Dilek Sabancı: Reklam için değil hayırseverlik adına

Bu ülkenin nüfusunun yüzde 12’si engelli.
Üstelik bu oran 2002 yılına dayanan bir istatistiki veri.
Bu oranın yüzde kaçının zihinsel engelli olduğu ise bilinmiyor.
Elimizde engellilerle ilgili yeni veri olmadığı gibi Dilek Sabancı’nın da işaret ettiği gibi engellilerin yaşamını kolaylaştıracak, onların evlerinden çıkmasını sağlayacak altyapı da son derece eksik.
“Olimpiyat Oyunları’nın İstanbul’a gelmemesinin en büyük nedeni Paralimpik Oyunlar için altyapının yeterli olmaması” diyor.
Dilek Sabancı, Kennedy ailesinin zihinsel engelli kız çocukları Rosemary Kennedy’nin anısına 1968 yılından beri düzenledikleri Özel Olimpiyatlar’ın Türkiye ayağının çalışmalarını sürdürüyor.
Özel Olimpiyatlar tüm dünyada 177 ülkede faaliyet gösteriyor ve 4.4 milyon özel sporcuya ulaşmış durumda.

EVDE KİLİTLİ ÇOCUKLAR DIŞARI ÇIKSIN

Özel Olimpiyatların Türkiye ayağının temeli 1982 yılında Sakıp Sabancı ve Profesör. Dr. Hıfzı Özcan tarafından atılmış
Faaliyetlerini Dilek Sabancı’nın onursal başkanı olduğu Türkiye Özel Sporcular Eğitim ve Rehabilitasyon Derneği çatısı altında sürdürüyor.
“Rahmetli babamın yıllar önce söylediği gibi evde kilitli tutulan çocukları dışarı çıkartmayı amaçlıyoruz. Ailelerin onlardan utanmak yerine kazandıkları başarılarla gurur duymalarını istiyoruz” diyor Dilek Sabancı.
Geçen yıl Los Angeles’teki Özel Olimpiyat Yarışmaları’nda (Dünya Yaz Oyunları) Türkiye’nin dört madalya kazandığını hatırlatıyor.
15 bin özel sporcuya yani zihinsel engelli sporcuya ulaşmış olan Özel Olimpiyatlar Türkiye dört yılda bir düzenlenen Avrupa Yaz Oyunları ile Dünya Yaz Oyunları’na düzenli olarak sporcu gönderiyor.

SOYADIMDAN ÖTÜRÜ DESTEK YOK

14- 16 Ekim tarihlerinde Pamukkale Üniversitesi’nde ulusal Özel Olimpiyatlar için hazırlandıklarını anlatan Dilek Sabancı, etkinliğin çok ses getireceğine inanıyor.
Zihinsel engelli “özel sporcuların” etkinliğinin ses getireceğine kuşku yok ama toplumun ne kadarı bu çok önemli soruna duyarlı?
Sohbeti büyük bir açık yüreklilikle sürdüren Dilek Sabancı işte bu noktada dertli.
“Soyadımdan ötürü dernek olarak yeni projelere sponsor bulmakta çok zorlanıyorum. Herkes “sen yap” derdinde. Oysa yurt dışında böyle değil. Dünyanın en zengini Bill Gates, Afrika için harekete geçtiğinde arkasında kendisi gibi varlıklı 17 iş insanının desteğini alıyor” diyor.
“Ayrıca bu yardım işi reklam için değil hayırseverlik adına yapılmalı” diye ekliyor,
Türkiye’de orta ve alt kesimin özellikle meselesinde engelli dayanışmaya daha yatkın olduğunu belirterek “İnanın orta ve alt kesim daha hayırsever. Üst sınıfların empati yeteneği yok. Engelli bir çocuğum olabilir gibi bir şeyi aklından geçirmiyor” diyor.
Hayırseverlikte sınıfta kaldığımızı zaten biliyorduk.
Mustafa Koç birkaç ay önce Vehbi Koç ödül töreninde, İngiltere’deki bir araştırmanın sonucuna göre Türkiye’nin hayırseverlikte 135 ülke arasında 128. sırada olduğunu söylemişti.
Bunu bir kez daha Dilek Sabancı’nın ağzından duymuş olduk.