FRANSA eski Adalet Bakanı Raşida Dati belki dünyanın en fazla konuşulan kadınlardan biri.
Fransa’ya göç etmiş Faslı bir baba ile Cezayirli bir anneden dünyaya gelmiş. 12 çocuklu yoksul bir göçmen ailenin ferdi. Böyle bir geçmişten Fransa’da bakanlığa kadar yükselmeyi başarmış ilk isim. Sarkozy iktidara yürürken danışmanı, sözcüsü olarak hep yanında olmuş. Nitekim, 2007 seçimleri Sarkozy’nin zaferiyle sonuçlanınca Adalet Bakanlığı koltuğuna oturuyor. Bugün ise iktidardaki UMP Partisi’nden Avrupa Parlamentosu milletvekili. Sarkozy çiftine yakınlığı, politikada icraatları, çelişkileri hep tartışılmış. Ancak Dati’yi dünya medyasının ilgi odağı haline getiren şey bebeği Zehra. Bekâr olan eski Adalet Bakanı iki yıl önce basının karşısına geçip “Hamileyim” dediğinde cesaretine hayran kalmıştım. Dati babanın kimliğini asla açıklamadı. Bakanlığı sırasında karnıburnunda koşuşturmaya devam etti. Şimdi 1.5 yaşında olan Zehra’yı doğurduktan beş gün sonra yeniden işinin başına dönmesi ise ayrı bir olay oldu.
SIFIRDAN YÜKSEKLERE TIRMANDIM
Bir söyleşisinde “Kadınım, annem, babam yabancı, modernim, özgürüm. sıfırdan yükseklere tırmandım, hem de hızlı bir şekilde” diyen bir kadını kim merak etmez? Hele çocuk-gelinlerin, namus cinayetlerinin kol gezdiği ataerkil bir ülkede yaşıyorsanız Dolayısıyla Galatasaray Üniversitesi’nin “Fransa Eski Adalet Bakanı’ndan Hukuk Reformu Konferansı” davetine “Hayır” demedim. Raşida Dati kırılacakmış gibi duran incecik bir kadın. Bu görüntüsüne inat çelik gibi bir iradeye sahip olduğu her halinden belli. Zeki ve hırslı. Hırslı olması çok kere yüzüne vurulmuş olacak ki “Hırs illa olumsuz bir şey değil. Hayallerinin peşinden gitmek anlamında olumlu” diyor. Hayatından, deneyimlerinden, duygularından kolaylıkla söz edebiliyor. Dati’ye göre, hayatının en büyük şansı 16 yaşında çalışmaya başlamış olması. Geceleri hem bir kardiyoloji kliniğinde çalışmış, hem okumuş. Sağlıkta çalıştığı ve hâkimlik yaptığı dönemleri özlemle anıyor.
BAKANLIKTA KADINLARA YER
Adalet Bakanlığı süresince gerçekleştirmiş olduğu reformlara da değiniyor. Bunlar arasında, çocuk suçlularla ilgili olanları ön planda. “Kimse hukukta yapısal reformlar gerçekleştireceğime inanmıyordu ama başardım” diyor. Pedofillerin cezaevinden salıverilmelerinden sonra gözetim altında tutulmalarına olanak sağlayan yasayıda onun eseri. Adalet Bakanlığı’nda kadınlara yer açmış. Göreve geldiğinde bakanlığın üst düzeyinde kadın oranı yüzde 2. Bakanlıktan ayrıldığında bu oran yüzde 22’lerde. Dediğim gibi Raşida Dati hakkında çok şey yazılıp, çizilmiş, eleştirilere hedef olmuş ve hatta yerden yere vurulmuş. Ama o hep yoluna devam etmiş. “Başarısızlık hayatın parçasıdır. Bana “Hayır” dediklerinde, direndiklerinde vazgeçmedim zira kaybedecek bir şeyim yoktu” diyor.
KIZIM MUTLULUK KAYNAĞIM
“Benim gibi göçmen, yoksul bir aileden gelen birinin sağın sözcüsü olması yadırganıyor. Ama neden benim gibi insanların hep solda olmaları gerekiyor?” diye ekliyor. Peki ya bekâr annelik? Zehra? Kimse sormuyor ama Dati açıksözlülükle “Bir kızımın olduğu kimsenin gözünden kaçmadı sanırım. Çocuğum benim için büyük bir mutluluk kaynağı” diyor. Konferans sonrası ayaküstü sohbette Dati’ye, İstanbul ziyaretinin nedenini soruyorum. Bir süre önce Katar’da tanıştığı Emine Erdoğan davet etmiş. İki gün geçirdiği İstanbul’u ilk kez ziyaret ediyor. Önceki gün Egemen Bağış ile görüşen Dati dün de KAGİDER’i ziyaret ediyor. Ardından Emine Erdoğan ile öğle yemeğinde bir araya geliyor.