Gözyaşlarımı tutamadığım ödül töreni

Ülkenin tıp ve eczacılık bilimlerinin gelişimine katkıda bulunmak üzere, bilimsel araştırma projelerini destekleme ve başarılı bilim ödül insanlarını ödüllendirme geleneği 60 yıldan beri devam ediyor.

Şimdiye kadar üniversitelerde düzenlenen Dr. Nejat F. Eczacıbaşı Tıp Ödülleri töreni 60. Yıl nedeniyle İş Sanat Konser Salonu’nda yapıldı.

Yaşlı, genç bilim insanlarının hayalleri ve heyecanlarına tanık olduğumuz güzel bir geceydi.

2019 Nejat Eczacıbaşı Tıp Ödüllerinin sahipleri (soldan sağa) Sena Alptekin, Prof.Ahmet Höke, Prof.Marsel Meşulam, Doç.Dr Ceyda Acılan Ayman ve Doç.Dr. Uğur Canpolat

Eczacıbaşı Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Eczacıbaşı’nın dediği gibi, ülkemizin geleceğini hiç kuşkusuz eğitim düzeyimiz ve bilimle yarattığımız değer belirleyecek ve ne mutlu ki bu yolda çalışan değerli bilim insanlarımız var.

Kıymetlerini bilelim.

Ödüllerin açıklanmasından önce Bilimsel Değerlendirme Kurulu Başkanı Prof.Dr. Turgay Dalkara bilim insanlarını şöyle anlatıyor:

Bülent Eczacıbaşı ve Prof.Meşulam

“Biz bilim insanları öğrenmeye, keşfetmeye ve öğretmeye tutkunuz. Doğayı, insanları, toplumları anlayabilmek ve anlatmak bizi çok mutlu ediyor”.

Dalkara’nın bilim insanları için anahtar sözcüğü çok çalışmak.

“Çok çalışmak ve zorluklar karşısında yılmamak gerekiyor. Kimi zaman hak etmediğiniz acılar pahasına olsa bile. Buluşunuzu kendinize inandırmanız yılları alabilir. Meslektaşlarınızı ikna etmek için bazen bir ömür yetmeyebilir”.

İYİ Kİ BU YOLDA İLERLİYORUM

Dalkara, bilimin gerekliliği konusunda bu devirde tereddüt olmamasına rağmen tüm dünyada yaygınlaşan bilim karşıtlığının –bunun en iyi örneklerinden biri iklim değişikliği- bilim dünyasını kaygılandırdığını söylüyor.

Dolayısıyla bilim insanlarının işi zor.

Hem yılmadan çalışacaklar, hem Dalkara’nın dediği gibi bilim kisvesi altında yapılan bilim karşıtlığı ile mücadele edecekler.

Dr. Nejat F. Eczacıbaşı Tıp Ödülleri töreninde ilk sahneye çıkanlar genç bilim insanları.

Tıp Öğrencileri Proje Ödülü’nü kazanan Sena Alptekin, Bilimsel Araştırma Ödülü’nü kazanan Doç. Dr Ceyda Acılan Ayhan ve Tıp Teşvik Ödülü’nün sahibi Doç. Dr. Uğur Canpolat.

Ödülünü ilk alan Sena Alptekin nasıl bir bilim insanına dönüştüğünü anlatırken gözlerinde yaşlar var.

Tabii biz izleyicilerin de.

Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden mezun olduktan sonra Heidelberg Üniversitesi’nde  stajyer araştırmacı olarak çalışan Alptekin “Bugün, okuyan, düşünen, yorumlayan, hipotezler ortaya koyan ve bunları makalelerinde kullanan bir genç bir bilim insanına dönüşmek kolay olmadı” derken sesi titriyor.

“Burada olmak, son üç yılda bir laboratuvardan diğerine koşuşturmalarımı, istediğim sonucu vermeyen deneyler karşısında umutsuzluğumu her şeyi unutturdu. İyi ki bu yolda ilerliyorum” diyen genç bir bilim insanı hepimizin umudu.

Doç. Dr. Ceyda Doç. Dr Ceyda Acılan Ayhan ve Doç. Dr. Uğur Canpolat da konuşmalarında genç bilim insanlarının tüm güçlerini çalışmaktan aldıklarını anlatıyorlar.

Bu arada farkındayım Tıp Onur Ödülü ile Tıp Bilim Ödülü sona kaldı.

Tıp Onur Ödülü’nün sahibi Robert Koleji bitirdikten sonra Harvard Tıp Fakültesi’nden mezun olan ve akademik kariyerini Chicago’da Northwestern Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde sürdüren Prof. Dr. Marsel Meşulam.

Meşulam, bu üniversitede kendi adıyla anılan Meşulam Kognitif  Nöroloji ve Alzheimer Hastalığı Merkezi Direktörü ve Nöroloji Bölümü Davranışsal Nöroloji biriminin başkanı olarak görev yapıyor.

Davranış nörolojisi ve demans (bunama) biyolojisi alanlarında yaptığı çığır açıcı buluşlarıyla tıp dünyasında iyi tanınıyor.

Hacettepe Tıp Fakültesi mezunu, Johns Hopkins Üniversitesi Nöromusküler Bölümü Direktörü Prof. Dr. Ahmet Höke Tıp Bilim ödülünü kazanan isim.

Höke,  aynı zamanda American Neurological Association ve Peripheral Nerve Society yönetim kurulları üyesi.

İSTANBUL, İKLİM EYLEM PLANLARINA UYMAYI TAAHHÜT EDEN 104. ŞEHİR

İSTANBUL Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, iklim değişikliğiyle mücadele eden şehirleri bir araya getiren C40 girişiminin Belediye Başkanları Zirvesi için Kopenhag’da idi.

C40 girişimi, iklim değişikliğine karşı saflarını birleştiren dünyanın en büyük 94 şehri ve 700 milyon vatandaşı temsil ediyor.

2005 yılında dönemin Londra Belediye Başkanı Ken Livingstone tarafından başlatılan C40 girişiminin Yönetim Kurulu Başkanı New York eski belediye başkanı Michael Bloomberg, dönem başkanı ise Paris Belediye Başkanı Anne Hidalgo.

 İBB Başkanı İmamoğlu Kopenhag’da Barselona Belediye Başkanı Ada Colau (solda) ve New Orleans Belediye Başkanı LaToya Cantrell ile görüştü.

C40 iletişim ofisinden önceki gün gelen maile göre,  (yanılmış olabilirim ama İBB’nin basın bültenlerinde bu detaya rastlamadım) Kopenhag’da çeşitli temaslarda bulunan İmamoğlu “C40 Son Tarih 2020 Programı”na katılmayı taahhüt eden belgeyi imzaladı.

Esas adı Deadline 2020 olan program, Paris Anlaşması’nın küresel ısınmayı 1,5 derecede sınırlandırmak hedefi için eylem iklim planlarının uygulanmasını öngörüyor.

İstanbul bu programa katılan 104. şehir.

Söz konusu program, iklim kriziyle mücadele için şehirlere bilimsel içerik ve datalar sağlıyor.

C40 Direktörü Mark Watts, İstanbul’un bu programa katılmasının memnuniyet verici olduğunun da altını çizmiş.

İYİ GIDA ŞEHİRLERİ

Öte yandan yine zirvede dünyanın önde gelen 14 şehri “C40 İyi Gıda Şehirleri Bildirgesi”ni imzalamış.

İmzacılar arasında olan Barselona, Londra, Los Angeles, Milano, Paris, Kopenhag, gastronominin yükselen şehri Lima, Tokyo gibi şehirler gıda atığını yüzde 50 oranında azaltmak,  belediyelerin gıda alımlarında “gezegenin sağlığını” ön plana almak, sürdürülebilir ve sağlıklı gıda stratejilerini şehir iklim stratejilerine dahil etmeyi taahhüt etmişler.

İmzacı şehirler arasında İstanbul’un olmaması yazık.