç’’ başlıklı makalesinde, NATO'nun 50 yıllık geçmişinde ilk kez bağımsız bir ülkeye müdahale ettiğine dikkat çekiyor ve özetle ‘‘Operasyon hukuki mi, değil mi tartışılır. Ancak şurası kesin ki barbarlığın Avrupa'ya dönmesi engellenmeliydi’’ diyor.

Marmara Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler'de öğretim görevlisi olan Şule Kut, Foreign Policy Dergisi'ndeki yazısında şu satırlara yer veriyor: ‘‘Kosova'daki gelişmeler karşısında Batı'nın gösterdiği hassasiyetin ardındaki asıl neden, pek çok Batılı ülke açısından Kosova'nın, Bosna'dan sonra bir vicdan aklama aracı olarak görülmesi’’.

Sırp kasap Miloseviç bombalar karşısında sinecek mi?

Bu biraz imkansız görünüyor. Şule Kut'un dediği gibi, ‘‘Kosova sorunun temelinde bu toprakların Balkanlar'daki iki büyük milliyetçi projenin çatışma alanı olması yatıyor. Kosova bir yandan Sırp ve Arnavutların ulusal bilinçlerinde en merkezi yeri işgal ederken, diğer yandan da hem ‘‘Büyük Sırbistan’’, hem de ‘‘Büyük Arnavutluk’’ rüyalarının vazgeçilmez unsuru. Sorunun uluslararası bir askeri müdahaleyle çözülebileceğini düşünmük zor’’

Peki operasyona yeşil ışık yakan Başkan Clinton bombalarla Milosevic'i sindirebileceğine inanıyor mu? Bu soruyla ilgili matrak bir anekdot ise şöyle: Geçenlerde Beyaz Saray'ı ziyaret eden İtalya Başbakanı Massimo D'Alema, Clinton'a sormuş ‘‘Miloseviç bombalar karşısında geri adım atmazsa ne olacak’’. Soru karşısında afallayan Clinton hemen yanı başındaki güvenlik danışmanı Sandy Berger'e dönmüş ve soruyu tekrarlamış ‘‘Ne olacak’’. Berger bir iki dakikalık tereddütten sonra cevabı yapıştırmış: ‘‘Bombalamaya devam’’.

Yazarın Tüm Yazıları