Gebze hem teknoparkta hem NSB'de iddialı

GEBZE Organize Sanayi Bölgesi’ni tam bir yıl önce ziyaret etmiştim.

GOSB'nin, Guggenheim Müzesi'nin ünlü mimarı Frank Gehry'nin tasarımlarının yanı sıra, zengin bir resim koleksiyonuna sahip olduğunu keşfedince burayı sıkı bir takibe almanın gerekli olduğuna hükmetmiştim.

Doğru karar.

Zira bir yılda GOSB oldukça bayağı yol almış.

12 Kasım 2002 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren GOSB Teknoparkı 2003 yılına kadar tamamlanacak.

Teknopark'ta küçük ortaklar Sabancı Üniversitesi, Kocaeli Üniversitesi, Gebze Ticaret Odası ve Kocaeli Sanayi Odası.

Büyük ortaklar ise yüzde 48 hisseyle GOSB, yine yüzde 48 ile İsrailli sanayisi Stef Wertheimer.

İsrail'de dört teknoparkın sahibi olan Wertheimer, Türk politikacılarının yakından tanıdıkları bir isim.

GOSB Teknoparkı'nın model olarak aldığı Tefen Teknoparkı'nı, sanıyorum yedi, sekiz yıl önceydi, o zaman muhalefet lideri olan Ecevit ile birlikte gezmiştik.

Dün karşılaştığım Wertheimer, o geziyi hatırlıyor ve Ecevit'in sağlık durumunu soruyor.

İsrailli sanayici ayrıca Kemal Derviş tarafından geçen temmuz ayında yabancı yatırımcılar için Ankara'da düzenlenmesi planlanan toplantıya davet edilmiş. Dünyanın önde gelen 25 CEO'sunun davet edildiği toplantı bildiğiniz gibi ertelenmişti.

Şimdi Wertheimer'in elinde Ekonomi'den sorumlu Devlet Bakanı Ali Babacan'ın gönderdiği davet mektubu var. Yani AKP Hükümeti aynı toplantıyı planlıyor.

Wertheimer, Türkiye'de bir teknopark kurmak fikrine yıllardan beri sıcak bakıyormuş. Önce böyle bir projeyi İzmir'de gerçekleştirmek için işe girişmiş ancak İzmir'de işler fazla hızlı gitmeyince Gebze'ye yönelmiş.

Teknoparkın 124 bin metrekarelik bir alana kurulması planlanıyor.

Orta ölçekli girişimciler için üretim birimlerinin yanısıra AR-GE çalışmaları için ‘‘high-tech’’ bir bina da tasarlanmış.

Amaç GOSP'de yeralan Carrier, LG, Procter&Gamble, Legrand gibi yabancı sermayeli şirketlerin AR-GE yatırımlarını burada yapmaları.

İsrailli ortağın GOSB'deki Teknopark'a getirdiği bir avantaj da uluslararası pazarlama ağı. Sadece Tefen Teknoparkı'nın ihracatı 700 milyon dolarmış.

Wertheimer ‘‘Gebze'deki orta ölçekli şirketlere ABD pazarına açılmanın yollarını öğreteceğiz. ABD dünyanın en büyük pazarı ve Türkiye'nin bu pazara girmesi şart. İhracatınızı 10 yılda ikiye katlamak mümkün olabilir’’ diyor.

ABD Büyükelçisi Pearson'ın salı günü TÜSİAD ile yaptığı görüşmede yeniden gündeme gelen ‘‘Nitelikli Sanayi Bölgeleri’’ kısa adı NSB meselesine gelince...

Sanayi ve Ticaret Bakanı Ali Coşkun, İSO Kongresi'nde de üzerine basa basa söylemişti Tuzla ve Gebze'nin ‘‘Nitelikli Sanayi Bölgesi’’ kapsamına alınacaklarını.

‘‘Nitelikli Sanayi Bölgesi’’ ABD-İsrail Serbest Ticaret Anlaşması altında oluşturulacağı için Gebze'nin İsrailli bir ortağı olması onu bu konuda şanslı kılıyor.

GOSB Yönetimi, ABD Büyükelçiliği ile temas halinde.

Elçilik GOSB'nin Türkiye'deki en uygun aday olabileceği yolunda görüş bildirmiş.

NSB'lerin Türkiye'de kurulması Temsilciler Meclisi'nden geçti, senatoda şubat ayında görüşülecek.

GOSB'nin beklentisi, Türk Hükümeti'nin onay vermesiyle mart ayından itibaren ‘‘Nitelikli Sanayi Bölgesi’’ne dönüşmek.

Doğu Akdeniz'e yeni Marshall Planı

ORTADOĞU için yeni bir Marshall Planı'ndan söz edildiğini eylül ayında Washington'da duymuştum. Meğer bu yeni Marshall Planı'nın fikir babası İsrailli sanayici Stef Wertheimer imiş. Wertheimer yanında taşıdığı küçük dizüstü bilgisayarını, hemen yanıbaşımda açıyor ve rüyasını anlatıyor.

‘‘Bugün Doğu Akdeniz'deki yoksulluk tüm dünyayı tehdit ediyor. Gelir dengesizliğine bakın. İsrail'de kişi başına GSMH 18 bin dolar, Suudi Arabistan'da 10 bin, Ürdün'de sadece bin 600 dolar.’’

Peki Ortadoğu'nun refaha kavuşması için çözüm nerede? ‘‘Avrupa'nın yeniden inşası için devreye giren Marshall Planı 20. yüzyılın çehresini değiştirdi. Aynı şey Ortadoğu için mümkün. ABD'nin öncülüğünde OECD ülkeleri böyle bir plana sahip çıkmalı. Yardım para şeklinde değil, altyapı, sanayiyi geliştirme ve teknik eğitim şeklinde olacak.’’

Wertheimer
, Marshall Plan'nın öncelikle Ürdün, Türkiye, İsrail ve Filistin Özert Yönetimi'nde uygulanması gerektiği görüşünde. ‘‘Zira bunların dördünün de yüzleri Batı'ya dönmüş, bölgedeki diğer ülkelere oranla okur yazarlık oranı yüksek’’ diyor.

Pilot bölgenin Ürdün olması gerektiğini düşünüyor. Hesaplarına göre, yeni Marshall Planı için gerekli meblağ minimum 20 milyar dolar. Projelere göre, bu para Dünya Bankası, IMF ya da Dünya Ticaret Örgütü tarafından verilecek.

‘‘Planın hedefi para vermek değil, sanayiyi kalkındırmak.’’

Wertheimer,
projesini bizzat Amerikan Kongresi'nde anlatmış. CNN, BBC'de bu konuda demeçler vermiş. Kolunun altında minik bilgisayarı rüyasının peşinde koşuyor.

Unilever AR-GE için 2.5 milyar Euro ayırıyor

YUKARIDA AR-GE'den söz edince aklıma geldi.

Geçen gece Unilever'in Yönetim Kurulu Başkanı İzzet Karaca ile Kurumsal Sözcü Hakan Behlil ile yemekli sohbet toplantısında konuştuk.

Unilever'in AR-GE harcaması 2.5 milyar Euro.

Bunun 1.2 milyar

Eurosu teknolojik ve bilimsel araştırmaya ayrılıyor. Geriye kalan ise marka pazarlama için kullanılıyor.

Yani köfte harcında

küçük bir değişiklik yaparak satışları yüzde 300 oranında arttırmanın gerisinde bu müthiş yatırım var elbet.
Yazarın Tüm Yazıları